Tek Başına Havuz Yapan Hollandalı Kadının Saygı Duyulası Azmi

Hollanda'nın Amsterdam şehrinde yaşayan Nicole Michael adlı bir kadın, evinin arka bahçesine kendi imkanlarıyla bir havuz inşa etmiş ve bunu YouTube kanalı üzerinden paylaşmış. İşte izlerken büyük saygı duyacağınız o video.

Hollanda'da yaşayan iki Ekşi Sözlük yazarı videoyu yorumlamış

nicole michael mühendis değil, sosyal bilimciymiş. bir üniversitenin uluslararası ilişkiler ofisinde çalışmakta. muhtemelen haftada 3 ya da 4 gün çalışıyordur hollandalı kadınların yüzde doksanı gibi. youtube sayfasını kocası hazırlamış, karısının inşaat videolarına karşılık kendisi de yemek videoları yapıyor.

hollanda'da kendi inşaat işini kendin yapabilmek neredeyse norm gibi bir şey. üstelik çok da zevk alarak, hobi gibi görerek yapıyorlar bunu ki en güzel tarafı bu bence. insanlar çok küçük yaşlardan buna maruz kaldıkları için bu tür projelere girmekten korkmuyorlar. bilmedikleri yerlerde anne, baba, arkadaş youtube'dan öğreniyorlar.

inşaatla bu derece ilgili bi hollandalı kadını ilk defa görüyorum ama. hollanda'daki kadın dergilerinde falan haberi yapılmış, demek ki hollandalı kadınlar için de istisna kendisi.

benim böyle bir projeye girişmesinden ziyade, o bahçeden o kadar kum çıkarken ve o inşaat muhtemelen haftalar sürerken 3 çocukla o toz toprak içinde yaşayabilmeyi becermiş olması, çocuklarını da işin içine katarak o kiralık kepçeyi vs. kullanmalarına izin vermesi hoşuma gitti.

öyle antin kuntin titizliklere sahipti ki annelerim teyzelerim, bütün büyüklerim öyle sonuç odaklıydı ki, süreçten zevk almayı öğrenemedik ben ve ailemdeki diğer çocuklar. sıfır tolerans, sert bir kontrolcülük ve dehşet bir obsesiflikle yaklaşılıyordu her şeye. bu çiftin çocuklarının, inşaat içinde mangal yakıp bira keyfi yapmaya da zaman ayırabilmeye tanık olmaları yetişkinlik hayatları için çok değerli öğretiler. belki de o yüzden tanıdığım tüm hollandalılar tanıdığım tüm türklerden daha az melankolik, daha az stresli, daha az kaygılı...

burada, hollanda'da işler böyle yürüyor arkadaşlar. çünkü insanlar enayi değil.

avrupa'da ustalık gerektiren işler için kol gibi faturalar ödeniyor. misal evim için parke sistre-cila işi vardı; bu iş için bir şirket çağırdım, yaklaşık 45 metrekarelik bir parke alanın sistrelenip cilalanması işi için 2450 euro teklif verdiler belli bir saat limiti koyup, süre olarak o saati aşarsa saat başına 65 euro fiyat çaktılar, dedim canım selametle... ekipman kiralayan şirketler var burada, ablanın videoda da bir sahnede görünüyor bahçe kapısından içeriyi çekerken bo-rent diye mesela bir tanesi. 2 günlüğüne sistre makinesi kiraladım oradan yaklaşık 110 euro verdim, cila vb. diğer ihtiyaçlar için de yaklaşık bir o kadar harcadım, 1 hafta sonumu da bu işe ayırdım ve tertemiz mis gibi parkelerim oldu. yaklaşık 2200 euro da para cebimde kaldı. 

yine bir arkadaşım ev aldığında evin içinde yapacağı kalorifer peteklerinin yenilenmesi, evin boyanması, parkelerin döşenmesi vb. işler için 12.000 euro civarında bir teklif aldı; eşiyle ve çocuklarıyla birlikte bütün işi kendileri yaklaşık 4000 euroya hallettiler. 

"8000 euro ama 8000 birim para canım" demeyin, o paraya senin türkiye'de yıllarca çalışıp didindiğin güzel 5-6 yaşında bir arabayı çok rahat alabiliyor ya da 5 yıldızlı otelde çoluk çocuğunla 3 ay filan tatil yapabiliyorsun.

şimdi bu yukarıda rakamlarıyla verdiğim örneği alın dilediğiniz basit ustalık gerektiren işlere uyarlayın. bir de üstüne ortalama gelirlere sahip insanların genelde bahçeli ve garajlı hatta bazen hobi odasına sahip makul fiyatlı evlerde yaşadığını, dolayısıyla bu tarz işleri yapabilecek alet edevata ve alana sahip olabildiğini, çalışma saatlerinin bu tarz hobilerle ilgilenebilmelerine olanak tanıdığını ve dolayısıyla da bu tarz yeteneklerini geliştirme şansını ekleyin, bir de üstüne hollanda'da kadın çalışma oranının yüzde 90'ın üzerinde olduğunu ve aklınıza gelen her türlü işte çalıştıklarını göz önüne alın: 

işte size tek başına havuz yapan kadın.

İzlerken Kendinizi Kaptıracağınız Alman Fayans Ustasının Müthiş İş Disiplini