Büyük Usta Nazım Hikmet Ran'ın Kaleminden Dökülmüş, İnsanın Ruhuna Dokunan En Güzel Dizeler

Yaşadıklarıyla bir dönemin Türkiyesine ayna tutmuş büyük şair Nazım Hikmet Ran'ın bugün 116. yaş günü. En yalın kelimelerle en derin anlamları buluşturan büyük şairin kaleminden dökülmüş, en güzel dizelerle kendisini anıyoruz.
Büyük Usta Nazım Hikmet Ran'ın Kaleminden Dökülmüş, İnsanın Ruhuna Dokunan En Güzel Dizeler
Nazım Hikmet Ran


"seni düşünmek güzel şey,

ümitli şey,

dünyanın en güzel sesinden

en güzel şarkıyı dinlemek gibi birşey...

fakat artık ümit yetmiyor bana,

ben artık şarkı dinlemek değil,

şarkı söylemek istiyorum..."

"bir zahmet üstüne alınabilirsin; özledim."

"ne ben sezarım, ne de sen brütüssün... 

ne ben sana kızarım ne de zatın zahmet edip bana küssün.. 

artık seninle biz, düşman bile değiliz.."

"sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart mı?"

"çok yorgunum, beni bekleme kaptan.

seyir defterini başkası yazsın.

çınarlı, kubbeli, mavi bir liman.

beni o limana çıkaramazsın..."

"'gitmek' sadece bir eylemdir. 'unutmak' ise kocaman bir devrim.."

"günler gitgide kısalıyor,

yağmurlar başlamak üzere.

kapım ardına kadar açık bekledim seni.

niye böyle geç kaldın?"

"ne diyeyim, dilerim ihtiyacı olan birine gidiyordur bizden çaldıkları umut..."

"ben bir bahçıvanım,

sen benim yedi yılda açan gülümsün 

erişilmez oluşun yıldırmıyor beni 

belki bilhassa bundan dolayı makbülsün."

"en güzel deniz: henüz gidilmemiş olandır.

en güzel çocuk: henüz büyümedi.

en güzel günlerimiz: henüz yaşamadıklarımız.

ve sana söylemek istediğim en güzel söz: henüz söylememiş olduğum sözdür..."

"safları sıklaştırın çocuklar,

bu kavga faşizme karşı, 

bu kavga hürriyet kavgasıdır."