Hayatta Gösterilen İlk Büyük Tepki Hareketi: Babaya Kızıp Yemek Masasını Terk Etmek

Hayata karşı yaptığımız ilk tepki hareketlerinden biri olsa gerek yemek masasını terk etmek. Babaya sinirlendikten sonra ortaya çıkan bu his masadan büyük bir kararlılıkla kalkıp gitmek ve aç kalmakla sonuçlanır.
Hayatta Gösterilen İlk Büyük Tepki Hareketi: Babaya Kızıp Yemek Masasını Terk Etmek
iStock.com

lisedeyken güya en asi, en atarlı, en ergen halimle yaptım. ilk ve sonuncu kez oldu zaten bu. tabi o zamanlar filmlere de özeniyor insan. işte ben de babama sinirlenip "fak yu madırfakır leave me alone!" diye bağırıp odama doğru... hala ciddi ciddi okuyon mu la? babaya fak yu madırfakır mı denir allasen? ha denir aslında anlamaz zaten ama öğrendiği gün madırfakır yani off neyse ingilizce üzerinden çok seviyesizleştim.

aga olayın gerçek yüzüne geleyim. o zamanlar aydın'dayız. lisedeyim ve yine her zamanki yüzyılın aşkını yaşıyorum. sabah kalktığımda telefonumda kızdan gelen 72 cevapsız aramayı görüyorum, "cnmmm yhaaa beni nasıl düşünüyo" diye iç geçiriyorum. mesela şimdi sabah kalktığımda telefonumda 72 cevapsız arama görsem kim aramış diye bakmadan kalp krizi geçiririm sanırım. ee yaşlandık tabi o zamanlar deli çağlarım aşkı hızlı yaşıyorum.

neyse bir akşam yemeği zamanı evde. kardeşim daha o zaman anaokulunda. babamın surat asık daha annem çorbaları koyarken ağzından baklayı çıkarıyor.

- tayin çıktı bugün yine. kayseri'ye gidiyoruz.

yav arkadaş belki de bu duyduğum 10.tayin haberi ama sanırım daha önceki tayinlerle tüm arkadaşlıklarımın, tüm aşklarımın, çocukluğumun yarım kalmasının birikimiyle isyan bayrağını çekiyorum.

+ nasıl tayin ya? yeter artık ya! daha buraya geleli 2 sene oldu!
- napalım oğlum?
+ banane ya siz naparsanız yapın! ben gitmek istemiyorum bir yere! yeter baba yeter! işinden de tayininden de çok sıkıldım!
- bağırma! ben çok mu istiyorum?
+ bağırırım. gitmiyorum ben! yemeği de yemiyorum! ne haliniz varsa görün yeter artık!
- otur yerine!

o zamanki sevgilime "babamların tayini çıktı ama ben postayı koydum merak etme ahu ceylanım" mesajını veren 43 cevapsız çağrı bırakmanın heyecanıyla elimdeki kaşığı çorbanın içine fırlattım. hışımla sandalyemden kalkıp arkamı dönüp gitmek üzereydim ki...

işte o an!

ilk defa böyle bir atar yapmanın heyecanıyla ayağım sandalye takıldı ben yere kapaklandım. yere kapaklanırken de kafamı biraderin sandalyeye vurdum. daha 2 dakika önce güya babasına deli ayar veren ergen yerdeydi.

+ babaaa kafam ahh! acıyo babaaaa!
- ah benim salak oğlum.

sonra kuzu kuzu masaya oturup tek elimde buz torbasını kafama dayayarak tek elimle de yemeğime devam ederek annem, babam ve hatta anaokullu biraderin gülüşmeleri eşliğinde akşam yemeğimi bitirdim.

demem o ki adam olun anaya, babaya isyan etmeyin aha böyle kafayı gözü yararsınız. hem mis gibi anne çorbasının içine kaşık mı fırlatılır iblis?! adam olun anaya, babaya atar, nimetle de şaka olmaz.

ha peki sonra uslandım mı? tabi ki hayır kıza "babama posta koyarken kafayı gözü patlattım ama b planım hazır gülüm" manasında 13 cevapsız çağrı attım.

küçükken beni yemek yemeye zorladıkları için kızıp masayı terkedebilirsem yemek yemekten de kurtulmuş olacağımdan denediğim artistik hareket.

iStock.com

ama 'o tabağındakiler bitmeden sofradan kalkmak yok' azarını işitip geri oturmak zorunda kalırdım. saatlerce surat bir karış masada beklerdim minik parçalar alarak yemeğimden.

şimdi ben yemeyeceğim diyip kalkınca kimse sallamıyor, hatta geçende kalkarken babamın benim tabağımdakilere de kaşık uzattığını farkettim yüzünde garip bir tebessümle. ya hakkaten insanlar yaşlanınca değişiyor, ya da ben gerçekten fazla yemeye başladım :/

''çabuk yerine otur'' tepkisiyle karşılaşma nedenidir. direnip, hırs yapıp kalkmaya, kararlıysan eğer yüzde elli şansın var; bazen kıyamet kopar, bazen ''bırak ne hali varsa görsün'' denir. risk almak böyle bişey olsa gerek.

yıl: 1991-92
yer: aydın
filmlerden görüp ben de aynısını yapayım dedim. kızınca yemek masasını terk etmek için sandalyeden kalktım.
babam: otur yerine!
ben de anında oturdum yerime tabi.