Erkeklerin; Sevdiği Kadını Masum, Birlikte Olduğu Kadını Kötü Olarak Sınıflandırması: Madonna Fahişe Sendromu

Madonna fahişe sendromu, bazı erkeklerin çok değer verdiği ve seks gibi bir eylemi yakıştıramadığı kadınları saf ve masum olarak nitelendirirken cinsel ilişki yaşadığı kadınları basit olarak nitelendirmesi haliymiş. Aşk ve seks kavramlarını tamamen ayrıştıran bu ilginç sendromu Sözlük yazarları mercek altına almış.
Erkeklerin; Sevdiği Kadını Masum, Birlikte Olduğu Kadını Kötü Olarak Sınıflandırması: Madonna Fahişe Sendromu
iStock


bazı erkekler için aşk ve seks farklı şeylerdir. (misal, aile babaları başlığı altında incelenen kimi erkekler böyledir.) "iyi ve masum" kadınlar sevilmek için "kötü ve seksi" kadınlar da yatılmak içindir. bu iki arzu asla bir araya gelemez, aynı kadına yönelik hisler olarak var olamaz. bu erkekler, kafalarında rahibe kadınlar ve fahişe kadınlar şeklinde iki kategori yaratır ve bütün hayatlarını - bütün felaketlerini diyelim - bunun üzerine kurarlar. buna madonna whore syndrome denir. her erkek, yeniyetmelik döneminde bu sendroma tutulur biraz; fakat ilerleyen yaşlarında hala bu ikilem arasında kıvranan adamlara tıbben hasta gözüyle bakılır.

daha çok orta doğu gibi, cinselliğin bir tabu olarak yaşandığı halklarda görülen, bireyin cinsel birleşmeye ergenlikten itibaren kötü ve ayıplanacak bir durum olarak bakmasından ortaya çıkan hastalıktır.


bu tip erkekler, aşık olduğu kadınla birlikte olmayı hayal etmezler, edemezler. çünkü onlar için seks aslında kötü bir şeydir ve ancak değer vermediği kadınlar üzerinde uygulanmalıdır. yani bu minvaldeki erkeklere göre bir kadın ya seks yapılacak kadındır, ya da sevilecek kadındır.

tıp literatüründe "madonna/whore complex" olarak biliniyormuş.

madonna fahişe sendromu için erkeklere bahşedilmiş bir yetenek olduğundan da bahsedebilirsiniz, herkesin kuyusunu kazan sonu gelmez bir lanet olduğundan da. olaya hangi açıdan baktığınıza bağlı aslında her şey. 


freud analistleri bu duruma bir sendrom/kompleks olarak bakıyorlar ama bence durum biraz daha basit. tüm erkeklerin içinde olduğu bir evrensel kümeyi ele alırsak, bu kümenin içinde varolan her bireyin belli dönemlerde, belli ihtiyaçlara sahip olduğunu görürüz. kümenin sağ tarafındaki kişileri sola, soldakileri de sağa çekmek hiç de zor olmaz bu yüzden. zamanı belirsiz, nedeni olmayan ya da olmaması gerek gibi gösterilen bir olaydan sonra kesişimin ortasında bulabilir erkek kendisini. doğası gereği seksi ve aşkı bir arada kolay kolay yürütemez bu yüzden. onun için tarihin en eski mesleğinin doğuşuna ön ayak olmuş ve yine aynı nedenden dolayı da ailenin -neredeyse her toplumda- temel direği sayılmıştır. her zaman aynı şeyler beklenmese de bu sendroma ya da -hatta- hastalığa her erkek ömrünün uzunca bir süresinde kendini kaptırır. bu duruma siz ister aldatma dersiniz, isterseniz de "kocamın sendromuyla yaşamaya alıştım ben". tabii bunu göze alacak ve açığa vuracak bir adet erkek de hali hazırda olmazsa olmaz.

şu sitede pat gaudette'in konu hakkında yazdığı açıklayıcı, bağımsız yazılara ve kitabı hakkındaki görüşlerine bakabilirsiniz. afiyet olsun.