Etrafında Doğal Olmayan Bir Obje Barındırdığı Düşünülen Yıldız: KIC 8462852

Dünya'mızdan 1.470 ışık yılı uzaklıkta ve Cygnus takımyıldızında bulunan bu yıldız, Dünya-dışı yaşamlar konusunda epey heyecanlandıran bir nesne. Uzaylılar bir yıldızın dışına bir yapı inşa etmiş olabilir mi gerçekten?
Etrafında Doğal Olmayan Bir Obje Barındırdığı Düşünülen Yıldız: KIC 8462852
Fotoğraf: NASA


önce bu esrarengiz yıldızı ve neden önemli olduğunu öğrenelim

efendim, kic 8462852 denilen yıldız aslında nasa'nın kepler mission'ı kapsamında halihazırda 2009 yılında bulunmuş; güneşten daha sıcak ve daha büyük bir yıldız. bizim galaksimize de 1500 ışık yılı kadar uzakta. 2009 yılından beri incelenen bu yıldızda bir gariplik var. şöyle ki;

yıldızların çevresinde dönen gezegenler olup olmadığı, kabaca bir açıklamayla o yıldızların yaydıkları ışıklardaki düzenli azalmalara bakılarak belirleniyor. neden, çünkü şayet gezegenler varsa kütleçekim vb etkisiyle yıldızın etrafında bir yörünge takip edecek ve işte mesela dünya gibi 365 günde bir aynı noktadan geçecek ve geçtiği noktadaki ışığı almamızı engelleyecek. ama diyelim başka bir cisim de bu şekilde bir ışık azaltması yapabileceği için, sağlama yapmak amacıyla bir de cismin şekline de bakılıyor, küre şeklindeyse bu gezegen olduğunu destekliyor. üçüncü nokta ise büyüklük. yine kütleçekimin etkisiyle, o yıldızın etrafında dönecek gezegenlerin kütlesi az çok belirlenebiliyor ve yıldızın ışığını görece o küçüklükte kapatan cismin gezegen olduğuna daha çok ikna olunuyor.

yani, yıldızın ufak bir kısmının ışığını (yani neredeyse sadece %1'ini kadar falan), düzenli bir şekilde kapatan/azaltan, küre şeklinde bir cisim varsa bu gezegendir, sonucuna varılıyor.

işte kic 8462852 için durum böyle değil. yapılan gözlemlerde yıldızın neredeyse yüzde 20'sini kapatacak kadar büyük ve küre şeklinde olmayan bir cisim/cisimlerin, yıldızın ışığını düzensiz şekilde kestiği keşfedilmiş.

kic 8462852'in cygnus takımyıldızındaki pozisyonu.

bunun gezegensel bir çarpışma olabileceği ve yayılan tozun bu şekilde düzensiz ışık kesmelere yol açabileceği ileri sürülmüşse de bu çürütülebilir; zira, bu durumda bazı ısınma ve parlamaların olması gerekir ve bu da yıldızdan gelen infra-red ışının normalden fazla olmasını gerektirir. fakat kic 8462852'de böyle bir durum yok.

yine bir kuyrukluyıldız kümesinin gezegenin yörüngesinde olabileceği de iddia edilmiş. fakat bu da aynı sebepten yerinde değil; kuyrukluyıldız kümesi ve toz dolayısıyla yine infra-red ışınının fazla olması gerekirdi. ayrıca böyle bir kümenin, bu koca yıldızın neredeyse %20'sini kapatmasına imkan yok.

ihtimaller teker teker yok edidikten sonra, akla astrofizikçi freeman dyson'ın birkaç on yıl önce ortaya attığı dyson sphere (dyson küresi) diye anılan şu fikir gelmiş: "kilometrelerce uzanan binlerce dev güneş paneli inşa etsek ve bunu güneş çevresinde bir yörüngeye yerleştirsek ne olur?".

gelişmiş bir medeniyet pekala da böyle güneş panelleri yapmış ve kic 8462852'nin yörüngesine yerleştirmiş olabilir. ben demiyorum, 14 ekim tarihinde, monthly notices of the royal astronomical society'de bu yıldızın bir tuhaf olduğunu yazmış bir sürü astronom bir araya gelip ve sonrası da çorap söküğü gibi gelmiş.


bu yıldızda gözlemlenen anormalliğin ne olduğunu biraz daha açmak lazım

ama önce yıldız nedir hatırlayalım. yüksek yoğunlukta gaz ve toz bulutu içeren nebulada (mesela orion) çekim gücü sayesinde gaz ve toz bulutu birbirine yaklaşır, toplaşır. çekim gücüne kapılan katılır, katılan artıkça merkeze basınç artar. bu noktada protostar aşamasında olan potansiyel yıldızın çekirdeğinde eğer yeterince madde hapsolduysa çekirdeğin sıcaklığı 15 milyon celcius'a kadar ulaşır.

protostar aşaması

bu sıcaklıkta çekirdekte nükleer füzyon denen hadise başlar. birbirlerine basıncın neticesinde çok yaklaşan ve ısınan hidrojen atomları çekirdek seviyesinde (nucleus) birleşir (fuse) ve ortaya helyum atomu çıkar fakat kütle kaybı olur. 4 hidrojen birleşip 1 helyum oluşturur, kütle azalır, nurtopu gibi 26.71 mev enerjiniz olur. yıldız hidrojeni bitene kadar füzyona devam eder, ısı yayar, parlaktır. hidrojenden helyum üretilen ve yıldızın parlaklığını koruduğu yaklaşık 10 milyar yıllık bu sürede helyuma dokunulmaz çünkü çekirdek helyumun füzyonu için yeteri kadar sıcak değildir. hidrojen azaldıkça birbiriyle etkileşime giren helyum sayısı artar. helyum sayısı artıkça çekirdekteki basınç ve dolayısıyla ısı artar ve helyum füzyonla karbon oluşturmaya başlar. helyum azaldıkça ve karbon arttıkça dış çeperler çekirdekten uzaklaşır, uzaklaştıkça ısı kaybeder. yıldız genleşir, parlaklığı azalır. (bkz: red giant) helyum da tüketilince bir zamanlar yıldızın dış yüzeyini oluşturan gaz bulutunun uzaklaşmasıyla dımdızlak kalan çekirdek iyice soğur, parlaklığı azalmaya devam eder. örneğin kedi gözü nebulası. son aşama olarak yıldız parlaklığını tamamen kaybeder ve ömrü sona erer.

(bkz: black dwarf)

her yıldız aynı süreçlerden geçmez fakat güneşimize yakın büyüklük ve sıcaklıktaki yıldızların %90'ının ömrü yukarıda anlattığım gibidir. https://en.wikipedia.org/wiki/main_sequence

gelelim kic 8462852 kodlu yıldızımıza


tıpkı güneş gibi main seqence'de bulunan bir yıldız. o da güneş gibi hidrojen yakıyor. ne çok yaşlı ne de çok genç. güneşten 1.5 kat büyük, daha sıcak ve çok daha parlak. kendi ekseninde dönüşü 0.8 gün. güneşimizinki yaklaşık 25 gün.

2009 yılında kepler uzay teleskobu bu yıldızın olduğu yöne bakmaya başladı ve data topladı. 2013 yılında bir arıza sebebiyle teleskobun pozisyon değiştirmek durumunda kalmasına dek 4.5 yılda toplanan bu data üzerinde planet hunters ismindeki organizasyonun katılımcıları dünya dışı gezegen aramaya başladı.

planet hunters, kepler'in topladığı datayı kolay anlaşılabilir bir arabirimle kullanıcıya sunan ve kullanıcıların grafiklere bakarak dünya benzeri gezegene sahip olabilecek yıldızları işaretledikleri bir ortam.

örnek


dikey eksen parlaklığı (1 = normal), yatay eksen günü gösteriyor. parlaklığın periyodik olarak azalması, yıldızın çevresinde dolaşan bir gezegeni işaret ediyor. grafikteki yıldızın 6 günde çevresini dolaşan bir gezegeni var.

ekim 2015'te planet hunters yayımladığı makale ile bombayı patlattı.

kic 8462852 kodlu yıldızdan 4.5 yılda toplanan datanın grafiği


ve daha detaylısı


4.5 yılda yıldızdaki bu parlaklık değişiminin henüz net bir açıklaması yok. bazıları 10 gün arayla gerçekleşmiş ve hiçbiri periyodik değil. başka bir fantastik detay ise, yıldızın önünü kapatıp (aramıza giren) ve %20 oranında enerjisini absorbe eden objenin, doğal olanın aksine ısı ve infrared dalgası yaymaması. yani bu obje yıldıza yakın bir noktada, yıldızın yaydığı enerjinin bir kısmına maruz kalmakta fakat sonuç olarak ortaya gözlemlenebilir bir ısı ve kızılötesi ışık yaymamakta.

şu aşamada tüm bunlara neyin sebep olduğu bilinmiyor. las cumbres global teleskoplardan (https://lcogt.net/) ve gaia'dan (https://www.gaia-eso.eu/) yakında açıklanacak verilerle gizem perdesi biraz aralanabilir.

sonucunda uzaylı da çıkabilir, başka bilmediğimiz bir kozmik fenomen de çıkabilir. her iki olasılık da merak uyandırıcı.

yıldızın infrared ve ultraviolet versiyonlarında görüntüsü.


heyecan verici bir teoriyle bitirelim

böyle bir şey varsa (ki mümkün olduğunu düşünmüyorum), o yapıların (dyson küresi gibi) 1400 yıl önceki halidir o. 1400 yıl önce sistemlerinin içine bir şey inşa edecek kadar gelişmişliğe sahip yapıyı inşa edenler, şimdi dr. manhattan gibi foton olmuş geziniyordur.

eğerki dyson küresi gibi bir şeyse o, ihtiyaç duydukları o enerji ile nelere kadir olduklarını düşünün. şöyle örnekleyeyim; bize dyson küresi gibi bir şeyin yanında sikindirik kalan teknolojimizi finanse etmek için petrol, doğalgaz gibi yakıtlar şimdilik yeterli oluyor. yanardağın, yıldırımın, depremin; yani dünyanın enerji diye sunduğu çoğu şeye ihtiyaç duymuyoruz, hatta doğa bunları bize sunduğunda "doğal felaket" diyoruz. bu minvalde adamlar önce gezegenlerinin tüm enerjisini (yıldırım, deprem filan) kullanmışlar, güneşten kayıpsız enerji almanın peşine düşmüşler ve başarmışlar. bir yıldızın tüm enerjisine ihtiyacı olan bir medeniyetin, teknolojik varsıllığını, ne iş yaptıklarını filan tahayyül etmenin imkanı yok. tüm iyi niyetimle dyson küresini yapacak teknolojilerini hiç hesaba katmıyorum.

ve 1400 yıl önceki halleri bu.

Bu içerik de ilginizi çekebilir