"Karıncalar mı Daha Ağır İnsanlar mı?" Sorusuna Kesin Cevabı Veren Bir Ağırlık Karşılaştırması

"Dünya üzerindeki tüm karıncalar ve tüm insanların ağırlıklarının toplamı birbirine eşittir" şeklinde bir cümle duymuş olmanız muhtemel. Bakalım öyle miymiş yoksa bir hurafe miymiş?
"Karıncalar mı Daha Ağır İnsanlar mı?" Sorusuna Kesin Cevabı Veren Bir Ağırlık Karşılaştırması
iStock


dünyadaki toplam karınca sayısı tam olarak bilinemediği için tahmin yelpazesi baya bi geniş tutularak dünyadaki karınca sayısı 10~7 ile 10~8 milyar olarak kabul edilir. ben bu seferlik arasını alıp karınca sayısını 5*10~7 milyar kabul ediyorum. insan sayısı ise bilindiği üzere 6.6 milyardır. yani kişi başına düşen karınca sayısı yaklaşık 8.25 milyon 'dur.


işin daha tedirgin edici tarafı ise biyokütle hesaplamasında

yani insanların ve karıncaların vücudundan suyu çektiğimizde, dişleri, kemikleri ve kabukları çıkardığımızda, bir nevi organik karbonlu kısımlarını yani canlı sayılan kısmını tarttığımızda 1 insan 166.000 karıncaya eşittir. yani 166.000 karıncalık grupların üst üste tırmanıp insan şeklinde durması ve bir süper-karınca kabul edilmesi durumunda bile kişi başına düşen süper-karınca sayısı 49'dur.

biyokütle olarak, toplamda insanlar yaklaşık 100 milyon ton tutarken karıncalar 4.9 milyar ton tutarlar.

ama karıncaların bu sayısal üstünlüğünün asıl temeli yaşadıkları ortamda bizden çok daha yoğun yaşamayı becermelerinden değil, hemen hemen dünyadaki kara parçalarının hepsinde yaşamalarındandır.


örneğin karıncaların en iyi kolonize olduğu alanlardan biri olan yağmur ormanlarında 1 hektara 8 milyon karınca düşer. istanbul'da ise 1 hektara 23.5 kişi düşer. yani iki tarafında kolonileri karşılaştırıldığında 8.25 milyon kat olan karınca üstünlüğü 340.000 kat'a düşer. biyokütle olarakta artık her 2 karıncaya 1 insan düşmeye başlar.

sonuç olarak, biyokütle üzerinden karınca kolonilerinin yoğunluğu bizimkinin 2 katıdır.

karıncaların yaklaşık 110 milyon yıldır dünyada oldukları, bizimse tipsiz neandarthallerin bile en eskisinin 500.000 yıllık olduğu düşünülürse zaten bu kapışma çok da bir şey ifade etmez. zira, daha çok değil 1900 yılında dünyada 1.65 milyar insan yaşıyordu. milyon yıllardan bahsederken 100 yılda nüfusunu 4'e katlamayı başarmış bir tür olarak "istersek kralını yaparız" mesajını diğer canlılara vermişiz zaten. mühim olan bunun marifet olmadığını fark edip, üreme konusunda karınca kararınca davranmaktadır.