Günümüzde Bir Problem Çözme Aracı Olarak Antidepresan Kullanmak

Son yıllarda artan depresyon ile birlikte ilaçlı tedavi de arttı. Bir kesim antidepresan ilaçlara karşıyken bir kesim de kullanılmasından yana. Sözlük yazarı "diesel1907" antidepresan ilaçlarla ilgili bilgilerini paylaşmış.
Günümüzde Bir Problem Çözme Aracı Olarak Antidepresan Kullanmak
iStock.com

günümüzde insanlar her türlü problemlerini çabucak çözmek istiyorlar. bir düğmeye basıp, bir hap içip her şeyin düzelmesini bekliyorlar. prozac ve benzeri ilaçlar depresyon tedavisinde etkili olsa da her depresyona girene ilk olarak ilaç tedavisi yapmak da doğru değil. bu tür ilaçlar ilk tedavi olarak değil her şey denendikten sonra son çare (last resort) olarak kullanılmalıdır.

antidepresanlar burada sıklıkla gördüğümüz "sevgilimden ayrıldım antidepresana başladım", "sınavım kötü geçti antidepresan verdiler", "işyerinde patronla atıştık antidepresan almaya başladım" gibi muhabbetlere meze olacak kadar basit bir ilaç değil. nüfusun taş çatlasa %1'lik kesiminin kullanması gereken bir ilaç. bunun sebeplerine gelince...

1) anti-depresyon ilaçlar bağımlılık yapar

"30 yıldır kullanıyorum bende hiç bağımlılık yapmadı" diyenler olacaktır ama son araştırmalara göre hayattaki istisnasız tüm bağımlılıklar (madde bağımlılığından şeker bağımlılığına, seks bağımlılığından playstation bağımlılığına kadar her türlüsü) beyindeki serotonin merkezlerini çoğu zaman gereğinden fazla uyararak beyinde kalıcı yer ediniyor. peki beyinde serotonin merkezlerini dolaylı yoldan uyaran şeyler bağımlılık yapıyorsa bunu direkt olarak uyaran ve tüm olayı da zaten bu olan antidepresanların bağımlılık yapmaması mantıklı mı?

2) yan etkiler

bu tür ilaçların yan etkisi görülse de görülmese de uzun vadede başta karaciğer ve böbrekler olmak üzere birçok organa kötü etkileri olduğu yıllardır biliniyor.

yani kağıt üzerinde hiçbir yan etki görmemiş olsanız bile birkaç yıl veya daha uzun süre kullandıktan sonra bir çok iç organınızda bunun etkilerini göreceksiniz.

3) bağışıklık sistemi

nasıl en ufak bir hastalıkta antibiyotik kullananların bağışıklık sistemi giderek zayıflayıp bir süre sonra antibiyotik olmadan en basit hastalıklarla bile savaşamayacak hale geliyorsa depresyonda da sürekli bu tür ilaçlara sarılmak insanın zihinsel direncini azaltır ve olası bir bağımlılığı daha da güçlü hale getirir.

bu durumda kişi antidepresan almadan günlük hayatına bile devam edemeyecek hal alır. depresyondayken intihar edenlerin önemli bir kısmının zamanında antidepresan kullanıp sonra bir anda kullanmayı bırakanlardan oluştuğu biliniyor.


4) antidepresanlar sizi depresyona sokan sebebi düzeltmez

örneğin işsiz ve parasız kaldıysanız antidepresanlar size iş bulmaz veya para vermez. sevgilinizden ayrıldıysanız antidepresanlar onu geri getirmez. sorunun köküne inmeyen çözüm kanser olan birine yara bandı takmak gibidir ("antidepresan kullanan biri geçici olarak depresyondan çıkıp buradan edindiği enerjiyle yeni bir iş veya sevgili bulabilir" denebilir ama antidepresanlar başınız ağrıdığında ağrıyı geçirmek için kullanılan aspirin gibi geçici olarak kullanılan ilaçlar değildir). çoğu zaman bu ilaçların etkisini göstermesi bile 1 ay sürmektedir.

5) alışkanlık

yurtdışında bazı alışveriş merkezlerinde ve büyük mağazalarda (örneğin wal-mart) yürümekte zorlanan obezlere akülü araba verirler. bu akülü araba obezlerin yürümesinin önüne geçtiği için durumlarının düzelmesinden çok, daha da kötüleşmesine sebep olur. obezler zaten günde 15-20 dakika egzersiz alabilecekken bu yüzden onu da alamazlar. durumu çok ciddi olmayan birine antidepresan vermek de buna benziyor. o kişi artık o ilaca o kadar bağımlı hale geliyor ki hayatla nasıl mücadele edebileceğini tamamen unutup ilaçsız yaşayamayacak hale geliyor.

6) depresyonda olduğunu düşünen çoğu insan aslında depresyonda değil

istatistiklere göre nüfusun %1-2'lik kısmı major depresyon yaşar ve diğer depresyon türleriyle beraber taş çatlasa %1'lik kısmı kronik olarak ilaç kullanacak kadar kötü durumdadır. günümüzde birçok rahatsızlık depresyonla karıştırılmaktadır. örneğin geçen bir tanıdığım bana bir mesaj attı ve "çok kötü depresyondayım, sabah yataktan kalkacak enerjim bile yok" dedi. ben de ona son bir haftada ne yediğini sordum ve "pizza, hamburger, cips, normal şeyler..." dedi. bir hafta boyunca test amaçlı olarak sebze meyveyle beslenmesini söyledim ve sonunda "depresyonundan" eser kalmadı. neden? çünkü eleman depresyonda değildi ama kötü beslenme alışkanlıkları yüzünden tüm enerjisini kaybetmişti. eğer "sabah kalktığımda hava bulutluysa depresyona giriyorum" veya "bu şarkıyı duyunca depresyondan çıkıyorum" gibi cümleler kullanıyorsanız bilin ki depresyonda değilsiniz. depresyon öyle her saat girilip çıkılan bir şey değil. bu durumda ilaç kullanmanızın da size faydasından çok zararı olur.

bugün kandaki demir eksikliğinden tutun şeker hastalığına kadar birçok hastalık depresyonla karıştırılıyor ve bir çok insana gereksiz yere antidepresan tedavisi yapılarak boşu boşuna bağımlılık yaratılmakla kalınmıyor aynı zamanda o kişinin gerçek hastalığına cevap verebilecek bir tedavi almasına engel olunmuş oluyor.


7) bu ilaçların vücuda tam olarak ne etkiler yaptığı ve nasıl çalıştığı hala tam olarak anlaşılamamaktadır

bugün bilimsel makalelerde arama yapınca antidepresanların çalışma mekanizmasını ve yan etkilerini daha iyi anlayabilmek için devam eden 100'den fazla araştırma ve deneyi görebilirsiniz. bu ilaçların hem terapik etkileri hem de vücuda verdiği zararların tam olarak anlaşılması için en az 20-30 yıl boyunca araştırmalar devam edecek. etkileri tam olarak anlaşılamayan bir ilacı kronik bir şekilde yıllarca kullanmak, özellikle daha önce diğer çareler denenmediyse çok büyük bir risk almaktır.

"antidepresan kullanan birine kullanma diyen kişi" ne kadar gereksizse işin aslını araştırmadan sırf hasta memnun olsun diye ota boka antidepresan reçetesi yazıp hastayı başından savmaya çalışan şahıslar da o kadar gereksizdir.

İnsanın Mutsuzluğunu Günlük Hayatın Boş İşleriyle Açıklayan Bir Depresyon İrdelemesi