Elon Musk ve Mark Zuckerberg Arasında Yaşanan Yapay Zeka Gerilimi

Facebook'un kurucusu Mark Zuckerberg ve SpaceX'in CEO'su Elon Musk arasında son günlerde bir gerilim yaşanıyor. Gerilimin sebebi ikilinin yapay zeka konusundaki fikir ayrılığı. Sözlük yazarı ''hitokiri kenshin'', olayı özetleyen bir yazı yazmış.
Elon Musk ve Mark Zuckerberg Arasında Yaşanan Yapay Zeka Gerilimi


mark zuckerberg facebook aracılığıyla canlı yayında bir soru-cevap yaparken, adamın birisi "elon musk'un yapay zekâ konusunda büyük çekinceleri var, ne düşünüyorsunuz, dünyayı nasıl etkileyebilir?" diye soruyor.

mark zuckerberg de, elon musk'u yapay zekâ konusunda insanları korkutmakla suçluyor ve bu konuda iyimser olduğunu belirtiyor. günümüz teknolojisinin de hem iyi hem de kötü amaçla kullanılabileceğini ve yapay zekanın da bundan farksız olduğunu söylüyor. bu sırada yapay zekâ ile trafik kazalarının azaltılabileceğini, insanların sağlık hizmetini daha iyi alabileceğini iddia ediyor.


elon musk ise daha önceden yaptığı konuşmalarda yapay zekanın devlet kontrolü altında belli şartlara uygun olarak geliştirilmesi gerektiğini çünkü insanlığın temeli için risk yaratabilecek bir olay olduğunu, kimsenin yeterince ciddiye almadığını söylüyor. ben sürekli insanları uyarıyorum ama sanırım millet robotun tekinin sokakta bir insanı öldürdüğünü görene dek ciddiye almayacak, çünkü bu insanlara çok uçuk bir şeymiş gibi geliyor diyor.


daha sonra da mark zuckerberg'in bu söylemiyle ilgili yapılan bir habere twitter'dan yanıt veriyor elon musk ve "mark ile bu konuda konuştum ama bu olayı anlama kapasitesi çok sınırlı" diyor.

Ekşi Sözlük yazarları bu konuda kime hak veriyor?

bana kalırsa buradaki temel sorun ticari kaygılar. daha doğrusu zuckerberg'in ticari kaygıları, elon musk zaten başka şeylerle ilgileniyor.

facebook'un uzun süredir yapay zeka üzerinde çalıştığını biliyoruz. elon musk'ın şirketleri ise daha çok "hizmet" sektöründe. işte birden çok kez kullanabileceğimiz roketler yapalım, tünel açalım, elektrikli araba yapalım gibi işleri kovalıyor bu adamlar. elbette yapay zeka ile ilgili çalışmaları da var fakat makine öğrenimi üzerinde çok durduklarını sanmıyorum. biraz araştırdım, pek bir şey bulamadım yani sanmaktan da ötesi bu. zuckerberg de bu esnada yapay zeka (makine öğrenimi) üzerinde geliştirmeler yapmak için kullanıcıların web kamerasına erişerek duygu değişimlerini inceleyebileceği bir patent başvurusu yaptı. tık. özetle; bir post'u okurken verdiğiniz tepkileri kaydedip, analiz etme amaçları var. bu adam elbette insanların yapay zekadan çekinmesini istemeyecek.


ben tartışmada net biçimde elon musk'ı haklı buluyorum. paperclip maximizer diye bir şey var (sanırım düşünce deneyi diyebiliriz), ona bakılabilir. tık. tamamı ingilizce olarak şurada. hiç de mantıksız değil.

insanlar sürekli olarak yapay zekayı böyle açma kapama tuşu olan bir şey olarak hayal ediyor fakat işin varacağı nokta o değil. bir kere şu an makine öğrenimi üzerinde çok büyük çalışmalar var ki bence bu en tehlikelisi. makineler her gün hayatımızla ilgili daha fazla şey öğreniyor ve insanların aksine bu bilgileri unutmuyorlar. makine öğrenimi sayesinde doğru karar verme yeteneklerini geliştiriyorlar. biz o günleri görür müyüz bilemiyorum fakat (bence görebiliriz), makineler dünya üzerindeki çoğu işi kendi başlarına yapıp, tam olarak öğrenmeye ve hatta "benlik" geliştirmeye başladıkları zaman onların karşısında durabileceğimizi sanmıyorum.

mark da artık evinin duvarına story özelliği ekler. bir evi olursa o günlerde.

(bkz: elon musk) haklı zaten orada makinelerin yükselişi (bkz: self aware) vb bir hadiseden bahsetmiyor.

bahsettiği mevzu (bkz: google), (bkz: yahoo), (bkz: bing), (bkz: facebook) ve (bkz: youtube) hesabınız açıkken yaptığınız tüm aramaları, tüm tıkladıklarınızı ve tüm paylaşımlarınızı kaydediyor.

daha sonra size daha önceki tagleri barındıran ve/veya o tagler ile ilgili "öneri"lerde bulunuyor.

buraya kadar herşey normal görünüyor. ancak bunun birkaç riski var:

birincisi sizin yaptıklarınızı kaydediliyor ve işlemlenebilir olması ve istenildiğinde erişilip incelenebilecek olması.


ikincisi sözüm ona related tags çok tehlikeli bir mevzu çünkü toplulukları bir paylaşımdan diğerine sürüklerken aslında toplulukları götürmek istedikleri bir paylaşıma yönlendirebiliyor, manipüle edebiliyorlar... bir ülkedeki geniş bir grubu hatta herhangi bir yaş grubunu ciddi şekilde manipüle edebilen sözüm ona öneriler önceden oluşturulmuş bir şekilde insanları belli bir yöne itmektedir.

son olarak bu kaydedilen arama kayıtları, tıklananlar, hatta bizzat kendi paylaşımlarınız yine kendi verdiğiniz yaş, cinsiyet, hangi ülke vatandaşı olduğunuz, hangi şehirde olduğunuz hatta çok daha kişisel bir çok bilgi ile birlikte sınıflandırılarak kaydedilir. sonra da yaş grubu yerleşim yeri vb filtrelenerek mass-data toplama işinde kullanılıyor.

şöyleki; ciakölesi olan sosyal medya sitesine derseki: "türkiye'deki 18-35 yaş arası kişilerin beğendiği lider tipi"mass-data filtreleyerek anında bu soruyu cevaplayabilir "boykot ettiği firmalar" ya da "şu şu firmaları boykot edenlerin ortak profil özelliklerinin listesi"

gibi bir çok data-mining ile haksız rekabet gücü verecek pazar araştırmalarından, seçimlerin sonucunu etkilemeye kadar bir çok potansiyeli olan bir süreçtir ve related tags önerilenler dalgası ile de kitlesel fikir aşılama ve manipülasyon yapılabilmektedir.

(bkz: elon musk) bunun farkında ve bundan rahatsız olduğunu dile getirmeye çalışıyor ama emperyalist istihbarat servislerinin kölesi sosyal medya şirketleri rahatsız olmuş...