Özgür İradesine Güvenen İnsanları Fazlasıyla Zorlayacak Bir İrade Tanımı

Özgür irade ve determinizm arasındaki paradoksa giriş mahiyetinde, düşündürücü bir irade tanımı.
Özgür İradesine Güvenen İnsanları Fazlasıyla Zorlayacak Bir İrade Tanımı

bir turing makinesi düşünelim. ne olduğunu çok iyi bilmeyenler için bir turing makinesi basitçe algoritmik soruları çözebilen teorik bir makinedir, bizler ona yapmasını istediğimiz işlemlerle ilgili kuralları yükler sonra da çözmesini istediğimiz problemi veririz, makine de bize cevabı verir. misal bir turing makinesi verilen bir sayıyı 10 ile çarpacak şekilde programlanmışsa 4 girişi ile çalıştırıldığında 40 sonucunu vermelidir. basit işlemler yapan turing makineleri tasarlamak kolaydır; onluk sistemde onla çarpmak demek sayının sağına bir sıfır eklemek demek olduğundan böyle bir turing makinesinin içsel durumları şöyle olmalıdır:

1. bant boyunca sıfırdan büyük bir rakam görene dek ilerle, sıfırdan büyük bir rakam gördüğünde içsel durumunu 2 yap.

2. okuduğun rakam 9 değilse bu rakamı çıkış bandına yaz ve bir sonraki rakamı oku; 9 ise içsel durumunu 3 yap.

3. çıkış bandına sıfır yaz ve dur.

[burada kolaylık için 9 rakamını sayının sonunu göstermek için kullandık]

gördüğünüz gibi turing makinelerinin özgürlükleri ya da iradeleri yoktur. onlar sadece dışarıdan veri okur, okudukları veriye göre içsel durumlarını değiştirir ve içsel durumları ne yapmalarını söylüyorsa onu yaparlar. bizim çarpma makinesi 158 gördüğünde çıkışını 1580 yapmaya mecburdur; "dur 666 yazayım komiklik olsun" ya da "canım çarpmak istemiyor ona böleyim iyisi mi ben" diyemez çünkü ne yapacağı kurallarla bağlanmıştır.

özgür iradeyi kabul etmeyen kimilerine göre insan da temel olarak böyledir. genlerimiz donanımımızın (beynimiz) özelliklerini belirler, işletim sistemimizi inşa eder, hayatımız boyunca yaşadıklarımız ise bizleri programlar, ne ile karşılaştığımızda ne yapmamız gerektiği söyler. davranışlarımız donanımımıza, programımıza ve o an dışarıdan okumakta oldugumuz veriye göre belirlenir. siyah bir köpek tarafından ısırılmış bir çocuğun beynine "siyah köpek görürsen kaç" yönergesi yazılır, çocuğun gözleri siyah bir köpek gördüğünde beyninin otomatikman "korku hormonu" salgılaması beklenir, oysa insan çok daha karmaşıktır; nasıl ki bizim çarpma makinesi bandından geçen her şeyi on ile çarpmıyor, içsel durumu 3 oldugunda duruyorsa çocuk da her köpekten korkmayabilir, misal sevgilisinden yeni ayrılmışsa beyninin içerisinde bir modül bir kesme isteği yaratarak korkuyu bastırabilir.

özgür irade, her birimizde farklı etkiler bırakan geçmiş etkileşimlerin bir sonucu olan içsel durumumuzu kavramaktan aciz oldugumuz için bir sonraki adımdaki davranışlarımızın nedenlerini anlayamamış olmamızın yarattığı bir hissiyattır.

eğer özgür irade yoktur diyorsak şunlara inanmalıyız

1. beynimiz içerisindeki her şey, dışındaki her şey gibi maddenin tabi olduğu kurallara göre işlemektedir.

2. özgür irade algısı bir sonraki davranışımızı belirleyen ve bir önceki tecrübelerimiz sonucu oluşmuş içsel durumumuzu kavrayamamaktan kaynaklanmaktadır.

Düşündükçe Kafaları Allak Bullak Eden Mevzu: Determinizm ve Özgür İrade Paradoksu