Beethoven'ın Fransız Generale Verdiği Muhteşem Ayar

Beethoven sadece müzik alanında değil; verdiği bu tarihi ayarla gündelik yaşamda da zekasını bir kez daha kanıtlamış oluyor. Sözlük yazarı "anoktale" anlatıyor.
Beethoven'ın Fransız Generale Verdiği Muhteşem Ayar


max ring, gratz kalesini ziyareti hakkında;

-kalenin yaşlı muhafızı, şatonun dev parkında ister yağmur yağsın isterse fırtına çıkmış olsun, saatlerce şapkası koşan beethoven'ı gördüğünde onun bir kaçık olduğundan artık emindi. koşmadığı günlerde, odasından çıkmaz, bütün gün boyunca kimseyle görüşmeden ve tek bir kelime etmeksizin otururdu. ama en büyük çılgınlığı, austerlitz savaşının ardından fransızların gratz kalesini işgal etmeleri (1806) sırasında yaptı. 

şato sahibinin verdiği garantiye inanarak, ünlü besteciyle tanışmayı ve hatta kendisini dinlemeyi uman fransız general için o akşam, beethoven'ın da son bestelerini bizzat çalacağı bir 'suare' düzenlenmişti. ancak beethoven önceden haberdar edilmediği bu konsere çıkmayı reddetti ve prensin bütün ısrarına karşın da kararından dönmedi. ancak bestecinin bu denli küstahlaşabileceğine ihtimal vermeyen prens, bu inatçı müzisyenin nasıl olsa fikrini değiştireceğini umarak yine de generali ve diğer saygın konukları davet etti. 

suare saati gelip çattığında, beethoven ortalıkta yoktu. biraz sonra haber geldi; beethoven gizlice kaleden ayrılmış ve o dondurucu kış soğuğunda yayan olarak gratz şehrine kaçmıştı. arkasında bıraktığı tek şey, odasında bulunan ve prens için yazılmış bir mektuptu. mektupta ülkesinin düşmanları önünde çalamayacağını belirtiyor ve ekliyordu:

"prens! sen nesin? yalnızca bir teferruat, kendi dışındaki koşulların raslantısal bir sonucu... peki ben neyim? tamamen kendimim. binlerce prens oldu ve olacak. ama bir tane beethoven var!"