Kocasının Öldürülmesi Üzerine Ocaklar Söndüren Rusyanın İlk Kadın Hükumdarı: Olga

Kievli Olga'nın hikayesini ''kase'' anlatmış.
Kocasının Öldürülmesi Üzerine Ocaklar Söndüren Rusyanın İlk Kadın Hükumdarı: Olga

ocaklar söndüren afet hatun, kiev'in kraliçesi. afet derken mecazi değil bildiğin deprem, tsunami gibi doğal afetten sözediyorum. millet bu başlığa çok başka beklentilerle tıklayacak şimdi ama game of thrones fanıysanız beklediğinizden bin kat iyisi var agalar kaçmayın okuyun.

efendim bu ablamız 10. yy'da kiev knezliği'nin başındaki igor'la evlenmiş, bir de svyatoslav isminde oğlu olmuş. bunlar gül gibi geçinip giderken kiev knezliği'nin tepeleyip vergiye bağladığı düşmanı olan drevlianlar nam doğu slav kabilesi, igor bunlardan çok fazla vergi aldı diye isyan çıkarıp igor'u katlederler. prens svyatoslav o sırada henüz üç yaşında sabi sübyan olduğundan validesi olga naip olarak tahta oturur.

drevlian'lar olga'ya elçi yollayıp kan dökülmesini istemediklerini, kendi prensleriyle evlenip yönetimi ona devretmesinin herkes için en hayırlısı olacağını bildirir. olga ablamızın buna tepkisi elçileri diri diri gömdürmek olur. ama entrikacının önde gideni olan bu ablamızın tahtı kaptırmaya da, ikide bir isyan çıkaran drevlian'larla uğraşmaya da hiç niyeti yoktur. drevlian prensine mektup yollayıp evlilik teklifini kabul ettiğini, ancak halkına bu evliliği kabul ettirebilmek için şekil yapmak açısından prensin memleketine giderken kendisine eşlik edecek asilzade heyeti gönderilmesinin elzem olduğunu bildirir. drevlian'lar en yüksek titrlere sahip asilzadeleri yollarlar.

olga bunları dostane bir şekilde karşılar ve 'uzun yoldan geldiniz, bir hamama girin de kirinizi atın' diye bunların alayını hamama sokar. elemanların hepsi hamama girince bütün kapıları kilitletip hamam binasını ateşe verir, alayını diri diri yakar. ablamızın eylemleri bununla bitecek değildir tabii, kocasını katleden ve tam bir baş belası olan drevlian'ların kökünü kurutmayı bir kez kafasına koymuştur. drevlian'ların memleketine gidip merhum kocası için bir cenaze yemeği organize eder ve memleketin bütün ileri gelenlerini, hatırlı kişileri davet eder (o arada bizim asilzadelere ne oldu diye sormak kimsenin aklına gelmemiş sanırım) hizmetkarlarına da bunlara alabildiğine şarap servisi yapmalarını tembihler. drevlian'lar iyice zom olunca askerlerine emir verir ve 5000 drevlian'ı öldürtür. (red wedding de neymiş birader!)

olga ablamız başladığı işi sonuna kadar götüren tıynette biri olduğundan bununla yetinecek değildir elbet, hemen kiev'e dönüp drevlian milletinin geri kalanını da ortadan kaldırmak için ordu hazırlamaya başlar. drevlian'ların da akılları nihayet başlarına gelmiştir, olga'ya elçi yollayıp aman taçta tahtta gözümüz yok daha, biz ettik sen etme, istediğin kadar vergi verelim yeter ki bizi rahat bırak daha öldürme diye yalvarır yakarırlar.

olga 'bu kadar ceza yeter, size merhamet ediyorum. vergi olarak bir defaya mahsus her evden üç güvercin ve iki kırlangıç tutup yollayın' diye bir mesaj yollar. donlarına kadar soyulmayı bekleyen drevlian'lar aaa sembolik vergi, oh be yırttık yakamızı bırakacak sonunda diye sevinip evlerinde, ahırlarında yuva yapan güvercin ve kırlangıçlardan olga'nın dediği kadarını yakalayıp kafeslere koyar yollarlar. olga askerlerine kuşların ayaklarına teker teker kumaşa sarılıp fitil takılmış bir parça kükürt bağlatır, güneş batınca askerlere fitilleri tutuşturup kuşları salmalarını emreder.

kuşlar evlerine varıp yuva yaptıkları saçak altlarına, samanlıklara, ağıllara geri döndüğünde her yeri alevler sarar, şehirde yangın çıkmadık bir tek ev, ahır, samanlık kalmaz. her taraf aynı anda alev aldığından millet yangınları söndüremez, ortalık cehenneme döner ve kaçabilenler canhıraş kaçar. ancak olga kaçanları tutup gebertmeleri için askerlerini yollamıştır, bunlar da kaçanlardan kodaman olanlarını esir alıp gerisini kılıçtan geçirir. esir edilen kodamanları olga kendi sadık adamlarına köle ve hizmetkar olarak hediye eder. (burada da parantez açıp cersei'nin yobaz tarikatı yok edişini hayranlıkla izleyenlere göz kırpalım.)

daha sonra ortodoks hristiyanlığa geçen olga, konstantinopolis'e gidip vaftiz olur ve imparator 7. konstantin huzurunda devlet töreniyle ortodoks kilisesine katılır. ülkesine hristiyanlığı yaydığı için ölümünden sonra kilise tarafından azize ilan edilir. kadın toplu katliamlar yapmış, drevlian memleketinde taş üstüne taş, omuz üstünde baş bırakmamış ama azize olga olup ikonalara falan resmedilmiş:

rusya'da ukrayna'da millet gidip bunun ikonalarının önüne mum yakıp ihsan falan istiyor yani, olaya bak. 

moral of the story: dinde mantık aranmaz.