Firavun Psammatikus'un, Bebeklerin Dil Öğrenmesi Üzerine Yaptığı Zalim Deney

MÖ 664-610 arasında hüküm süren Mısırlı firavun Psammatikus'un (I. Psamtik diye de bilinir), bilimin henüz çok bakir olduğu zamanlarda, bebeklerin dil öğrenme mekanizmalarını kanıtlamaya çalıştığı deney. Aynı zamanda tarihteki ilk dilbilim çalışmalarından biri.


psammatikos şunu düşünmüş

bundan binlerce yıl evvel mısırlı firavun psammatikos da "ormanda kendi başına büyüyen çocuk arapça öğrenir" efsanesine benzer bir şey düşünmüş ve doğan bebeklerin nasıl olup da gün geldiğinde mısır dilini konuşmaya başladıklarını merak etmişti. ona göre tanrı da mısırlıydı ve bebeklere mısır dilini öğretip dünyaya gönderiyordu. yani dünyaya gelen her çocuk default (varsayılan) olarak mısır dilini biliyordu.


psammatikos bir deney yapmaya ve düşüncesini ispatlamaya niyetlendi

tarihteki ilk dilbilim çalışmalarından biri olan psammatikos deneyinde, firavun yeni doğan bir bebeği zindana tıkıp kimseyle görüştürmeyecek, günü geldiğinde çocuk mısırca konuşursa da kendince bu iddiasını ispatlamış olacaktı. yani tanrı mısırlı olacaktı.


yıllar geçtikten sonra çocuğun ağzından bekos sözcüğü çıkmıştır

yani, mısır dilinde ekmek. psammatikos bunu, savını ispatlamak için yeterli görmüştü ve kendince ikna olmuştu. ne var ki yıllar sonra yapılan modern dilbilim çalışmaları bunun bir yanılgı olduğunu ortaya koydu. insanlar bir dili öğrenmiş olarak doğmazlar, öğrenmeye elverişli olarak doğar ve dünyada bunu öğrenirler. muhtemelen bebeğe yemek götüren hizmetkarlardan biri ağzından bekos sözcüğünü kaçırmış, çocuk sadece o sözcüğü duyduğu için de bekos kelimesini telafuz etmişti.

Bonus bilgi: Psammatikus'un dolaylı yoldan Yunan kültürünü etkilemesi

how art made the world adlı bbc belgeselinin 1.bölümünde ilginç bir yönüne değinilen mısır kralıdır psammatikus. kendisi yönetimi ele geçirebilmek için paralı askerlerden oluşan bir birlik kurar, bu askerler iyonyalıdır. birliğinin başarısıyla krallığını ilan eder, ardından antik yunan ve mısır kültürleri arasında büyük bir etkileşim başlar. bu etkileşimin bir yansıması olarak mısırlıların devasa heykellerini gören yunanlılar, tanrılarının heykelciklerinin boyutlarını büyütür ve insan ölçülerinde heykeller yapımına başlarlar.