Yılmaz Vural'ın Ekşi Sözlük Yazarlarına Verdiği Samimi Cevaplar

Teknik direktör Yılmaz Vural, dün akşam Ekşi Sözlük'e konuk oldu ve yazarların sorularını içtenlikle yanıtladı.

merhaba, ben teknik direktör yılmaz vural.

binlerce kişi ile fikir alışverişinde bulunabildiğimiz sosyal ağların geniş kitlelere ulaşma konusundaki başarısına inanıyorum. bu yüzden de bana sorusu, itirazı, sitemi olan ekşi sözlük yazarları ile bir araya gelmek konusunda oldukça heyecanlıyım.

bana yönelttiğiniz tüm soruları elimden geldiğince cevaplamaya çalışacağım; yalnız cevaplara darılmaca, gücenmece yok. :) yaptığımız bu etkinliğin sizlerle aramızdaki samimiyeti artıracağını ve hakkımda merak edilenleri cevaplayabilme şansı vereceğini düşünüyorum.


hocam hayatınızda döverken en çok zevk aldığınız futbolcu kimdi? (postmodernmathematician)

bi kere öyle dövme mövme olayı yok ya. teşebbüs var.

yılmaz hocam gel be fenere? (doktor huuhuuuu)

elinde bir imkan varsa hemen yarın gelirim.

hocam arçil ve şota'yı neden gönderdin? sene 1997. (achtundsiebzug)

şota'nın sözleşmesinde 750 bin mark'a serbest kalır maddesi vardı. dolayısıyla ajax'tan bir teklif vardı fakat tabii trabzon'la da konuşma halindeydi. ben de o dönem şota'yı çektim konuştum, gitmek istiyor musun dedim. hayır hocam önüme altın koysalar gitmem dedi. fakat sonra bir şekilde ajax'a gitti ancak ihale bana kaldı.

halbuki şota gibi bir oyuncunun serbest kalma maddesini o kadar düşük bir rakam belirleyen yöneticilerin suçuydu.


abi effa'yı neden dövmüştün aydınlatır mısın bizi? (dear brother)

yaramazlık yaptı. sarı kart görme dedim gördü. kırmızı kart görme dedim gördü.

hocam niye kaleciye dönüyorlar? (nextsigor)

öne doğru oynayamadıklarından.

selam hocam hoşgeldiniz. türk futbolundaki en büyük eksiklikler sizce nelerdir? (honda)

sportif anlamda düşünen yöneticiye ben bugüne kadar denk gelmedim. yönetmekle ilgili bir sorunu var ülkenin.

futboldan da hiç anlamam. hoşgeldiniz. (grushenka)

tebrik ederim, türkiye'de teksin. geri kalan herkes çok iyi anlıyor çünkü.

futbolda mafya var mı? (adana kebapspor)

mafya nerde yok ki?

hocam başarılı olsanız da olmasanız da takımdan ya ayrılıyorsunuz ya da gönderiyorlar. bilmiyorum tabi iç yüzünü. mesela göztepe’yi süper lige çıkardınız.. ‘devam etseydim daha güzel işler çıkartırdım’ dediğiniz bir takım oldu mu şimdiye kadar? (kardesim kesin goruselim)

hepsinde devam etmek istedim. ama onlar devam etmedi.

hocam merhabalar. neden büyük takım çalıştırmadığınızla ilgili bir öz eleştiriniz var mı yoksa bu sadece büyük kulüplerin görmezden gelmesi mi? (solcanfanzien)

seçen ben olmadığıma göre onlara sormak lazım. ben istiyorum.

aziz yıldırım’ı teknik direktör pozisyonu boşken kaç kez arıyorsunuz? (departure)

telefonunu açmıyor.

abi neden duygularını gösterme konusunda bu kadar samimisin? (the seven deadly sins)

ben kendimi saklama konusunda çok başarılı değilim.

böyle olmak da bana bir şey kaybettirmedi. tavsiye ederim.

hocam milli takım için davet bekliyor musunuz? (financier)

hem de yıldızlı.

hocam aykut kocaman’ın yerine fener’ın başına geçebilir misiniz? bıktık korkak futbol izlemekten. sal tüm oyuncuları hücuma. (lonelinessforget)

benim taktiğim yallah tazyik.

göztepe'den çok para istediğiniz doğru mu? (redblood)

benimle anlaşmak istemediler. parayla bir ilgisi yok. isteyene arkamızı sıvazlatarak bedava gidiyoruz.

hocam merhabalar. kariyeriniz zaman zaman mizah malzemesi olsa da saygı duyulacak bir geçmişiniz olduğunu düşünüyorum. bildiğim kadarı ile almanya'da çok iyi seviyelerde antrenörlük eğitiminiz var, üst seviye eğitimler görmüşsünüz. birçok teknik direktörde olmayan sertifikalarınız mevcut. peki neden hiç yurt dışında takım çalıştırmadınız? ya da teklif aldınız mı, aldıysanız hangi takımlardı? (tierra santa)

çok teklif aldım. hollanda, bulgaristan, polonya, azerbaycan, iran...

fakat ben ısrarla türkiye'de futbolun değişimi üzerine bir şeyler yapabilir miyim uğruna burayı terk etmedim.

hocam hangi takımlısınız? (demistir)

33 takımda çalıştım. hangi birini tutayım?

hocam selam. saçlar epey beyazlamış. futboldan hiç sıkıldığınız oldu mu? tek maça dahi bakmadan geçirdiğiniz bir haftasonu oldu mu? soran oldu mu da sikmişim futbolunu ya yatıcam ben bugün falan dediniz mi? (taytsiz kral)

demez olur muyum. düşündüklerin olmayınca kafan bozuluyor tabii.

mesela bir gün teke tek vardı trt'de. programda ben yine açık sözlülükle siyasetçileri falan kritik ettim. başıma gelenleri anlattım.

herkesi zor durumda bıraktım. oğuz teşekkür etti bana, yayın hayatımı bitirdin dedi.

sonra o siyasetçilerden biriyle karşılaştım. bana sallamışsın trt'de dedi. ben de niye sallamayayım beni bi yerlere getirmedin benim de kafam atıyor dedim.

sana serbest dedi sonra.

merhaba hocam! gurbetçi şaban filminde ufak bir rolünüz var. bu rolü oynamayı kim teklif etti size? (il re e morto viva il re)

kemal sunal.

merhaba yılmaz hocam. kariyerinizde yaşadığınız en ilginç olay nedir? (kirik sandalye)

en yakın arkadaşım erman toroğlu'nun beni 3 kez tribüne yollaması.

iyi arkadaştık, bana nazı geçiyordu galiba.

ben futboldan falan anlamam hocam hatta kim olduğunuzu bile bilmiyorum ama babamın sorusunu yöneltiyorum. bu kadar kaliteli bir teknik direktörken neden mizahi yönünüzle çok fazla ön plana çıkmanıza müsade ediyorsunuz? kalitenizi neden istikrara dönüştürmüyorsunuz? (gozuyle gulmekte butun elalem)

teknik direktörler mizah yapamaz mı? çok ciddi bir iş yapmıyoruz ki. eğlence bu.

insanlar pazar günü gelsin 2 saat bi yerlerde eğlensinler diye varız biz.

hocam, getirileceği gündemde olan yabancı sınırlaması için ne düşünüyorsunuz? (the white turk)

yabancı sınırlaması kalksın. tartışmak zorunda olduğumuz şey türk oyuncu, türk antrenör niye yetişmiyor olmalı.

küçük bir örnek. cenk tosun. arkasında negredo gibi bir oyuncu varken oynuyor.

bizim bütün derdimiz şu. biz, ülkede uzun vadeli projelere hiç yanaşmıyoruz. isteniyor ki her şey hemen olsun bitsin. altyapı çocuk oyuncağı değil.

yılmaz hocam merhaba, elinize bir sihirli değnek verseler hangi takıma teknik direktör olmak isterdin? türkiye'den ve dünyadan bir takımı sebepleriyle söylersen sevinirim. (bunebune)

çocukluğumdan beri cuma'ya gider, allahım bana üç büyükler ya da milli takımı nasip et diye dua ederim. bugüne kadar olmadı ama kısmet.

gençlerbirliği kulübünden ne kadar tazminat aldınız? (iwasbornonamountainside)

cavcav öldü benden sonra kahrından. öyle bir miktar.

saha kenarında geçmişte yaptığınıza pişman olduğunuz bir davranış oldu mu? (guldurmeyen adam)

antepteyim. 1994 senesi. beşiktaşı yenmezsek küme düşeceğiz. 2-1 öndeyiz, maç bitmek üzere, kubilay karşı karşıya, boş kaleye kaçırdı ben takla attm yerlerde. çimleri söktüm kubilay'ın üstüne attım.

ertesi gün sokaktayım yürüyorum. yaşlı bir kadın gördü beni dedi ki:

"aa kızım akşam namaz kılan adam bu değil miydi?"

o an pişman oldum o hareketten.

kitap yazmayı düşündünüz mü? (ustune zimmet)

tabii ki. sevgili sunay akın'ın beni teşvikiyle, orhan bahtiyar'ın desteğiyle.

inkılap yayınevi'nden aren bey'in destekleriyle 2017 nisan'da çıkan kitabım "yılmaz vural inadım inat"

5 kasım pazar saat 1'de tüyap'ta 3 numaralı salonda inkılap yayınevi standında imza günüm var. hepinizi beklerim.

sevgili arkadaşlarım,

kendimi anlatmanın ekşi sözlük vasıtasıyla olacağını düşündüm. çünkü türkiye'nin en önemli sosyal medya platformu burası. 

umarım bu amacımı gerçekleştirebilmişimdir. belki hepinize cevap veremedim ama sorular hemen hemen aynı tarzdaydı. hepinize çok teşekkür ederim.

beni sosyal medya hesaplarımdan da takip edebilirsiniz:

twitter
instagram
facebook

Yılmaz Vural'ın cevaplarının tamamına buradan ulaşabilirsiniz