Euroleague Sezonuna 0/3 ile Başlayan Anadolu Efes'te Sorun Tam Olarak Ne?

Son şampiyon Anadolu Efes, sezona geçen yılki gibi formsuz başladı. Şampiyon kadronun büyük ölçüde korunduğu düşünülürse bu formsuzluğun sebebi ne olabilir?
Euroleague Sezonuna 0/3 ile Başlayan Anadolu Efes'te Sorun Tam Olarak Ne?

Kadro mühendisliğine dair

bence ki aslında bunları yazmak için hala çok erken, ergin ataman bu sene duygusal davranarak büyük hata yaptı.

bryant dunston, ölene kadar efes organizasyonu içinde yer almasını istediğim inanılmaz pozitif ve iyi huylu bir adam. prime zamanında ivkovic ile gidilen yapılanmada efes'e geldi ve her sene takıma çok iyi katkı verdi ancak her şey gibi o da zamana yenildi. yaşadığı talihsiz soğutucu sakatlığından sonra bir türlü eskisi gibi dönemedi ve her geçen gün daha kötüye gidiyor. bu sene dunston'ı değiştirip, kendisini de organizasyon içinde profesyonel olarak görevlendirecek fırsat vardı ancak ergin hoca bunu tercih etmedi. hem tarik black hem othello hunter bu açığı tam manasıyla kapatabilirdi oyuncu yapısı olarak ancak efes dunston ile devam etti ve sonuç şu an için iyi görünmüyor.

tibor pleiss, aslında sakatlanmasa kadroda bundan iyi 3. pivot bulamazsın. ancak tibor sağlıklı kalamıyor ki bu tibor'un 1 senelik sorunu değil. tüm kariyeri bel ve diz sakatlıklarıyla geçti alman pivotun. sonuç olarak parkede 15 dakikaları bile göremeyen bir oyuncu ve reynolds, fall, mickey, jekiri gibi bu sene transfer yapmış adamlardan biriyle değiştirilebilirdi ancak yine hoca tibor'u tutmayı tercih etti.

james anderson, abd'li kısa forvet aslında geçen seneki performasıyla bu sene kalmayı hak etti diyebilirim ama yine de market kısa forvet anlamında oldukça uygundu. hem hanga hem fontecchio ile bu değişim yapılabilirdi, simon'un yaşı da göz önünde bulundurulunca hırvat oyuncunun yükü oldukça hafiflerdi. aslında hoca bu pozisyona papapetrou'yu ısrarla istedi ancak yunan oyuncu takımında kalınca çok da ısrarcı olunmadan anderson kaldı. açıkçası 1 hanga hamlesi efes'in hem savunmasına ciddi katkı verirdi hemde rebound konusunda daha rahat olmasını sağlardı diye düşünüyorum.

adrien moerman, net bir şey söyleyeyim tutmazdım. zaten o da barcelona ile anlaşma noktasına gelmişti ve veda bile etti ancak ergin hoca telefon açarak kendisini takımda tuttu. şimdi de rotasyonda singleton'un oldukça önünde yer alıyor ki form olarak hak etmemesine rağmen. direkt rakipler buraya mitoglou, melli, polonara, d.williams, yabusele, kuzminskas eklemişken moerman'ı değiştirmek en doğrusu olacaktı. ergin hoca yine buraya vezenkov'u ısrarla istedi, 2 yıldır da kovalıyordu ancak olmadı. olmayınca yine eldeki elma daldakinden kıymetli hale geldi market içinde, aynı anderson örneğinde olduğu gibi.

takım kimyası ve süreklilik için bunlar belki olabilecek hamleler ancak efes artık bir amacın takımı değil, amacın kendisi. nasıl ki bu takım kurulurken ergin hoca fenerbahçe'yi yenecek takımı planladı, rakipler de efes'i yenecek eklemeleri ve oyun anlayışını geliştirdi. bunun ön izlemesini geçen sene gördük şimdi bire bir yaşıyoruz. ergin hoca bu sene biraz duygusal davrandı ve bence hata etti. tabi sezonun çok başı, takım ne yapar ilerleyen haftalarda göreceğiz. konuşmak için henüz çok erken. umarım yanılan ben olurum.

Ergin Ataman

Kaybedilen 12 Ekim 2021 tarihli Asvel maçının ardından bir değerlendirme

efes 12 ekim 2021 asvel anadolu efes maçında rebound'a konsantre olduğunda +19, rebound konusunda standardına döndüğünde -21 yaptı.

şu artık bariz görüldü ki, efes bu sene kendine denk veya iyi kurgulanmış kendinden düşük seviyede takım yenmek için muhteşem bir rebound konsantrasyonuna sahip olmalıdır. peki böylesine açık defosu olan bir takım euroleague'de nereye kadar gidebilir, şahsen cevabım son yılların en dominant şampiyonu bile olsa maksimum f8 olur. hiç kendimizi kandırmayalım, bu takım play off ötesini zor görür. tabi ki daha sezonun çok başı, fiziksel olarak oyuncular tam kapasite bile değil, kaldı ki bu durum efes gibi yaşlı takımlarda çok daha önemli bir sorun, yani oyuncuların maç ritmini bulması diğer takımlar gibi olmaz efes'te. simon ve dunston 36 yaşında mesela, bu adamların asvel'in gençlerinin verdiği enerjiye yaklaşmaları zaten mümkün değil, onlarda şu an doğal form var, yani ritm kovalamaksızın zaten enerjikler ve atletler. efes kadrosunda böyle tek bir isim sayamazsınız. yani ana rotasyonda sayamazsınız, yoksa doğuş mesela buna güzel bir örnek ama girdikten sonra farkın erimesinde ve momentumun kaybedilmesinde de başrol oyuncusu. larkin buna örnek olabilirdi ama kendisi artık kronik bir diz sakatı. ilk sezonundan sonra olduğu 2 diz ameliyatında 1 dizi kurtarılabilirken, diğeri tam manasıyla kendine gelemedi ve muhtelemen de 2 yıldır geç gelmesinin sebebi rehabilitasyon dönemleri. yine de parkede rahatsız olduğu her halinden belli.

efes geçtiğimiz yıllarda micic'in iyi oynadığı maçları genelde kazanırdı, larkin'in iyi oynadıklarını da genelde kazanırdı ancak ikisinin de skorlarını bulduğu maçları asla kaybetmezdi. istatistik kağıdına bakmamanızı öneririm zira moraliniz bozulabilir, maalesef iki oyuncu da skorunu buldu ancak efes kaybetti. bu seneye dair neden çok umutlanmamak gerektiğini gösteren en büyük etken bence bu. efes makinesini işler kılar yegane etken kısaların oyuna hükmetmesi. yani efes'te hücum setleri uzunu pota altına yerleştirelim, topu verip post oynatalım şeklinde başlamaz. mutlaka 2 farklı kısa opsiyonu zorlanır ve bunlar olmuyorsa tepe pnr hücumu denenir, bakın 24 saniyede hızlıca 3 opsiyondan sonra eğer 5-6 saniye gibi bir vakit kala uzun pozisyon alabildiyse post oyunu belki denenir. şimdi bu takımda yatırımın %70'inin kısalara yapılması gayet mantıklı, zaten işin de bu oranını onlar yapıyor ancak bu sene artık farklı bir etken var. efes uzunları bu düzen içerisinde kendilerine verilen rolleri yapamıyor, yani rebound alamıyor, rakip uzunun arkasında duramıyor ve uzun forvetler şut sokamıyor. böyle olunca 5 kısa gibi fantastik denemeler bile şaşırtmaz beni, yani zaten bu uzunlarla delik deşiksin, rakibin senden 2 kat fazla rebound alıyor ve hücum anlamında da varlık gösteremiyor senin pota altı oyuncuların, ee sizin kahrınızı neden çekeyim ki? 3 guard 2 kısa forvetle de muhtemelen bu defoları yaşarım ancak kısalarıma alan açarım. tabi ki bu sürdürülebilir bir şey değil ancak neden olmasın ki, yani dunston moerman singleton pleiss petrusev bunu oynamaya utanmıyorsa, ben head coach olarak tamamını benchte oturtup sahada denenmemişi denemeye neden utanayım?

asvel maçı efes için çok kritikti, milano'yu yenecek bir form grafiğine ve görüntüye sahip değil efes kendimizi kandırmayalım, hatta orada hezimet yaşanabilir. bu nedenle 0/4 olmaması adına asvel maçı kazanılmalıydı. +19 fark da yapıldı ancak ergin hoca ana rotasyonu dinlendirmek isterken maçın kontrolü elden kaçtı ve asvel oldukça enerjik bir şekilde maça dönüp, son dakika içinde de öne geçerek kazandı. asvel'in son topunun hücum reboundu üzerinden sayı olması yukarıda yazdığım tüm verileri doğrular nitelikteydi ancak asıl üzerinde durmak istediğim şey 12 saniye kala efes'in son hücumu kullanma şekliydi. 2 sayı geri düştükten sonra mola kalmadığı için efes pota altından hücuma başladı, topu larkin aldı ve kimseye vermeden fark 2 sayıyken 3 sayılık olarak şut denedi. efes maçı uzatmak bile istemedi, 1 deneme atışıyla kazanalım veya kaybedelim ne olursa olsun mantığıyla deneme atışı kullandı. bakın bu fiziksel durum hakkında güzel bir örnek esasında. maç uzasa asvel'in salonun da enerjisiyle fizik olarak efes'i ezeceğinden eminim, üzücü ki efes de emin. hatta micic devre arası konuşmasında ikinci yarıda asvel'in daha fiziksel oynayacağını ve buna önlem almaları gerektiğini söyledi, yani takım o sona 20 dakika kala bu sonun yaşanacağını da biliyordu.

ergin hoca yukarıda yazdığım gibi, bu sezona fazla duygusal yaklaştı ve geçen seneki defoları göre göre aynı oyuncu grubuyla yola çıktı. dunston bu sene bir anda düşmedi, pleiss sezon içi sakatlığını hayatında ilk kez yaşamadı, anderson ilk kez rebound sorunu yaşamıyor veya moerman geçen sene %50 ile sokarken bu sene %10'a gelmedi. tüm bu sorunlar bağıra bağıra geliyordu/vardı ancak geçen seneki kupa ergin hocayı yanılttı. geçen sene özel durumlar yaşayan takımlar vardı, ilk beşini sezon içinde plan dışı kaybeden real madrid vardı ki bu takım az kalsın play off'ta eliyordu efes'i, yıldız oyuncusunu kadro dışı bırakan cska vardı, yeni coachuyla eski oyununu oynamaya çalışan barcelona vardı. rakiplerde çok sorun vardı ancak hepsi bunları telafi etti. efes ise 1 yıl daha yaş alan kadrosuyla ve tüm defolarıyla yola devam etme kararı aldı. üzücü bir sezon bizi bekliyor olabilir, umarım yanılan ben olurum.