JK Rowling'in, Harry Potter ve Felsefe Taşı'nda Serinin Finaline Yaptığı Gönderme

Serinin sıkı okurları tarafından bile pek iyi hatırlanmayan bir şey var: Yazar Rowling, olay örgüsünün ancak finalinde belli olacak bir şeyin selamını daha ilk kitaptan vermiş meğerse.
JK Rowling'in, Harry Potter ve Felsefe Taşı'nda Serinin Finaline Yaptığı Gönderme
uyarı: serinin tamamını okumamış kişiler için spoiler içerir.

bu ilk kitabın son sayfalarında yazar j. k. rowling'in, 7. kitaba selam çaktığı şöyle bir diyalog mevcut.

(potter, quirrel'la olan karşılaşmasından sağ kurtulup hastane kanadında yatarken)

"ben rahatça döndüm" dedi hermione. "ron'u götürdüm - biraz zaman aldı bu- tam baykuşhaneye gidiyorduk ki, giriş salonu'nda dumbledore'la karşılaştık. zaten biliyordu - 'harry onun peşinde, öyle değil mi?' dedi, üçüncü kata fırladı."


ron, "bu işi senin yapmanı mı istemişti yoksa?" dedi. "babanın pelerinini yollaması filan?"
"ooo" diye patladı hermione, "öyle düşündüyse eğer - yani, demek istiyorum ki- korkunç bir şey bu -ölebilirdin."


harry, düşünceli düşünceli "hayır" dedi. "tuhaf bir adam dumbledore. bana bir olanak sağlamak istedi galiba. burada olup biten her şeyi biliyor, bu işe kalkışacağımızın farkındaydı, bizi durduracağına gerekli şeyleri öğretti, ipuçları verdi. ayna'nın nasıl işlediğini öğrenmem rastlantı değildi bana kalırsa. eğer becerebilirsem, voldemort'la yüz yüze gelmemin hakkım olduğunu düşünüyordu..."

bu da hagrid'in voldemort'un neden ortadan kaybolduğuna dair yorumu: 

"rivayete bakılırsa, ölmüş. bana sorarsan, palavranın daniskası. ölecek kadar insanlık yoktu içinde..."