İnsan Beynini Usulca Ele Geçirerek Anıları Bir Bir Silen Alzheimer Hastalığının Evreleri

Masum unutkanlıkların insanın günlük yaşamını etkileyecek boyutlara varmasıyla bilinen bu hastalık kişiyi sosyal hayattan kopararak başkalarına muhtaç biri haline getiriyor. Sözlük yazarı "konusma ben konusuyorum daha bitirmedim", bu hastalığın ilerleme evresini yakın çevresinde gördüğü örnekler üzerinden anlatıyor.
İnsan Beynini Usulca Ele Geçirerek Anıları Bir Bir Silen Alzheimer Hastalığının Evreleri
iStock


ailesinde üç kişi alzheimer'a yakalanan ve birçok alzheimer hastası tanımış biri olarak diyorum, bu illet öyle ani unutkanlıklar, çok keskin olaylarla başlamıyor. alzheimer'ın ilk belirtileri karakter değişikliği, paranoya, paraya düşkünlük gibi (parasız kalma korkusuna ve sürekli para istemeye eşlik eder ve bunu başlığa baktığınızda birçok suserin anlattıklarında da görürsünüz) hiç beklemediğiniz şeylerdir. bu noktada hiçbir doktor da alzheimer tanısı koymaz zaten.

işte bu belirtilerden sonra unutkanlıklar başlar. 

günlük rutinleri, anıları, bildiği telefon numaraları gibi eski bilgileri unutmaktan da çok önce daha küçük unutkanlıklar başlar. konuşurken sözcükleri çıkaramama dolayısıyla kesintiler halinde konuşma, bazı olayları birbirine karıştırma, birden fazla aynı soruyu sorma(yeni tanıştığı birine ismini sormak gibi), yeni bilgileri öğrenememe gibi sorunlar başlar. bu dönemdeki bir alzheimer hastasına yeni bir şey öğretemezsiniz. yani doktor yeni bir ilaç yazdıysa bu ilaçları takip eden birisi olmalı çünkü bu bilgi beyin için yenidir ve beyne işlenmez bir türlü. 


daha sonraları, çok hayal görür ve hatta bazen iftira atabilirler.

("siz beni dövdünüz", boş duvarlara bakıp "polisler beni götürmeye gelmiş" gibi), sık sık kimseye haber etmeden evden çıkarlar ve yollarını kaybederler. anlayabilmelerine rağmen algılama süreleri uzar, dolayısıyla aynı soruyu anlayana kadar birkaç kere tekrarlamanız gerekir ve düzgün bir yanıt almanız için gereken süre de artar(ki bu dönemde şuur günün çoğu zamanında yerindedir dolayısıyla iletişim kurabilir, hatta muhabbet bile edebilirsiniz).

gene, şuurları yerindeyken ters giden bir şeylerin olduğunun farkına varır ve "bana ne oluyor?" diye sık sık size sorarlar, bir süre sonra delirdiklerini de düşünebilir ve ciddi korkular yaşayabilir, ağlayabilirler(ölüm korkusu da bunlardan biri).


eski bildiklerini unutmaya başlamaları ise bu süreci takip eder ve son safhadır. 

yani beyin "torununun adını unutmaktan" ya da "kızını tanımamaktan" çok daha önce "yanlış giden bir şeyler var sinyallerini" vermiştir. siz sadece "ay adımı unuttu, bunadı bu" demeye yeni başlarsınız. bu son safhaya geliş yaşlı insanlarda bile 2-3 yıl sürüyor. 

iç organları sağlam, kolesterol, şeker, tansiyon gibi hiç bir rahatsızlığı olmamasına rağmen alzheimer olmuş bir tanıdığınız varsa(ki üç hastamız da ileri yaşlarına rağmen taş gibiydiler) değil yutkunmayı unutmak(mideden mamayla beslenme düzeyine gelme), "soluk almayı unutacak" safhaya kadar da yaşıyorlar ayrıca(8-9 senelik bir süreçten bahsediyorum).

şayet alzheimer hastanız varsa, yapmanız gereken bir yardımcı bulmanız, hasta bakımıyla alakalı dersler almanız ve en önemlisi psikolojik destek görmeniz olacaktır. öyle bir hastalık ki, hastadan çok bakıcısı yıpranır çünkü. 


aklıma geldikçe gene eklerim ancak öyle aniden çıkmaz bu hastalık, adım adım, bağıra bağıra ben geliyorum der. sizi en çok üzense ne bakımının zorluğu, ne peşinde koşuyor oluşunuz. "çocuklarının ve eşinin yanında, güvende ve huzurlu" bir şekilde ölmek isteyen sevdiğiniz kişinin, kimseyi tanımadan ve korkarak ölüyor oluşudur. o unutuyor ama siz unutmuyorsunuz işte.

ABD'de, Siber Zorbalık İçin İlk Eyalet Yasasının Oluşturulmasına Sebep Veren Ölüm: Megan Meier