Bitti Sanılırken Bitlis'te Görülmesiyle Şoke Eden Kuduza Yakalanırsak Ne Olur?

Geçtiğimiz günlerde Bitlis'te sokak köpeklerinin ısırdığı iki çocuk, kuduz şüphesiyle Ankara'ya sevk edildi. Uzun zamandır görülmeyen, bitti sanılan kuduz hastalığı nedir, ne değildir, bulaşırsa ne olur? Kuduz hakkında çok detaylı bir yazı.
Bitti Sanılırken Bitlis'te Görülmesiyle Şoke Eden Kuduza Yakalanırsak Ne Olur?


kuduz çok eski bir hastalıktır

memeli hayvanlar grubunun, taşıyıcısı olduğu eski bir zoonotik (havvan kökenli) virüstür. memeli hayvanların bazıları tarihsel süreç boyunca, insan türünden daha eskiye dayanan genetik mirasa sahip olduğundan bağışıklık geliştirmiştir, ancak insanlar bu süreci beyin korteksinin kıvrım sayısını arttırmaya odaklandığından aşıyı icat edip en çılgın memeli olmuşuzdur. yani halen kuduz virüsüne bağışık değiliz. bu da hayvanları portör (taşıyıcı), insanları ise konak yapar.

kuduz virüsünün adı rabies lyssavirus'tur

rhabdovirüs ailesine ait bir rna virüsüdür. bulaş için enfeksiyon kaynağının doğal vücut bariyerlerini aşması gerekir. bu nedenle derinin kat edilmesi veya açık yaraya temas şarttır. rabies virüsünü vücudunuza aldığınız zaman şunlar olur. öncelikle virüsün gideceği ana yer bir sinir hücresi uzantısıdır. çünkü bu uzantı ile merkezi sinir sistemine gidecektir. haliyle tüm sinir sistemi beyne bağlı olduğundan ilk sinir hücresine ulaşıp durmadan yol almak nihai hedefe ulaşmak için yeterlidir. sonuçta sinire ulaşmak beyne ulaşmak demektir. vücuttaki tüm damarlar birbirleri ile kollateraller (paralel bağlantılar) oluşturarak (istisnası olan yerler vardır) birbirlerine alternatif yollar sunarken, sinir sistemi tek yönlüdür ve tüm yollar hep anayola - anayola - anayola mantığıyla beyne iletilir. işte fırsat bu fırsat zaten her yer duyu siniri dolu diyen rabies gider bu sinirin uzantısından içeri girer. içeri girdikten sonra, sinir aksonu (uzantısı) boyunca öncelikle omurgaya daha sonrada omurga hattı boyunca beyine olan taşınmasını gerçekleştirir. hedef organ beyindir. bu yukarı yönlü taşınmaya retrograd aksonal taşınma denir ve bu taşınma rabies'e ait çok önemli bir etkidir. çoooğhhk çok önemlidir. buradaki önem günlük hayatta şüpheli bir ısırık vakasıyla karşılaştığımızda ne kadar acil yaklaşmamız gerektiğini belirler. çünkü virüs ısırık bölgesinden beyne doğru sinir hattı boyunca ilerlerken bildiğiniz seyahat eder. her seyahat gibi yol ne kadar uzunsa ulaşmak da bir o kadar uzun sürecektir. kuduz şüpheli bir hayvanla temas oluştuğunda ısırılma bölgeniz aşı olma süresinizi belirleyecektir. yani ayağından ısırılan bir birey normal bir acil duruma sahipken, baş-boyun ısırılması hiperakut acil klasmanındadır. ayağından ısırılan bir bireyin bile mümkün olan en kısa sürede aşı olması önerilir. rabies'in yapılan çalışmalarda bir günde ortalama 50-100mm arasında yol aldığı izlenmiştir. bu durum bir insanın bir günde 500bin km seyahat etmesine tekabül eder. bu nedenle boyun, saçlı deri, yüz gibi temaslarda ise saatler içerisinde hastanın aşılanması gerekir.

retrograd taşınmanın bu denli başarılı olması bu virüsün interferon denilen, bağışıklık sisteminde çok çok çok önemli olan bir sitokini inhibe (etkisizleştirmesi) etmesi sonucu gerçekleşir. interferon ne diyeceksin. interferon şu şekilde tanımlanabilir. neo - guns lots of guns deyince gelen 2 km'lik silah koridorundaki tüm silahlar birer interferondur. neo ise bir makrofajdır. interferon filmlerdeki en klas silahtır siz hayal edin. makrofaj interferon ile uyarılırsa ortamda john wick gibi takılır. interferon gibi bir şeyin olduğu ortamda enfeksiyon varlığından söz edilemez yani, sağlıklı yaşamdır. bu mekanizmadan kaçan pek az virüs vardır. en manyağı hıv'dir. hıv kendisini makrofaj içerisinde gizleyip replike ederek immun sistemle adeta dalga geçmektedir. replikasyonunu tamamlayan hiv makrofajı parçalayarak kana geçer ve yeni makrofajlar arar kendine. ortamda makrofaj kalmayıncaya dek bu devam eder yıllar yıllar yılları alır veee ağır immun sistem yetmezliği gelişene dek vs. immun yetmezliğe bağlı oluşan enfeksiyonlar sonucu hastalar kaybedilir. tıptaki son gelişmelerle hıv de bile şüpheli temas sonrası başlanacak olan acil (ilk 4 - 12 saat) tedavi ile hiv'den %100 korunmak mümkündür. bu tedavide kullanılan ilaçlar ülkemizde özel ilaç depoları ve devlete ait resmi ilaç kurumlarında bulunmaktadır. bu detay rabies'in vücuttaki ne kadar önemli olan bir mekanizmayı inhibe ederek beyne ulaşabildiğini anlamanız için verilmiştir. bu taşınma süresince bu inhibisyon ile immun sistemden kaçan rabies, kan yolu ile bile erişimin aşırı sıkı denetime tabi olduğu, ilaç moleküllerinin bile virüsten yüzlerce kat küçük olmasına rağmen zor geçtiği beyne, otobanı kullanarak gelmiştir.

rabies vücudumuza girdi ve tedavi olmadık, ne olur? 

şüpheli ısırıkta, çizme (pati, diş) 1 salise sonra bile kolunuzu yıkasanız hayvan kuduzsa işe yaramaz. direkt gidip aşınızı olunuz, çünkü bulaşlı bir ısırık veya çizik adeta kas içine yapılan enjeksiyon gibidir. verilen ilaç geri alınamaz. yıkamak yalnızca diğer enfeksiyon gibi etkenlerden vs. korur, viral yükü de azaltabilir. bana bir şey olmaz demek mavi kabloyu kesmek gibidir. söz konusu rabies ise o kablo hiçbir zaman doğru mavi kablo olmamıştır. rabies seyahatini tamamlayıp beyne ulaştığında, beyin içerisinde hücrelerinizin kendi enzimlerini kullanarak kendini replike eder ve çoğalır. kuluçka süresi en çok ortalama 20-90 gün aralığında olup, 4 gün ila 20 yıla varan değişkenlik gösterebilir. bu nedenle kuluçka süresi dolana kadar vücudun aşılanıp antikor üretebilmesi tek korunma ve tedavi metodudur. beyne ulaşıp inkübasyonunu tamamlayan, kendini replike eden çoğaltan rabies, geri dönüş yolculuğu için yeniden seyahate çıkar. bu seyahate çıkarsa tedavi için artık oldukça geç kalınmıştır. hedef bu aşamadan önce antikora sahip olmaktır. aşağıya doğru inişe geçer yavaş yavaş. sırasıyla; beyin, diğer merkezi sinir sistemi organları, omurgadaki sinirler, periferik (omurgadan sonraki) sinirler şeklinde yayılarak ilerler. hatta iç organ tutulumları da yapar en çok da kontrolü neredeyse tamamen sinir sistemine bağlı ve beyne çok yakın olan tükrük bezlerine - haliyle - gider. kontrolsüz aşırı uyarım ile tükrük sekresyonu artar. beyin içi yayılımlar sebebi ile psikomotor bozukluklar yapar, sinirlilik, ajitasyon, sakin yerlerde bulunma isteği, evde, odada, hastanede odanın en köşesi gibi loş ışıklı yerlerde bulunma isteği yapar. bunların temelinde uyarılabilirliğin artması olduğu düşünülmektedir. esas sorun budur rabies'in vücuda yaptığı etki sinir ile kontrol edilebilen organların, uyarılabilirliğinin kontrolünün kaybına neden olmasıdır. rabies ile enfekte semptomatik birisine hastalığın orta evresinde "lambayı kapat" dediğiniz zaman, kolunu kaldırırken bir anda aniden butona yumruk atar. çünkü hareket başladığı zaman maksimum güçte başlatılır, esas sorun buradadır. bu nedenle bu insanlar kendilerinin maksimum tepki kontrolünü kaybettiğini düşünür ve ajite, sinirli, sürekli gergin, bu durumdan dolayı daha gergin, gergin oldukça aşırı uyarılmış, aşırı uyarıldıkça aşırı gergin, aşırı gergin oldukça aşırı aşırı uyarılmış, aşırı aşırı uyarıldıkça aşırı aşırı aşırı gergin......... şeklinde kısır döngüye girer. bu durum da köşelerde büzüşerek sessizce oturma şeklinde hareketsiz kalma arzusuna, sataşıldığında, bu durumun ajitasyonu dolayısıyla aşırı sinirlilik aşırı tepki haline neden olur. bu hastalık süreci psikolojik olarak yıpratıcıdır da. ilerlediği zaman da kontrol altına almak için hastanın tecrit altına alınması gerekebilir. bu kadar uyarılmanın kontrolünün kaybolduğu önemli bir durumda, yutma gibi motor açıdan mutifonksiyonel, ardışık koordinasyon ve konsantrasyon gerektiren bir eylemin ise gerçekleştirilmesi olanaksızdır. bu nedenle ağız içerisinde biriken tükrük dahil yutulamaz ve salyalanma, köpüklenme durumuna neden olur. aslında sudan korkma diye bir şey yoktur. sıvı gıdalar yutması en zor gıda türü olduğundan sıvı gıda tüketimine karşı isteksizlik kaçınma başlar. bunun ana nedeni yutma güçlüğüne bağlı psikomotor bozuklukluğun da eşlik ettiği boğulma korkusudur. bu zamanla psikiyatrik bozulma ilerlediğinde sıvı seslerine duyulan fobi olan hidrofobiye evrilir.

dünya üzerinde bu durum immun sisteme zaman verilirse zamanla düzelir diye düşünülüp aylarca entübe edilmiş ve etkili kas gevşeticiler verilmiş ve yaşamış ender vakalar vardır. klasik antiviral seçenekler, semptomatik tedaviler başarılı değildir. rabies'e bağlı ölümler solunum yetmezliği sonucu hipoksi ile olur. sonuçta diyafram da bir kastır, kontrolsüz fasikülasyonlar (kasılma) arttığında diyafram da bu durumdan etkilenir ve hipertonik hale geçerek solunumu imkansızlaştırır. hasta ex olduktan sonra gevşer sonuçta beyin ölümü vardır sinirler hipoksik kalır çalışmaz, uyarılabilirliğin kontrolünün artık bir önemi yoktur. tetanoz ex'iyle bu şekilde ayırt edilir. bu mekanizma sonucu oluşan ölüm, sinir kas sistemini etkileyen bazı ilaçlar, bazı hastalıklar ama bir çok biyokimyasal silah için temel mekanizmadır. silahının bile üretildiği kadar etkili bir virüse karşı şüphe varsa aşı olunması fena sayılmaz ha.

kuduz ile olan ilk temasta ne yapılmalı?

kuduz ile olan ilk temasta yapılacak yönetim, öncelikle varsa kanamayı durdurmak olmalı ardından sabunlu suyla yarayı temizlemek ve mümkün olan en kısa sürede acil sağlık kuruluşuna başvuru şeklinde olmalıdır. sabun yüksek kaydırma ve yağ çözücü özelliğinden dolayı viral bulaşa bağlı viral yükü azaltmaya yönelik etkili bir temizleme aracıdır. yara üzerindeki diğer bakterileri ve salya vs. etkili şekilde temizler. ısırılma bölgeniz göbek seviyesi üzerinde ise hastaneye ulaşımda gecikme olmamalıdır. hangi durumlarda kuduz aşısı olmalıyız? aslında bu durum şöyle yönetilir. aklınızda bir soru işareti var ise kuduz aşısı uygulaması yapılır. bunun nedeni şudur. başvuruların çoğunda hastalar teması anlatır. ancak subjektif mi objektif mi tam olarak iletemez, iletse de sosyokültürel açıdan yeterli durumsal doğruluğu anlatamıyor da olabilir. bu durumlarda aşı yapılır. çünkü semptomlar başladığında artık çok geç olacak bir hastalığa karşı basit bir aşı yüzde yüz olarak ölmenizi önleyecekken cevap şudur, aklınızda bir soru işareti varsa aşı yapılır. bu nedenle şüphe halinde gri zon yoktur aşı yapılır. bu aşı basit bir aşıdır. toksoid aşıdır. inaktifin de inaktifidir. hiçbir zararı yoktur. aşı ile immun sisteminiz virüs seyahatini tamamlayıp kendini santral sisteminde çoğaltma evresine getirene kadar olayı halledeceğinden problem kalmaz. ancak; bazı vakalarda geç kalındığında veya ısırık bölgesi baş ve boyunda olduğunda yalnızca aşı yapılmakta kalınmaz, ıg'de yapılır. ıg (immunoglobin - antikor) ise sizin immun sisteminizin aktifleşip antikor üretmesine kadar geçen zamanın bile kritik olduğu hastalara verilen hazır antikordur. daha önce kuduza karşı üretilmiş olan hazır antikor direkt olarak hastaya kurtarma dozu olarak uygulanabilir. günümüzde bir çok hastalığa yönelik ıg'ler mevcuttur. buna deneysel aşamada bulunan koronovirüs de dahildir.

peki siz ne zaman şüphelenmelisiniz? 

kuduz virüsüne sahip enfekte ve semptomu olan bir canlı sinirli ajite olacak haliyle, saldırganlığa meyili bir hayvan ile karşı karşıyasınız. yani bilmediğiniz bir sokak hayvanı size durduk yerde saldırıyor veya nerdeyse hiç kızdırmadığınız halde size saldıran daha önceden karşılaştığınız bir sokak hayvanı - her sabah işyerinin önünde gördüğünüz köpek - tarafından ısırıldıysanız, çizildiyseniz (diş, tırnak) ve ısıran hayvanı takip şansı yoksa şüpheli temastır, aşı olmalısınız. kuduz hayvanlar sessiz sakin yerlerde olur, gürültü istemez, karanlık tercih eder haliyle uyarılabilirlik meselesinden dolayı. böyle bir yerde ısırılma vakası yaşamanız da fikir verebilir. loş bir ara sokak örnek verilebilir. kuduz virüsü ile enfekte bir hayvanda salya problemi olur çünkü yutma problemi haliyle vardır. bu nedenle aşırı salya salgısı olan ajite bir sokak hayvanı süpheli olarak düşünülebilir.

farklı açıdan rabies’in neden olduğu uyarılabilirliğin kontrolünün kaybı mekanizması, gerçekleştirilen bir eylemin psikiyatrik ve motor açıdan (saldırganlık, aşırı hareketlilik) gerçekleşme şiddetinin artmasına neden olmaktadır. yani yapılan eylem aşırı uyarılmış sinirsel sinyal karmaşası ile yüksek amplitüdlü gerçekleşmektedir. bu artış mekanizması şu anda alzheimer, demans, inme, sinir kopmaları gibi beyin ve motor sinir fonksiyon bozukluğu tedavisinde araştırılmaktadır.