Aşk-ı Memnu'nun Kitabı ile Dizisi Arasındaki Temel Farklar

Tekrarları bile reyting rekorları kıran dizinin, uyarlandığı Halit Ziya Uşaklıgil eseri ile arasındaki farkları karakterler üzerinden bir inceleyelim.
Aşk-ı Memnu'nun Kitabı ile Dizisi Arasındaki Temel Farklar

aşk-ı memnu'nun dizisi ve kitabı arasında büyük farklılıklar vardır. genel çerçeve aynı, fakat kitapta karakterler çok daha yalın bir şekilde işlenmiş.

Uyarı: Kitap ve diziye dair spoiler içerir.

romanın ilk başlarında olaylardan çok karakter analizine odaklanılmış

mesela firdevs hanım, dizide olduğu gibi yaşlandığını kabullenemeyen bir kadın. adnan'ın yalısına geldiğinde tekerlekli sandalyededir çünkü dizlerinde hiç dinmeyen ağrıları vardır. adnan'ın yalısına gelmeden öncede kendi yalısında peyker ve nihat ile yaşar. romanda sarışın bir kadın olarak tasvir edilir.


bihter ile behlül "aşk"ının dizide yansıtılanla bana kalırsa uzaktan yakından alakası yoktur

bihter behlül'e kapılmıştır evet fakat behlül için aynı durum söz konusu değildir. behlül ile bihter birlikte olmaya başladıktan çok çok kısa bir süre sonra behlül bihter'i çok aciz, her arzusuna itaat eden ve tabiri caizse basit bir kadın olarak görmektedir. bihter'i defalarca aldatmıştır fakat bihter yine her seferinde hiçbir şey olmamış gibi aklını ve kendini hep behlül'ün yanında bulur. ilk başlarda bir heyecan gözüyle bakılan bu ilişki behlül'ün anlamlandıramadığı şekilde bihter için büyük bir hırs ve aşka dönüşmüştür. yani kısacası behlül'ün bu ilişkiye olan bakış açısı diğer kadınlarla yaşadığından farksız bir gönül eğlendirme girişimidir. ilk başlarda ona aşık olduğunu söylese de bu, aslında dizidekinin aksine çok çok kısa sürmüştür.


bihter'in adnan'ı sevmediğini fark etmesi dizide olduğu gibi behlül'e aklının kaymasından ötürü değil, bir gece aslında ne kadar genç, taze ve güzel bir kadın olduğunun bilincine varıp ilişkisini, hayatını sorgulamasından meydana çıkar. bu sebeptende evdeki tek genç erkek olan behlül'e aklı kayar.

dizide olduğu gibi nihal ile behlül'ün evlilik işini yine firdevs hanım ortaya atar. fakat dizidekinin aksine behlül bu fikre kendini çok kaptırır ve çok heveslenir. aslında bu evlilik işine sıcak bakmayan kişi nihaldir, nihal dışında adnan bile bu evliliğe destekler. bu fikre sıcak bakmayan kişiler matmazel ve tabii ki bihterdir. kitaptada matmazel olanı biteni bilir fakat beşir dolayısıyla değil kendi gözleriyle görür.


dizi finalinde olduğu gibi ortada bir düğün falan yoktur

behlül ile nihal adadayken (dizideki şekliyle, halalarının çiftliğindeyken) behlül cüzdanından bir kağıt düşürür fakat farketmez. bu kağıt parçası firdevs hanımdan gelmiştir. dizide olduğu gibi "bihter her şeyi itiraf edecek çabuk buraya gel" minvalinde bir şey yazar. behlül istanbul'a döner, nihal'de şüphelenip behlül'den sonra yalıya gider. olaylar o zaman meydana çıkar. behlül bihter'e itiraf etmemesi için yalvarırken nihal konuşulanları duyar ve bayılır, ipler aslında burada kopar.

bihter kendini bir silahla vurur fakat dizide işlendiği gibi odada behlül yapma diye yalvarmıyordur, behlül çoktan evden çıkıp gitmiştir.


kısacası behlül her iki tarafta da, şerefsizin ve abazanın önde gidenidir.

nihal dizide yansıtıldığı gibi gıcık bir karakter asla değildir bana kalırsa. annesini kaybetmenin travması ve babasının bu kadar genç bir kadınla evlenip kendini göz göre göre bu kadar kaptırmasıdır onu asıl yaralayan şey.

adnan, bilemiyorum altan, bu hikayede ne kadar suçlu açıkçası pek emin değilim.

bihter... seni hiçbir zaman sevemedim.