Avrupa'nın Neredeyse Yarısına Miras Yoluyla Konan Şanslı İmparator: Charles Quint

Şarlken kimdir? V. Karl ya da Şarlken, Kutsal Roma İmparatoru, İspanya Kralı, Habsburg Hollandası Lordu ve Burgonya Kontu... 'Avrupa'nın yarısı' ifadesi biraz mübalağa olsa da kendisinin, soy ağacı sayesinde önemli bir konuma geldiği bir gerçek. Sıfatlarından anlayabileceğiniz üzere önemli olan bu şahsiyeti bir tanıyalım.
Avrupa'nın Neredeyse Yarısına Miras Yoluyla Konan Şanslı İmparator: Charles Quint

kısaca bir tanıyalım

doğumu büyük ihtimal planlı şahıs. avusturyalı yakışıklı philip ve kastilyalı deli joanna'nın oğlu. resmen bir servetin üstüne konmuştur. habsburgların, valoislerin (burgonya hanedanı), transatamaraların (kastilya) ve arogorn hanedanın varisidir. 1515'de, 15 yaşında ispanya kralı, 30'unda dedesinin ölümü ile kutsal roma imparatoru da oldu. elinde 4 milyon km karelik bir devlet vardır (sömürgeler dahil). teyzesi de viii. henry'nin (ingiliz kralı) karısı. hani şu kurtulmak için uğruna yeni bir mezhep kurulan kadın. az biraz daha kassa tüm avrupa'yı miras yoluyla alırdı bu herif. charlemange'den sonra batı ve orta avrupa'yı kendi etrafında birleştirme hevesine düşmüştür. ama fransa, osmanlı ve son olarak martin luther herifin çanına ot tıkamıştır.

detaylandıralım

charles quint 24 şubat 1500 yılında, belçika’nın ghent şehrinde doğdu. veraset açısından tarihin görmüş olduğu en şanslı hükümdarlardan birisidir.

kendisine şarlken (charles-quint) denmesinin sebebi, kutsal roma imparatorları arasında kendisinden daha önce dört tane daha karl olmasıydı. farklı ülkelerde yaşamasına rağmen ispanya’da yetiştiği için ispanyolca konuşmuş, doğum adına da “carlos” denmiştir.

avrupa tarihinin görmüş olduğu en büyük şahsiyetlerdendir.

dedesi avusturya arşidükü maximillian’dan avusturya topraklarını, babası burgonya dükü “güzel philippe”ten hollanda-belçika ve france-comte bölgesini, annesi kastilya-aragon-sicilya-napoli kraliçesi joanna’dan bu krallıkları ve keşfedilen yeni ispanyol amerikası sömürgelerini devralarak, cengiz han’dan sonra, o zamana kadar tarihin görmüş olduğu en geniş toprakların hükümdarı olmuştur. (hükmettiği topraklar çağdaşı sultan süleyman’ın topraklarından daha fazladır.)


ispanya’da i.carlos adıyla kral olduktan sonra, kutsal roma imparatorluğu’nun elektörleri tarafından kutsal roma’nın imparatoru seçildi. (habsburg nüfuzu ve avusturya arşidükü olmasının faktörü büyüktür.)

koyu bir katolikti ve protestanlara karşı savaştı. ayrıca müslümanların ilerleyişini durdurmak adına en büyük güç kendisiydi. ama osmanlı padişahı sultan süleyman’a karşı savaşma cesareti gösteremedi. akdeniz’deki türk egemenliğini kabul etti.

avrupa’yı birleştirerek evrensel imparatorluğunu pekiştirmek istedi, ancak karşısına fransa ve onun müttefiki osmanlı dikildi; başarısız oldu. sonunda almanya mülklerindeki yerel prenslerle girdiği katolik-protestan mücadelesini de kaybedince (bkz: 1555 augsburg barışı) tahtından feragat etti. (1556)

ispanya ve hollanda-belçika topraklarını (ispanyol amerikası da dahil olmak üzere) oğlu ii.felipe’ye bıraktı.

avusturya’daki habsburg mülklerini ise daha önceleri kardeşi ferdinand’a vermişti. (meşhur arşidük ferdinand, şarlken’den sonraki kutsal roma imparatoru.)

21 eylül 1558’de bu önemli şahsiyet ispanya’da, yuste manastırında inzivadayken vefat etti. kendisi şahsi olarak en sevdiğim tarihi kişiliklerden biridir. mekanı cennet olsun.

toprakları şöyle bir şeydir

neden kanuni ile savaşmadı?

quint, kanuni ile meydan savaşına girmekten kaçınması nedeniyle aptal, korkak olarak adlandırılan bir kraldır.

şarlken, mohaç meydan savaşı dersine iyi çalışmış, bu nedenle osmanlı ordusu ile bir meydan savaşına girmemiştir. çünkü kazanma ihtimali yoktur ve sadece aptallar kazanamayacakları savaşlara girerler. mesela osmanlı tarihinde, kumandanlar geri çekilmeyi bilmediği için yahut geri çekilme emri kafanın kesilmesi demek olduğu için kaybedilen ordular ve savaşlar sayısızdır. gerektiğinde toprak bırakarak geri çekilme ve sonradan daha iyi saldırabilme mantığı gelişmemiştir osmanlı'da.


işte şarlken bu kayıptan kaçınmıştır. osmanlı ordusunun ateşli silah üstünlüğü ve rakipsiz topçu sayısı, aynı zamanda ordusunun kalabalıklığı meydan savaşlarında kendisini rakipsiz kılıyordu. üstelik şarlken'in bizim tımar yahut yeniçeri sistemi gibi oturmuş sistemleri de yoktu. sağdan soldan toplama veya paralı askerlerden oluşan bir ordusu vardı ki bunların maaşlarını ödeyebilmek için tefecilerle sürekli yüz göz olmak zorundaydı.

bu şartlar altında alman seferinde kanuninin karşısına çıkmaması korkaklık değil, zekiliktir. osmanlı ta almanya'ya 200 bin asker götürmüş, hiçbir şey elde edemeden geri dönmüş ve hazine, bu seferin maliyetini kolay kolay çıkaramamıştır. kanuni'nin şarlken'i aşağılayan mektubu var bir tane, onunla mutlu olmak için 200 bin adam oraya götürüldüyse lafım yok. ama alman seferinin uzun vadede kazananı şarlken'dir.

veda busesi

"tanrıyla konuşurken ispanyolca, kadınlarla konuşurken italyanca, erkeklerle konuşurken fransızca, atımla konuşurken ise almanca konuşurum." diyerek, almancaya ayar vermiş fransız kralıdır quint.