Gece Tuvalete Hızlı Koşu Yaptıran Çocukluk Dönemi Korkuları

Gerek çevreden duyulan ‘öcü’ hikayeleri, gerek film kahramanları gerek ise sadece insan ürünü olan soyut kavramlar çocukken korkulu rüyalarımızın öncüleriydi. Hepimizin hemen hemen aynı korkulara sahip olması ise elbette tesadüf değil. ‘yaramazlık yaparsan seni öcülere veririm’ ailelerimiz, seviyoruz.

ailece tv izlenen, aydınlık mı aydınlık, sesli mi sesli odadan çiş yapmak için çıkıp, banyoya giden uzun ve karanlık koridoru koşarak geçmek; turbo hızıyla işeyip son anda banyo ışığını kapayarak koridoru 1.48 saniyede geçip oturma odasına geri dönmek.

trafik canavarıydı .ben hatta ilkokul 5 e kadar o zaman 5yıldı tabi neyse bir canavar var hepimizi öldürüyor dikkat etmemiz lazım diye düşünürdüm. bilsem o canavarlar bizleriz geberin piçler derdim.çocukluk işte küfürde bilmezdim.

ayakların yorganın dışına çıkması.


"bir iki, bu gece senin için geldi freddy
üç dört, kapını sıkıca ört.."
(bkz: freddy krueger)

çocukluk ve korkuysa mevzu, akla ilk gelendir.
efsaneydi benim için kendisi, saygılarımı sunuyorum..

süt kardeşler filmindeki "gulyabani" kesinlikle bu konuyla ilgili listeye girmesi gerekenlerdendir.


gece olup artık televizyon kapatılınca o televizyonlu odada yatan bi çocuk olarak kapalı televizyondan çıkan çat-çut seslerini televizyonun arkasında yaşayan sarı küt saçlı uyuz bi çocuğun* televizyonu kurcalayarak çıkardığına inanmak.

hiç şüphesiz chucky.

onun kadar kocaman, lahana bir bebeğim vardı, öyle korkardım ki hiç oynayamadım yavrucakla. her gece yatağımda yatarken onu görür, annemi çağırır saklamasını söylerdim, her sabah kıyamaz dolaptan çıkarır, yine oynayamazdım.

evdeki uzun karanlık koridor. bir ucunda yatak odası bir ucunda tuvalet. hep o yüzden altımıza işedik zaten.

yonca evcimik'in 8.15 vapuru klibindeki uzun bacaklı adamdan korkuyordum deli gibi, sebepsiz.

lanet olasıca stephen king'in kitabından uyarlanan 'ıt' filmindeki palyaço.küçücük çocuğa izletilir mi o?

tarkan filminde ki ahtapot-ilaç içen tweety.. bu ikili belamı siktiler küçükken hala elim ayağım titriyor.

(bkz: bohçacı)