Kültürel ve Dini Gruplaşmalarda Etkisini Bolca Görebileceğimiz Sosyal Kimlik Teorisi

Kültürel, dini ya da sosyoloji içeren herhangi bir gruplaşmanın bileşenlerini inceleyen bu teori, şüphesiz ki en önemli sosyal psikoloji teorilerinden biri.
Kültürel ve Dini Gruplaşmalarda Etkisini Bolca Görebileceğimiz Sosyal Kimlik Teorisi
Being John Malkovich (1999)


Nesnel tanım

ingilizcesi: social identity theory

en önemli sosyal psikoloji teorilerinden biridir.

insanların kendilerini ve ait oldukları grubu diğerlerine nisbeten daha olumlu bir bakışla yargılama ve daha muteber bir konumda görme eğiliminde oldukları, bu çerçevede kendi gruplarından olan kimselere karşı iltimaslı davranırken, diğer grupların üyelerine karşı ayrımcılıkta bulundukları düşüncesine dayanan sosyal kimlik teorisi, grup ilişkileri ve ayrımcılık eksenli süreçlerin analizinde kullanılır.

bundan farklı olarak, insanların "diğer" gruplara iltimaslı (iltimas: birine, herhangi bir konuda ayrıcalık ve öncelik tanıma) yaklaştıkları şeklindeki süreçleri inceleyen system justification theory ise, sosyal kimlik teorisini tamamlayıcı (complementary) mahiyettedir.


Devletler nezdinde inceleme

uluslararası ilişkilere de realizm ve idealizme alternatif olacak şekilde bir uygulama denemesi yapılmıştır. buna göre bir elit devletler grubuna girmek isteyen veya bir büyük güç statüsü peşindeki devlet, grup üye kabul ediyorsa sosyal hareketlilik yöntemini benimseyerek işbirliği, grubun değerlerini benimseme ve taklit yoluna gidebilir. eski doğu avrupa ülkelerinin ab'ye giriş süreci ve putin'in 11 eylül sonrası abd'ye yaklaşımı (terörizme karşı bilgi paylaşımı, orta asya'da amerikan üsleri kurulmasına verilen izin) buna örnek olarak gösterilmiştir.

grup üye kabul etmiyor, grubun değerleri meşru görülmüyor veya eşit büyük güç statüsü onaylanmıyorsa sözkonusu devlet sosyal rekabet, çatışma yolunu seçebilir. soğuk savaş'tan sonra birçok batı kurumuna kabulu reddedilen rusya'nın, özellikle nato'nun bosna müdahalesinden sonra girdiği hırçın tavır, veya putin'in abd tarafından ''iyi niyetine'' karşılık alamaması (renkli devrimler, nato'nun genişlemesi, füze kalkanı) sonucu iran, gürcistan, ukrayna'da girdiği mücadeleler sosyal rekabet örneği olarak gösterilir. realizmden burada ayrıldığı nokta devletin jeopolitik kazanç getirmeyecek veya liberal öngörüye aykırı olarak ekonomik zarar getirecek olsa dahi statü arayışı nedeniyle bu tip hareketlere girebilecek olmasıdır.

son olarak sosyal rekabet sonucu tepki gören devlet sosyal yaratıcılık yolunu tutabilir ki alternatif bir alanda öne çıkma ve bir farklılık yaratma çabası olarak adlandırılabilir bu strateji. putin'in eski rus ulusal değerlerini canlandırması veya çin'in bölgesel ekonomik birlikler kurma uğraşısı yaratıcılığa verilen örneklerdendir. fransa'nın nato'dan çıkış, kendi nükleer projesini geliştirme gibi soğuk savaşta bir karşılığı olmayan politikalara yönelimi de abd'den bir farklılık yaratma hevesine bağlanabilir teori açısından.


Bireysel boyutta inceleme

"kendi kendisine baskı yapmak" benim için "toplumsal kimlik" ile ilgili. yapı gereği bu kimlik saldırı altında. çünkü saldırmak için oluşturuluyor. ergenlik döneminde diğer insanları tehdit olarak gördüğü o sosyal evrede "saldırmak" ve "savunmak" için geliştiriliyor. bu yüzden güzel giyiniyoruz, bu yüzden gülerken elimizle ağzımızı kapatıyoruz, bu yüzden evde tuvaletteki aynamız küçük, holdeki aynamız büyük. dışarı çıkmadan önce silahlarımızı kuşanıp çıkıyoruz.
bu kimliğin idealinde sadece psikolojik şiddet ve baskı var.

Üniversite Bölüm Tercihi Yaparken Kendinize Sormanız Gereken 6 Soru