20 Bin Binanın Kül Olduğu Felaket: 1633 Büyük İstanbul Yangını

2 Eylül 1633 günü İstanbul, tarihinin gördüğü en büyük yangınlardan biriyle boğuştu.
20 Bin Binanın Kül Olduğu Felaket: 1633 Büyük İstanbul Yangını

eski istanbul, on yedinci, on sekizinci asır istanbul'u; zarif konaklar, köşkler, saraylar şehri idi. her köşesinde, her biri birer sanat eseri olan zarif ve muhteşem binalar yükselirdi fakat bütün bu konaklar, köşkler, saraylar ahşaptı. o devirde, bugünkü gibi yangın söndürme araçları da yoktu. sadece her mahallede tulumbacılar teşkilatı vardı lakin bir kere ateş ahşap evleri kavurmaya, kollara ayrılmaya başladıktan sonra bu ilkel araçlarla bu afetin önüne geçmeye imkan olmazdı.

alevler yakabildiği kadar yakar, dilediği yerde dururdu. bazen koca şehrin büyük bir kısmını yok ederdi.

dördüncü murat zamanındaki yangın da bunların en fenası idi. katip çelebi, bu yangın için istanbul'un beşte birinin kül olduğunu söylemiştir.

ilk ateş cibali kapısı dışındaki bir gemi kalafatçısının dikkatsizliğinden çıkmıştı. cuma sabahı idi. yangın o gün, o gece tam 24 saat sürdü ancak pazar sabahı söndü. yangının devamı süresince padişah, sadrazam, vezirler, bostancılar durmadan çalışmışlardır.

yangın çıktıktan biraz sonra sahildeki gemilere sirayet etti. ayakapı semtine kadar sahili mahvetti. mustafa paşa çarşısına kadar geldi. oradan kara musa paşa'nın oturduğu zarif hamza paşa sarayı'nı, onun yanındaki yahya paşa sarayı'nı, aşık paşa'da çeşmi efendinin muhteşem sarayını kül etti. naima'nın rivayetine göre bu saraylar, her biri dört beş kat muhteşem sanat abideleri idi. bilhassa, çeşmi efendi sarayı'nın zer-i lacivert ile boyanmış tavanları bir harika idi.

çeşmi efendi sarayı'ndan sonra yangın üç kola ayrıldı. bir kol, sultan selim camii'ne, ikinci kol sahil boyunca uzanarak fatih civarında haydarpaşa'ya üsküplü camii'ne unkapanına, zeyrek camii'ne doğru giderek, yolu üzerindeki kurşuncu başı-zade mustafa paşa'nın, tarifi imkansız bir sanat eseri olan konağını, birkaç dakika içinde silip süpürdü. üçüncü kol, aşık paşadan sultan mehmet yolunu tuttu, camiinin sağ ve solundaki iki cadde boyunca uzanan sarayları, küçük ve büyük karaman'ı, saraçhane'yi yaktı, sarıgüzel'e ilerledi.

bu müthiş yangın, yeniçerilerin yeni ve eski kışlalarını, birçok askeri ihtilallerin, fesat ve entrikaların merkezi olan orta camii havalisini mahvetti. oradan molla gürani'ye ve fener kapısından bilal paşa ve lütfi paşa camiilerine, şah-ı hüban sarayı'na, unkapanı yakınındaki at pazarına kadar uzandı.

rivayete göre, bu büyük afette 20 bin ev, birçok dükkan, konak ve saray yanıp kül olmuştur.