Oğlak Burcu, Bazı İnsanlar Tarafından Neden Özellikle Sevilmiyor Olabilir?

Oğlak burcuna neden hep bir antipati vardır genelde? Burçlara inanıp inanmama mevzusunu geçtik, eğlenceli bir geyik konusu olarak bu burcun olumsuz görülen yanlarını aktarıyoruz.
Oğlak Burcu, Bazı İnsanlar Tarafından Neden Özellikle Sevilmiyor Olabilir?
Bridget Jones serisinin tipik bir oğlak burcu erkeği olan Mark Darcy'si (sağda).


astrolojiye inanma sebebim olan burç, burcumdur oğlak

en karamsar burçtur. güçlü taklidi yapan bir güçsüzdür. iç dünyası olumsuz düşünceleri nedeniyle simsiyah olmuştur; ama bunu dışarıya yansıt(a)maz. güçlü taklidi yapmasının sebebi, ikiyüzlülük değil saygı görme isteğidir. içindeki derin korkuları, endişeleri, hayal krıklıklarını, sevgiyi vb dışarı vurursa saygı göremeyeceğini düşünür; çünkü her ne hissederse çok yoğun hisseder ve bu aşırı yoğun hislerin hoş karşılanmayacağını düşünür. ister aşık olsun, ister nefret etsin, ister kıskansın, ister özlesin yani ne hissederse hissetsin bunu korkunç derecede güçlü hisseder. dışa vuracağı duygularını ustalıkla kontrol edebildiği halde, iç dünyasını asla denetleyemez. ağzını açsa, anlatmaya başlasa öyle çok derdi olduğunu görürsünüz ki şaşırıp kalırsınız; ama anlat(a)maz. en sevdiği kişiye de anlatamaz, psikologa da anlatamaz hatta. her şeyi içine atar, ketumluk özelliği vardır.

her duygusu gibi öfkesi de akıl almaz derecede yoğundur. sinirlenince eğer karşısındaki kişiyi seviyorsa öncelikle sabretmeye çalışır; ama bunu pek başaramaz ve çok ağır konuşabilir. öfkelenince en sevdiği kişiyi bile kırmaktan çekinmez. normalde sessiz, sakin görünen oğlağın bu ağır sözleri, birdenbire parlayıp ağzına her geleni söyleyebilmesi insanları şaşırtır. ne var ki birden parlayıp ağzına geleni söyleyen oğlak, aslında oldukça merhametli biri olduğu için bir süre sonra kendi kendine kızar. "ona bu kadar sert davranmamalıydım" diye düşünür ve pişman olur. tabi bu pişmanlığı sadece sevdiklerine öfkelendikten sonra duyar, sevmediklerine pek acımaz.


kin tutar. öyle kin tutar ki on yıl önce ona yaptığınız bir kötülüğü bile unutmaz. insanları iyi yönlerinden ziyade kötü yönleriyle anımsar. örneğin, beş yıl önce kendisini incitmiş bir x kişisini yolda gördü diyelim, o x kişisi ne kadar iyi bir insan olursa olsun, x'i görür görmez aklına sadece x'in beş yıl önceki kırıcılığı gelir ve ona selam bile vermeden yanından geçip gidebilir. bunu yaptığı için de zerre kadar pişmanlık duymaz, x bu muameleyi hak etmiştir çünkü. tabi x beş yıl önceki olayı hatırlamadığı için oğlağın bu soğukluğuna anlam veremez. sonra oğlağın arkasından dedikodu yaparlar: "ıyyy soğuk nevale!" diye. oysa oğlak birine kötü davranıyorsa mutlaka vardır bir bildiği. 

mükemmelliyetçidir. çok az arkadaşı vadır. bilgili, kibar, zeki, saygılı, çalışkan, sadık ve dürüst insanları arkadaş veya sevgili olarak seçer. dünyada bu nitelikleri hakkıyla taşıyan insan pek olmadığı için, bu erdemleri taşımayan insanlarla vakit geçirmektense yalnızlığı tercih eder. hatta yalnızlığın insanlarla vakit geçirmekten çok daha faydalı ve huzurlu olduğunu düşünür. yalnızken mutludur. yalnızken kendini kitaplarla, müzikle vb oyalamak ona müthiş bir zevk verir. iş hayatı zaten onun olmazsa olmazıdır. kariyerinde emin adımlarla yol alır. çalışmayı ve üretmeyi çok sever. parayı da sever; ama paragöz değildir. onun amacı toplumda saygı görmek ve hayatını güvene alabileceği miktarda paraya sahip olmaktır. sadece para için çalışmaz, çalışmak fiilini çok sevdiği için de çalışır.

sessizlik özelliği nedeniyle çoğu zaman insanlar onu sıkıcı bulur, hep yalnızdır; ama bu yalnızlık onun tercihidir. hiç üzülmez, "ben neden yalnızım" diye. kırılgan kalbini diğerlerinden sakınmasının yolu yalnızlıktan geçmektedir. istese insanlara kendini kolayca sevdirebilme yeteneği vardır; çünkü tanıdıkça anlarsınız ki o, özünde hiçbir kötü niyet taşımayan biridir. karşısındaki kişiye güvenirse "sessiz oğlak"lığını bir kenara atıp onunla dost olup saatlerce konuşabilir, onu öz kardeşiymişçesine sevip bağrına basabilir yeter ki ona güvensin. yine de dostluklarında ilk adımı atmayı pek beceremez, hem çekingendir hem mesafelidir.


oğlak, çok ciddi ve takıntılıdır. güven her şeydir onun için. eğer dost kazığı yerse veya sevgilisi tarafından aldatılırsa belli etmese de kahrından ölecek hale gelebilir, dünyası başına yıkılabilir. son derece hassas biridir. ne yazık ki hayata küsmesi çok kolaydır. alıngandır, onu kırmamalısınız. başkalarının kaldırabildiği şakaları o kaldıramaz. saygı görememek onu mahveder. canı o kadar acır ki çocuk gibi saatlerce ağlayabilir (tabi kimselere göstermeden) herkesi incitmek kötüdür; ama özellikle aşırı kırılgan, takıntılı, içe dönük oğlağı incitmek çok yazıktır, günahtır. başkaları umursamaz olabilir, başkaları "bana ne" diyerek yoluna devam edebilir; ama saygısızlık karşısında oğlak (belli etmese de) çok ağır yaralanır, psikolojisi bozulabilir.

aşk hayatında sadakat her şeyin anahtarıdır. kendisi çok sadık olduğundan karşısındakinden de bunu bekler ve sadakatsiz olduğunu fark ettiği kişiyle bir saniyesini bile birlikte geçirmez, anında kaçar gider. bir gün onunla, bir gün bununla takılanlardansanız oğlak'tan uzak durun. oğlak, ömrünü paylaşacağı, sonsuz bir sadakatle bağlanacağı ve karşısındakinden de aynı sadık bağlılığı görebileceği gerçek aşkı arar. böyle düzgün bir aşkı bulamazsa yine sorun etmez, kendisine uymayan partnerlerle sığ ilişkiler yaşamaktansa yalnız kalıp kafasını dinlemeyi tercih eder. bir ilişki ya mükemmel olmalıdır ya da hiç olmamalıdır!
sert görünse de iyi insandır oğlak burcu insanı. siz onu acıtmazsanız o da sizi acıtmaz, acıtmamaya çalışır. özünde çok masum biridir, onu kırmadıkça masumiyetini korur; ama canını yakandan intikam almaktan hiç çekinmez.

sevmeyi ve sevilmeyi çok sever; ama incinme korkusuyla içindeki yoğun sevgiyi gösteremez. ömrü duygularını saklamakla geçer.

dürüstlüğüyle meşhurdur, bu özelliğinden asla taviz vermez ve dürüst olmayanları da zerre kadar sevmez.

asla boş, sığ, havai bir insan değildir. böyleleriyle de hayatta geçinemez. oğlağın, herkesin anlayamayacağı gizemli bir derinliği vardır. çok derin düşünür. bazen kendi düşüncelerinin içinde kaybolacak gibi olur.


bilgiye çok önem verir, öğrenmeye açtır ve bu yanı her yaşında fark edilir. bilgisini, kültürünü geliştirmek onu çok mutlu eder. etrafındakilerin de bilgili, kültürlü olmasını ister.
haddinden fazla inatçı olduğunu herkes bilir. onunla inatlaşmak pek hayır getirmez. iş inada bindi mi karşısındakine kök söktürür, hele sinirliyken "yap" dediğiniz şeyi inadına yapmaz, "yapma" dediğiniz şeyi de inadına yapar ne yazık ki. zaten ona yap / yapma gibi buyurgan tavırlarla konuşursanız çileden çıkar, emir almayı hiç sevmez.

onunla geçinebilmek istiyorsanız inatlaşmayın; çünkü inatlaştıkça iyice huysuzlaşır bir oğlak ve işte o zaman o masum oğlak, çekilmez birine dönüşür maalesef.

kendisi son derece güvenilir biri olduğu halde o, kimseye güvenemez.
anlaşılmaz bir insandır, aslında ne kadar sevecen olduğunu onu iyice tanımadan anlayamazsınız.

fazla üstüne gidilmemesi gereken bir insandır. "neden şöylesin?" diye eleştirirseniz çok incinir, eleştirilmeyi pek sevmez. 

sözleri, hareketleri fazla sorgulanmamalı, oğlak tamamen kendi haline bırakılmalıdır. o, özgürlüğüne düşkündür ve kendi bildiği gibi, kendi doğrularına göre yaşamak ister. kendini toplumdan soyutlayabilir.

erdemlidir; ama başına buyruktur.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir