Günümüzde Yaşayan Biri İçin Osmanlıca Öğrenmenin Ne Gibi Yararları Olabilir?

Zaman zaman gündeme gelmesiyle hatırladığımız Osmanlıca, bu gündemin yarattığı plastikleştirme nedeniyle gerçekte nasıl bir şey olduğunu unuttuğumuz bir değer olabilir.
Günümüzde Yaşayan Biri İçin Osmanlıca Öğrenmenin Ne Gibi Yararları Olabilir?


ön yargılarınızı kırmak için baştan söyleyeyim: allah'la ilişkilerim ikinci katip seviyesinde, sevdiğim insanların vs cenazesi olunca mecburen katılıp baş selamı veriyorum o kadar. cumhuriyetçiyim, laikçiyim, geziciyim. ve burada yazacağım entry, osmanlıların kullandığı arap alfabesinin türk versiyonunu kastetmiyor. dilin kendisini kastediyor, yani türkçe olup, arapça terkipler ve farsça sözcüklerle harmanlanmış, osmanlı yüksek kültür dili. alfabeyi öğrenmesen de olur, çoğu metin zaten latin harflerine aktarılmış.

1. sebep: divan şiiri

divan şiiri eşsiz bir şiir tarzı ve bir defa inceliklerini keşfedip tadına vardıysan doyamayacağın bir billur kaynak. (bkz: tarih düşürmek/@nostalgiaman) divan şiirinin güzelliği, diğer yüksek kültür edebiyatları gibi, arkaplana hakim olmak gerekmesinde saklı. "zülfü harut'un demek mümkün ki nal olmuş sana" dizesini anlamak için harut ve marut kıssasını bileceksin. sahife-i erjeng midir diye soran şairin erjeng isimli maniheistlerin renkli, resimli kitabına gönderme yaptığını bileceksin. sırf bu arkaplan hakimiyetinin ufkunu ne kadar açacağını bir düşünsene.

2. sebep: dil kıvraklığı

osmanlı türkçesinde bugün kullanılmayan birçok kelime var. üstelik bu kelimelerin de birçoğu osmanlılara has: cumhuriyet gibi. yani arapça köklerden, hatta türkçe köklerden arapça mantığıyla türetilmiş ama türklerin türettiği sözcükler. (en komiği, bir dostumun aktardığı müsakeşe sözcüğüydü. "sikiş" sözcüğünü işteş hale getirip çekmişler, müsakeşe etmek demişler.) bu güzelim dilin geniş ve derin emperyal kültürün karşılaştığı farklı durumlar, kavramlar ve olaylar için geliştirdiği kelimelere hakim olmak kullandığın dile derinlik katacaktır.

3. sebep: düşünce kıvraklığı

dil düşünce yapısını etkiler. (bkz 1) (bkz 2) kıvrak bir dile sahipsen kıvrak düşünürsün, zihin jimnastiği yapmış gibi olursun. 


4. sebep: dil zenginliği

2 ve 3'ün bileşimi aslında: yüksek dillerde eşanlamlı çoktur. örneğin gökalp der ki, halk dilinde eşanlamlı olmaz. örnek olarak da siyah-kara ve beyaz-ak sözcüklerini verir: halk bunların ikisini de tutmuştur dilinde, evet, ama siyah ve beyazı fiziki renkler, kara ve akı ise mecazi, soyut anlamda kullanmıştır. alnın ak olur, beyaz olmaz. talihin kara olur, siyah olmaz. ama yüksek kültür dilleri, yani eğitimlilerin, soyluların, üst tabakanın dili böyle değildir. nüanslara dikkat eder. ufacık farklılıklara yeni kelime bulur. o kelimeleri ya başka dilden almak suretiyle, ya türetmek suretiyle, ya aynı sözcüğün daha eski bir versiyonunu farklı hale evriltmek suretiyle yapar. bir şeyin probabilitysi ile possibilitysi aynı değildir. biri ihtimal, diğeri imkanla ilgilidir çünkü. ikisine de aynı kökten olasılık-olanak demek sorunlu olabilir, kafada ayrım net oturmayabilir. osmanlı türkçesi bilirsen, dilin zenginleşir. nüansları daha iyi ayıran kelimeler kullanırsın. hem incelik kazanırsın, hem mesajın daha isabetli olur, hem de kafan daha çok çalışır, özetle.

5. sebep: metin zenginliği

üstteki maddeler dilin geneli ve kendisiyle ilgiliydi. bir de yazı dili ve metin sorunu var. yeknesak bir türkçe, aşağı yukarı aynı köklerden türetilmiş sözcükler ve onların sürekli tekrarını zorunlu kılar. sözgelimi aynı cümlede iki defa zorunluluk halinden bahsedeceksiniz. birinde mecburiyet, diğerinde zorunluluk diyebilirsiniz, eşanlamlı kullanarak metnin kulağa kötü gelmesini ve tekrara düşmesini engellersiniz.

6. sebep: orijinalden okumak

nutuk sadeleştirilince neler kaybediyor? yalnızca osmanlı türkçesi bilenlerin anlayabileceği ince espriler, nükteler, göndermelerle dolu metinler günümüz diline aktarıldığında ruhlarını ve inceliklerini koruyorlar mı? korumuyorlar elbette. osmanlı türkçesi bambaşka bir dil değil, türkçenin bir merhalesi, bir dönemi. öğrenmek zor değil, öğrendiğin zaman erken cumhuriyet dönemi de dahil olmak üzere türklerin felsefi anlamda en derin eserler verdikleri zamanlardan kalma eserleri aracıya ihtiyaç kalmadan okuyabileceksin.

7. sebep: dil öğrenmede kolaylık

osmanlı türkçesi bilen insanın kelime dağarcığı genişler. bu kelimelerin ekserisi de arapça ve farsça kaynaklıdır. basit gramer kuralları ve kelime haznesine bu şekilde aşağı yukarı vakıf olduğun bu iki dili osmanlıca sayesinde çok daha kolay öğrenirsin. ben farsça bilmediğim halde, latin harfleriyle yazılan metinlerin çoğunu anlıyorum mesela, divan edebiyatı merakım sağ olsun.

böyleyken böyle.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir