Hazırcevaplığın Şahı George Bernard Shaw'dan Hayata Bakışınızı Güncelleyecek Alıntılar

Nobel ve Oscar ödüllü İrlandalı yazar Shaw, usta yazarlığı ve hazırcevaplığıyla nam salmış bir deha. Kendisini daha iyi tanıyabilmek için zekice sözlerine bir göz atalım.
Hazırcevaplığın Şahı George Bernard Shaw'dan Hayata Bakışınızı Güncelleyecek Alıntılar


mantıklı bir insan kendini dünyaya uydurur. mantıksız bir insan ise, dünyayı kendine uydurma konusunda ısrar eder. dolayısıyla, tüm gelişmeler mantıksız insanlardan çıkar.

bernard shaw ve soylu bir hanımefendi arasında geçen ilginç bir diyalog :

- hanımefendi bin sterline benimle yatar mısınız?

- önerinizi düşüneceğim.

- pekiii bir sterline benimle yatar mısınız?

- siz beni ne sanıyorsunuz???

- madam, sizin ne olduğunuz zaten saptanmış durumda. iş pazarlığa kaldı.

"akıllı adam aklını kullanır,

daha akıllı adam, başkalarının aklını da kullanır"

"linç edilmememin tek nedeni, her sözümün alay sanılmasıdır. tek kelimemi ciddiye alsalardı, toplumsal düzen çoktan sarsılırdı" 

gülen düşünceler adlı kitapta çok ilginç bir tespiti ve yorumu var.

"dahiler, içkiyi bir ilaç gibi kullanıp içe içe yaşamsal sermayelerini tüketebiliyorlar. atatürk bu yolla türk uygarlığını kurtardı; ağzına bir damla içki koymayan hitler ise almanya'yı batırdı. edmund kean, frederick robson ve charles dickens kızıştıran uyarıcılarla yaşamlarını sürdürebildiler. bu onlara 'ölümsüzlük' denen en yüce profesyonel ünü sağladı; ama hepsi altmışına varmadan öldüler."

"ben sana bir elma versem, sen bana bir elma versen, bende bir elma, sende bir elma olur.
ben sana bir bilgi versem, sen bana bir bilgi versen, bende iki bilgi, sende iki bilgi olur."

"yaptığınızı bir başka budalanın bunları sizden beklediğini düşündüğünüz için yapıyorsanız, onun sizden bunları beklemesi de sizin onun bunları beklediğini umduğunuzu sandığından ileri geliyorsa... herkes istemediği bir şeyi yapıyor demektir. o zaman ortaya budalaca bir durum çıkar"

"çok küçük yaşlarımdan beri okula gitmek için eğitimime ara vermek zorunda kalmışımdır."

"dürüst insan her zaman gerçeği söyler, akıllı ise yalnız zamanında."

"domuzla güreş tutma, her ikiniz de çamur içinde kalırsınız ve domuz bundan hoşlanır."

"ilk aşk, birazcık aptallık ama çok miktarda meraktan doğar"

"insanın kendini berbat hissetmesi, mutlu olup olmadığına önem verecek kadar boş zamanı olmasından ileri gelir."

"yalancının cezası kendisine inanılmaması değil; onun kimseye inanmamasıdır."

kemancı jascha heifetz 'in bir konserine gittikten sonra eve vardığında şu aşağıdaki mektubu yazmış:

azizim mr. heifetz,
karım ve ben konserinizle büyülendik. böylesine güzel çalmayı sürdürürseniz genç yaşta öleceğiniz muhakkak. kimse tanrıların kıskançlığını kamçılamadan böylesine mükemmel çalamaz. sizden her akşam yatmadan önce kötü bir şeyler çalmanızı içtenlikle istirham ediyorum...

"sadece deneyimlerden bir şeyler öğrenilebilseydi, londra'daki kaldırım taşları en akıllı kişiden de akıllı olurlardı."

"kötülük nedir bilmemek bir erdem değil, bir ahmaklıktır: buna hayranlık duymak, saat kullanmadığınızı bilmeyen birini saatinizi çalmadı diye ödüllendirmeye benzer. erdem, kötülükle iyilik arasında seçim yapabilmek demektir ve bilgili olmadan seçim yapmak olanaksızdır."

"hatalarla dolu bir hayat, bomboş geçirilmiş bir hayattan çok daha faydalı ve onurludur."


"hareket halindeki cehaletten daha korkunç hiçbir güç yoktur."

"nefret, yüreksizlerin korkutuldukları zaman duydukları bir öç alma isteğidir."

ölürken "bu da benim için bir deneyim olacak" demiştir...