60 Bin Kişinin Ölümünden Sorumlu Zalim Osmanlı Sadrazamı: Kuyucu Murat Paşa

Osmanlı tarihinin en kötü, en zalim isimlerinden biri olarak anılan Kuyucu Murat Paşa'nın yaklaşık 60 bin kişinin ölümünden sorumlu olduğu düşünülüyor.
60 Bin Kişinin Ölümünden Sorumlu Zalim Osmanlı Sadrazamı: Kuyucu Murat Paşa


Öncelikle, -kısaca- Kuyucu Murat Paşa kimdir?

kuyucu murat paşa 1535(?) yılında doğmuştur. saray'da yetişmiştir. 1557'de mısır valisi mahmud paşa'nın kethüdası olmuştur. yemen savaşı'ndaki büyük yararlıklarından ötürü, 1571'de yemen'e beylerbeyi olarak atanmıştır. daha sonraki yıllarda, çeşitli sancaklarda beylik görevi üstlenmiştir. üç kez diyarbakır valiliğine getirilmiştir. iran seferinde esir düştükten sonra kaçıp istanbul'a gelmeyi başarmıştır. bundan sonra kıbrıs, diyarbakır ve halep valiliklerinde bulunmuştur.

macaristan seferinden sonra da sadrazamlık görevine atanmıştır. iran'a karşı başarı kazanmış ve anadolu'daki iç isyanları bastırmıştır. 1611'de iran ile barış görüşmelerinin devam ettiği bir sırada diyarbakır'da vefat etmiştir. bir söylentiye göre düşmanları tarafından zehirlenmiştir. aynı zamanda koyu bir dindar olup, nakşibendi tarikatına bağlılığı ileri sürülür. istanbul'da veznecilerdeki türbesinde gömülüdür.

Kuyucu Murat Paşa neden zalim biri olarak anılıyor?

celalı isyanları'nı bastırması için görevlendirilen dönem paşasıdır kuyucu murat paşa. dönemin birçok devlet adamı gibi, o da devşirmedir. osmanlı tarihindeki en büyük icraatı isyanları bastırmak için uyguladığı yöntemlerdir. devrin en büyük kroniklerinden birinin sahibi kemahlı grigor, otuz bin kelleden oluşan yığınları övgüyle anlatır. keza naima da tarihinde tek suçu celalilerle birlikte karın tokluğuna sestar çalan bir garibin on yaşında olmayan oğlunu, murad paşa'nın ,kimse gönüllü olmayınca bizzat gırtlaklayarak öldürdüğünü anlatır. dizdiği kellelerini dönemin padişahı 1.ahmed'e tuzlayarak armağan ettiği bilinmektedir.

yine devrin çok sevilen beylerinden saraczade ahmed bey'i ardından otuz bin adam toplama ihtimali vardı diye kuyuya attırması da, hakkındaki daha o dönemde başlayan olumsuz imajın bir sebebidir. kendisi ahmed'in otorite zaafiyetini iyi kullanmış, isyanları bastırırken devletin tüm hakkaniyetini hiçe sayarak isyancı başlarını yok etmiştir. dönemin isyana katılan neredeyse tüm liderlerini üsküdar'da yemeğe davet edip ortadan kaldırması kendisi hakkında başka bir fikir verebilir.

Kuyucu Murat Paşa'nın zalimliklerine başka örnekler

konya'da daha öncelerde celalilere katılmış fakat sonrasında onlardan ayrılıp, kendi yolunu çizen robin hood misali zenginden haracı alıp, fakirlere dağıtan, eşkiyaya karşı amansız bir mücadeleye girişen saraçzade ahmed bey isminde bir zat varmış.

o sıralarda canbulatoğlu'nun üzerine yürüyen kuyucu murat paşa ise konya'da mola vermiş, methini işittiği ahmed beyi de görmek istemiştir. adamı huzuruna getirtmek için halka öldürtmeyeceğine dair söz vermiş, kuyucu murat paşa'nın sözüne sadık biri olduğunu bilen halk ise ahmed beyi bulup murat paşa'yla buluşturmuştur.

baştan muhabbet tatlı başlamış, iltifatlarla devam ederken, murat paşa birden "senin gibi bir cengavere, isyancı üzerine yürürken, konya'yı emanet etmek isteriz. ihtiyaç halinde ne kadar asker bulabilirsin" diye sormuş. ahmed bey ise samimiyetle 30 bin asker bulabilirim devletlüm diye cevap verince işte orada ok yaydan çıkmış. ahmed bey sevinçli bir şekilde çadırdan çıkarken, murat paşa askerlerine "tez tedariğini görün" der ve onu oracıkta öldürtür. halka karşı sözünü tutmayan murat paşa neden böyle yaptığı sorulduğunda ise " bir hamlede 30 bin askeri toplayabilen adam hiç sefere giderken arkada bırakılır mı?" diye cevap verir.

bundan sonra canbulatoğulları'yla karşılaşan murat paşa oruç ovası mevkiinde isyancıları bozguna uğratır, rivayet odur ki her yakalanan asker oracıkta bekleyen 20 cellatın gazabına uğrar. cellatlar yorulunca yerlerine başka cellatlar geçer ve paşa, tamı tamına 20 bin isyancının kafasıyla oluşan kuleyi zevkle seyretmektedir. bazen de yakalananlar, ölü veya diri kuyulara atılır bu şekilde üzerleri kapatılırdı zaten murat paşa'nın namı da buradan gelmektedir. bu kadar insan öldürülmesine rağmen her seferinde "bu kafi değil. memlekete huzur gelmesi için en az 100 bin isyancı öldürmek icap eder" diye söylenirdi.

bir gün isyancıların icabına bakılırken bu isyancıların arasında 8 yaşında bir çocuk da yakalanmıştı. murat paşa, çocuğa "senin bu isyancıların arasında ne işin var?" diye sordu. çocuk da safiyane "kıtlık olmuştu, aç kalmıştık babam da bu yüzden eşkiyaya katıldı" diye cevap verir. bu cevaba hiddetlenen murat paşa "tez vurun şu çocuğun kellesini" diye emir verir. çocuk ağlamaya başlar, cellatlar dahi bu durumdan etkilenir, çocuğu öldürmek istemezler, "paşam gerekirse bizi öldür fakat biz bu masuma dokunamayız" derler. yeniçeriler, diğer askerler hepsi aynı cevabı verir. bu duruma hiddetlenen 90 yaşındaki zalim paşa kendi elleriyle oracıkta masumu katleder. ardından herkesin derin bir teessür içinde olduğunu görünce de:

"hepiniz bu çocuğa acıdınız, masumdur dediniz. ben de bilirim ki masumdur, kabahatsizdir. fakat kalenderoğlu da, kara said de, analarının karnından at ile mızrak ile çıkmadılar. onlar da bunun gibi çocuk idiler. onlar eşkiya arasında büyüdükleri için eşkiyanın tabiatını alıp, devlete asi oldular. bu nevi çocukların terbiyesine ne kadar çalışılsa, tabiatındaki fesatı tamir etmek mümkün değildir."

işte böylesine gaddar, hilebaz fakat son derece akıllı bir adamdır kuyucu murat paşa. duygulara zerre ehemmiyet vermeyen bir aklın ne derece büyük bir tehlike olduğunun da tezahürüdür. fakat 100 yıllık celali isyanları da ne yazık ki bu feci yöntemlerle bastırılmıştır.

En nihayetinde, Murat Paşa başarılı oldu mu? İsyanlar bitti mi?

bütün bu katliama, kaynaklara göre 30.000 ila 160.000 arası insanın ölümüne rağmen celali isyanları bitmiş midir veya çıktığı dönemde tüm bu isyanlar haksız birer ihanetten mi ibarettir?

celalı isyanları incelenirse çok tanıdık bir tablo görülür. isyanların bir kısmı askeri sebeplerle olsa da önemli bir kısmı bölgede artan nüfus, züyuf akçe denilen düşük ayarlı para yüzünden enflasyonun artması, buna bağlı olarak vergilerin artması, halkın bunları ödememek için şehre göçmesi, tarım olmaması yüzünden kıtlığın baş göstermesi, yasa dışı bir şekilde avrupa'dan hububat alınmak zorunda kalınması, böylece osmanlıda ekonomik dengenin tamamen bozulmasıdır. bu da yetmez gibi, taşra siyaseti , tam biz zulüm örneği göstererek azalan para değerini durmadan "salgın" vergileriyle düzeltmek istediler. zira kendileri makamlarını parayla almışlardır veya akçe teminatları vardır. sonunda sıradan insanın önünde iki seçenek kalmıştı ya osmanlı ya celaliler veya suhte hareketi....

burada ekleme yapmak lazım. celalı isyanları'nı başlatan reislerin çoğu zamanında devlet hizmetinde bulunmuş, nüfuzlu kişilerdir. bölgelerindeki otoritelerini güçlendirmek veya daha fazla pay almak, daha az vergi ödemek, kendilerine vaadedilen sözlerin yerine gelmesi gibi amaçları vardır. zaten daha sonra birçoğunu üsküdar'a çeken şey budur.

peki murad paşa başarılı oldu mu? kısa vadede yok ettiği insan sayısı itibarıyla evet, başarılı olmuştur. bir süre celali veya suhte hareketleri görülmedi. ama ne pahasına? bunu da düşünmek lazım. döneminde anadolu'nun kültürel olarak da bir yok oluşu oldu. haklı, haksız adeta nüfus azaltma amacıyla yapılmış eylemlerle dolu bir sefer murad paşa seferi.

beni en çok şaşırtan şey ise tarihi bile bile murad paşayı bugün yücelten kimselerdir. herkesi tarihinde değerlemek lazım ama bence kendisi devlet erkinin en kötü yüzüdür. bu tür bir yüzü böyle hevesle hatırlamak neden? tarihi bile bile yapılanları ağzının suyu akarak neşeyle anlatmak neden? en azından kötü işler yapmış biri olduğunu kabul edelim .

bence sonuç, sebebi yok edilmeyen her olay gibi bu isyanlar da isim değişerek devam etmişler ancak hiçbir zaman bir halk hareketi olmadıkları için, bir devrime sebebiyet de vermemişler. bunun sebebi ise kuyucu murad paşa değil, içine doğulan kültür olsa gerek.