Mevsim Dinlemeden Koşuyu Hayatının Bir Parçası Yapmak İsteyenlerin Bilmesi Gerekenler

Sözlük yazarı "eften", koşuyu gelip geçici bir heves olmasındansa hayatın bir parçası haline getirmek isteyenler için yazmış. Yaşam tarzı haline gelmiş koşu taktikleri için yazıya bakalım.
Mevsim Dinlemeden Koşuyu Hayatının Bir Parçası Yapmak İsteyenlerin Bilmesi Gerekenler
iStock


koşmak bedenine yapabileceğin en büyük iyilik!

merhaba!

yeter artık! artık diyete başlıyorum, sağlıklı yaşayacağım diye gaza geldin ve kutsal bilgi kaynağına başvurdun değil mi? o zaman herşeyi tersinden öğrenen bu adamın entarisini bir okuyuver.

öncelikle şunu bil ki doğru başlıktasın, şimdi kağıdı kalemi eline al. durup dururken içine doğan bu sonsuz spor aşkını iki dakika dizginle de oku bu entariyi bağalım genç, adamın aklını alırım.

daha önceden spor yapmamış arkadaşlar için ahkam kesiyorum, bilen arkadaşlar lütfen kirimesin, yapanlarığn edenleriğğn diye maddeli maddeli entari girmesin, mesaj atsın, düzeltiriz.

bu kadar saçmalığı okuduysan ya hiç işin yok ya da gerçekten kararlısın koşmaya, önce koşmak ne işe yarar bir anlatayım

- mutluluk hormonu salgılatır

- daha sağlıklı olursun, muhtemelen, daha uzun yaşarsın

- fiziğin düzelir

- nefes almayı ve bedenini daha etkin kullanmayı öğrenirsin

- kalori yakarsın

- düşünmemek, unutmak için birebirdir

ayakkap

koşmak için ihtiyacın olan tek şey bir koşu ayakkabısı. koşu ayakkabısı önemli çünkü uygun olmayan bir ayakkabı sakatlanmanıza yol açar. o yüzden internetten araştırdıktan sonra gidip bir koşu ayakkabısı alıyoruz.

nerede koşacağız?

sokakta, salonda ya da koşu pistinde fark etmez. benim tavsiyem, koşuyu normal hayatınıza adapte edebilmeniz için her zaman ulaşabileceğiniz bir yerde olması. sokakta koşun, koşmak için kendinize bir şart koymayın. sokakta koşarken sert zeminden dolayı bir ihtimal dizleriniz zorlanabilir, böyle bir problem yaşarsanız spor salonunda ya da koşu pistinde koşmanız daha mantıklı olacaktır.

yeme/içme nasıl olacak?

yemekten bir-bir buçuk saat sonrasına kadar koşmaya başlamayın. koşu öncesinde ve koşu boyunca kendinizi susuz bırakmayacak kadar su için. çok fazla su içmeyin, koşamazsınız.

nasıl koşacağız?

spor ayakkabınızı giydiniz, mp3 çalarınıza eye of the tiger yüklediniz, enerji dolusunuz. koşmadan önce esneme hareketleri yapmakla ilgili çeşitli görüşler var, ben koşudan önce esnememeyi tercih ediyorum ama bildiğim tek şey kesinlikle ısınmadan koşmayın. ısınmadan kastım yaklaşık bir on dakika yürümek. eğer yeni başlıyorsanız koşmayı öğrenmek için kendinize küçük hedefler koyun. koyacağınız hedefler zaman odaklı ya da mesafe odaklı olabilir. iki dakika koşacağım veya ağaca kadar koşacağım gibi. başlangıç için kendi uyguladığım yöntem

running.about.com

adresinden aldığım bir program. şu şekil;

koşu/yürüyüş x tekrar.

örnek olarak 1/1 x10 = 1 dakika koş, 1 dakika yürü, bunu 10 kere tekrar et demek.

her güne 10 dakika ısınma (yürüyüş) ve 10 dakika soğuma (yürüyüş) eklemeyi unutmuyoruz

1.gün- 1/1 x10
2.gün- 1/1 x10
3.gün- dinlenme
4.gün- 2/1 x5 + 1/1 x5
5.gün- 2/1 x5 + 1/1 x5
6.gün- dinlenme
7.gün- 2/1 x6
8.gün- 3/1 x4 + 1/1 x4
9.gün- 2/1 x6
10.gün- dinlenme
11.gün- 3/1 x5
12.gün- 2/1 x8
13.gün- dinlenme
14.gün- 3/1 x5
15.gün- 4/1 x4
16.gün- 2/1 x8
17.gün- 5/1 x4
18.gün- dinlenme
19.gün- 4/1 x6
20.gün- 2/1 x5
21.gün- 5/1 x5

bu programın bitişinden sonra kendinizi sürekli koşu için bir deneyin. yirmi dakikalık sürekli koşuya alıştığınızda artık 3 kilometre, 5 kilometre gibi hedeflere ulaşmak için koşu mesafenizi her seferinde yüzde on arttırabilirsiniz. önce zaman, sonra mesafe dememin sebebi başlangıçta zamanın daha iyi ölçülebiliyor olması. alıştıktan sonra alınan mesafe daha motive edici bir unsur oluyor.


koşarken kendinizi hiç kasmayın, alıştıkça kendi şeklinizi bulacaksınız. eller yumruk değil, tamamen açık değil rahat bir şekilde yanlarınızda salınıyor olacak. adımlarınız ne fazla büyük ne fazla küçük, nasıl rahat ediyorsanız öyle. zeminle önce topuklarınız değiyorsa dizlerinizi sakatlayabilirsiniz, adımlarınız düz atmaya çalışın, bu önemli. koşu hızınız rahatça konuşabildiğiniz hızdır, başlangıçta çok düşük hızlarda koşacak, nefes almayı öğrendikçe hızlanacaksınız. koşarken konuşmayı deneyin, eğer konuşurken nefessiz kalıyorsanız olmanız gerekenden hızlı koşuyorsunuz demektir.

nefes alsın yeter

nefes alırken hem ağzımızdan hem burnumuzdan nefes alacağız, nefes verirken daha yavaş vereceğiz, herşey doğal ve nasıl rahat ediyorsanız öyle olacak. nefes ile ilgili olarak şöyle bir çalışma öneriyorlar, daha etkili nefes almaya alışmak için eliniz karnınızın üzerine koyun ve nefes alırken karnınız (göğüs kafesinizden daha fazla) şişip insin. bu şekilde her seferinde daha fazla nefes alabileceğiniz söyleniyor, ben denedim işe yaradı.

sakatlıklar

bacaklarınızda yapısal bir bozukluk varsa, doğru ayakkabı kullanmazsanız, ısınmadan koşmaya başlarsanız ve kendinizi fazla zorlarsanız çok büyük bir ihtimalle sakatlanırsınız. sakatlıktan elinizden geldiği kadar sakının ve koşarken herhangi bir acı, ağrı hissederseniz koşmayı bırakın ve dinlenin. eğer koşarken başınız dönmeye, gözünüz kararmaya başlarsa da hemen durun, devam etmeyin. 

dinlenmeyi unutmayın! en iyisi bir gün koşun, bir gün dinlenin.

basamaklar!

koşmaya başladığınızda önce nefesiniz yetmeyecek, nefes almayı öğrendikten sonra dalağınız şişecek, siz fazla zorlamadan devam ettikçe kondisyonunuz artacak ve öyle bir an gelecek ki sonsuza kadar koşabileceğinizi hissedeceksiniz. metreler ayaklarınızın altından kayıp gidecek, tüm bedeniniz kendi uyumunu bulacak bir saat gibi işlemeye başlayacak ve cayır cayır mutluluk hormonu basacaksınız, tebrikler, artık yeni bir bağımlılığınız var!