Eroinin Kişiyi Nasıl Güçlü Bir Bağımlılık Batağına Düşürdüğünün Bilimsel Açıklaması

Eroin nedir, kullanan kişiyi nasıl bağımlı hale getirir? Çok güçlü bağımlılık yapıcı etkisi nedeniyle en tehlikeli uyuşturucu maddelerden biri olan eroin hakkında bilgilendirici bir yazı.
Eroinin Kişiyi Nasıl Güçlü Bir Bağımlılık Batağına Düşürdüğünün Bilimsel Açıklaması
Trainspotting (1996)

eroin bir çeşit opioid'dir. opioidler afyon çiçeğinin (haşhaş) tohumlarından elde edilirler. tarihte ilk kez 3000 yıl önceki antik mısır yazıtlarında karşılaşılmıştır. 19. yüzyılda ilk kez morfin olarak tıbbi kullanım için sentezlenmiştir. opioidler ağrı kesici ve haz verici olarak kullanılırlar. eroin, oxycodone, kodein, fentanil gibi ilaçlara afyonlu ilaçlar denir.

bu ilaçlar beyindeki normalde endorfinin bağlandığı opioid reseptörlerine endorfinden daha güçlü bir şekilde daha uzun süreli bağlanırlar. bu yüzden endorfinden çok daha güçlü ağrı kesici özellikleri vardır. büyük yaralanmalardan ve hastalıklardan sonraki iyileşme fazında reçete edilmelerinin sebebi budur.


opioid reseptörlere bağlanan opioidler, dopamin salgılanmasına sebep olarak haz ve çoşku hissi oluştururlar. bunun yanısıra nefes alma, uyanıklık, sindirim, kan basıncı gibi vücut fonksiyonlarını etkileyen noradrenalin salgılanmasını engellerler. bu yüzden opioid kullanmaya başlayanlarda kabızlık gelişir. yüksek doz alımında kan basıncı ve nefes aşırı düşerek ölüme sebep olabilir. zamanla vücut opioid kullanımına adapte olmaya başlar, reseptörler opioide karşı reseptör sayısını düşürerek ya da daha az tepki vererek tolerans geliştirir. aynı etkiyi sağlayabilmek için kullanıcının dozu artırması gerekir. bu da vücut fonksiyonlarının düşük noradrenalinden dolayı iyice yavaşlamasına sebep olur. bu olurken vücut noradrenalin reseptörlerini artırarak çok küçük dozlarda noradrenaline bile tepki verir hale gelir. böylelikle vücut fonksiyonları opioidlerin blokladığı noradrenaline rağmen işler hale gelir. hatta yeni düzenin çalışabilmesi için opioid zorunlu hale gelmiştir. fiziksel bağımlılığı yaratan budur.


kullanıcı opioid bulamadığında noradrenalin kısıtlaması kalktığı ve fazladan bir sürü reseptör oluştuğu için aşırı bir noradrenalin etkisi oluşur. bu da kusma, ateş, karın ağrısı, kas ağrıları ile kendini gösterir. bu yoksunluk durumuna dope sick denir. ağır bir gribe benzer etkisi olduğu söylenir. bu durumda kişiler bakıma ihtiyaç duyarlar. işe gidemeyebilirler, bu yüzden işlerini kaybedenler olur. bu duruma bir daha düşmemek için sahip oldukları her şeyi satabilirler, hırsızlık yapıp yalan söylerler. çünkü yoksun kaldıklarında bütün tehlikelere açık hale geleceklerdir. özellikle sokaktalarsa. başka bir bağımlı kişinin her şeyini çalıp donmaya bırakabilir ve dope sick olan kişi yardım bile isteyemeyebilir. uzun yoksunluk döneminde reseptörlerin toleransı geçmiş olduğundan kişi eski dozu kullandığında yüksek dozdan ölebilir.

yüksek dozu tersine çevirmek için reseptörlere opioidlerin bağlanmasını yerine bağlanarak önleyen opioidlerin aksine psikoaktif etkisi olmayan naloxene isimli ilaç kullanılır.

amerika'da 80'lerde ve 90'larda ilaç firmalarının gazıyla bol bol dağıtılan opioid içerikli ilaç reçeteleri sonucu opioid krizi oluşmuştur.