İnsanın Kitabın İçine Girip Sarsmak İstediği Kürk Mantolu Madonna Karakteri: Raif Efendi

Sabahattin Ali'nin romanı Kürk Mantolu Madonna'nın bu kadar özel olmasını sağlayan en önemli detay şüphesiz Raif Efendi.
İnsanın Kitabın İçine Girip Sarsmak İstediği Kürk Mantolu Madonna Karakteri: Raif Efendi

dıştan kabullenmenin, içten isyan etmenin öyküsüdür raif efendi'ninki. kendine kurduğu küçük dünyada hapsolmayı özgürlük olarak görüşündeki paradoks insanı çıldırtır. yalnızca bir not defteriyle yaşayabilen, nefes alabilen bir adamdır karşımızdaki. bir kez gerçekten yaşamıştır, ve bunun tekrarının kabil olmadığını anlamıştır. bundan sonrası bir hatıraya sarılmaktan ibarettir. insanın bir maddi hayatı bir de iç dünyası olamsı şarttır ama bunların birbirine uygun olacağını, birbirine benzeyeceğini iddia etmek yanlış olur der kitap. 

raif efendi'nin maddi hayatı ne kadar fakir ve sıradansa, iç dünyası o kadar zengin ve sıra dışıdır. dünya her birimiz için yalnız onu algıladığımız şekliyle, yalnız zihnimizde mevcuttur ama zihnin bu dünyaya katabileceği derinliğin bir hududu yok mudur? raif efendi'nin bize gösterdiği böyle bir hududun var olmadığıdır. zihninin içindeki alemi yaşadığı her gün derinleştiren bu adam her gün aynı şekilde traş olmakta, işe gitmekte, akşam elinde nevaleyle eve dönmekte, kendisini anlamaya asla uğraşmamış ailesiyle aynı çatı altında olmayı sürdürebilmektedir. fakat buna dayanacak kuvveti nereden bulmaktadır? çoğu insanın içini kemiren kendini anlatma gayreti nasıl olup da bu adamın yanından geçmemektedir? bir kez anlatmıştır kendisini, anlayabilecek olana, ve tekrar etmeye uğraşmamıştır bunu, o bir defanın hatırasıyla yetinebilmiştir. raif bey, yetinmeyi bilmenin insanıdır.

dostoyevski'nin yeraltı adamının kardeşi gibidir raif efendi. her şeyin farkında olan, kendini küçük dünyasına hapsederek gerçekten kaçmaya çalışan adamlar. ama dostoyevski'nin karakterinde öfkeye dönüşen, bulduğu her fırsatta herkese saldıran farkındalık raif efendi'de çelebice bir kabullenişe sebep olur. "batı" dediğimiz şeyden bizi ayıran zihniyet üzerine hoş bir detaydır kanaatimce bu. raif efendi; benzediğimiz değil, benzemek istediğimiz adamdır. hayatımızın acıtan gerçekliğiyle baş etmenin yolunu bulamayışımıza inat küçük dünyasında avunmaktadır, aslında avunmaktan fazlasını yapmakta, çoğumuzdan daha gerçek bir hayatı yaşamaktadır.

şayet yaşasaydı da okuyabilseydi dostoyevski'nin en sevdiği romanlardan biri olurdu kürk mantolu madonna. bu topraklardan bir sabahattin ali, bir raif efendi çıktığı için mutluyum. ne raskolnikof, ne stavrogin bu coğrafyanın hissiyatını anlatamaz çünkü.