Evde Bira Yapımında İşin Rengini Değiştirebilecek Detaylarla Bazı Püf Noktalar
ilk pilsner kitimi kurdum, şişeledim ve içtim. tecrübe etmek isteyen arkadaşlar için önemli gördüğüm noktaları paylaşayım
- kovada tam olarak 3 hafta bekledi.
- herhangi bir yoğunluk ölçümü yapmadan şişeledim. pilsner için zaten çok fazla tavsiye vardı. sıcaklığı kontrol etmeniz koşulu ile iki hafta yeter de artar bile dediler. ben de hiç yoğunluk ölçüm işine girmedim.
- kova sıcaklığını sürekli kontrol ettim. çocuğum olsa böyle bakarım herhalde. 19-23 derece aralığının dışına hiç çıkmadı. unutmayın sıcaklığı 15 derecenin altına düşürürseniz mayalar çalışmaz, 25 derecenin üstünde bekletirseniz de kovada bira mayası ile beraber başka bakterilerin de üreme olasılığı artacağı için biranızda meyvemsi ekşi bir tat olur. (edit: redfoxrommy uyardı; 15 derecenin altına düştükçe mayalar yavaş çalışırlar, 4 derecede çalışmayı bırakırlar ve uykuya geçerler sıcaklık artınca ortamda besin varsa çalışmaya devam ederler.)
- kitinizi kurduktan ilk 4 gün içinde hava kilidinden çıkan hava çıkışını mutlaka izleyin. bu, mayalarınızın canlandığı ve şekeri ve kuru malt özünü yiyerek alkole dönüştürdüğü anlamına gelir. ben kovayı kendi odama koymuştum, ilk birkaç gün sabahları hoş bir maya kokusu ile uyandım :)
- butik bira'dan set olarak aldıysanız ve setin içinde gelen hava kilidi kristal hava kilidi ise, kiti kurduktan ilk 4 gün içinde çıkan hava kabarcıkları nedeni ile hava kilidindeki su taşabiliyor ve hava kilidi susuz kalabiliyor. suyun bittiğini gördüğünüzde kaynamış ve soğumuş su ile tamamlayın.
- kitimi 0,5 kg şeker-0,5 kg kuru malt özü ile kurdum. kuru malt özünün bira tadına birebir etkisi var. kit kurulum tavsiyesinde 1 kg şeker kullanın diyorlar ama o zaman tat yoğunluğu düşük oluyor. hatta gövdeli bir bira istiyorsanız direk 1 kg kuru malt özü ile kurun kitinizi.
- kuru malt özü ile ilgili önemli bir tavsiye; kovaya eklemeden önce muhakkak ayrı bir kapta soğuk su ile eritin ve öyle ekleyin. kovadaki sıcak suya eklediğinizde topak topak oluyor ve tabii ki o halde bırakırsanız homojen dağılmama olasılığı var. ben direkt sıcak suya ekleme gibi bir hataya düştüm. o malt özlerini, bakteri kapmasın telaşı ile eritmeye çalışmak pek hoş bir durum değil.
- biraz da temizlikten bahsedeyim. kovayı ve tüm ekipmanları talimatta belirtildiği gibi temizledim. zaten çok kolay, sorun çıkmaz. ama şişe temiziliği bu işin en keyifsiz kısmı. 50 tane şişeyi hem temizleyici hem de arındırıcı ile temizlemek pek bana göre değildi ama yapmak şart maalesef :) arındırıcı fıskiyesi aldım çok pratik, şişe ağacı almadım gereksiz geldi. star san ile temizlediğim masaya dik şekilde yerleştirdiğim şişeleri. hemen süzüldüler.
- şişe dolumu ve kapaklama kısmı en en en en eğlenceli kısım. hem biranızı ilk kez görüyorsunuz, hem asitlenmemiş birayı içme deneyimi yaşıyorsunuz hem de şişe kapaklıyorsunuz. bu işlemi yaparken bol bol fotoğraf çekin keyfini çıkartın. ben çok eğlendim.
- şişelerinizi etiketsiz bırakmayın. bir sürü pratik etiket tasarlama sitesi var üşeniyorsanız onları kullanın. ben bildiğin powerpointte hazırladığım etiketleri renkli çıktı aldım ve süt ile yapıştırdım. evet süt. süper yapıştırıyor.
- tekelden 20'lik bira kasaları alın (5 tl). evde o şişeleri dik bir şekilde istiflemenin en iyi ve en ucuz yolu bu.
- şişeden ilk içimimi şişeledikten 2 hafta sonra gerçekleştirdim. tadını çok beğendim. hatta ilk yorumum "lan ben mi yaptım bu birayı" oldu.
- ilk içtiğimde çok hafif maya tadı geliyordu ama şişede bekledikçe güzelleşiyor. siz siz olun sabredin, yaptığınız biraları hemen bitirmeyin. bekledikçe tadı daha da keyif veriyor.
bundan sonra red ale kiti deneyeceğim. bu sefer işin içine şerbetçi otu detayı da girecek. umarım bunun kadar güzel olur.
Bu içerik de ilginizi çekebilir
