Külkedisi Masalının Orijinal Hikayesi

Bazı meşhur masalların günümüzdeki kitaplara ve filmlere yansımasıyla, orijinalleri arasında dağlar kadar fark var. Çoğu masal, çocuklar daha iyi sindirebilsin diye zaman içinde biraz yumuşatılmış. Onlardan biri de Külkedisi.
Külkedisi Masalının Orijinal Hikayesi

bir gun zengin bir adamin karisi olum dosegindeyken tek kizini (cinderella) yanina cagirip "bugun oluyorum ama cennetteyken surekli seni izliyor olacagim ve surekli seni koruyor olacagim" seklinde soz vermis ve hayata gozlerini yummus. kiz hayatina iyi bir insan olarak devam etmis ve her gun annesinin mezarini ziyaret etmis. aradan bir sene gecince zengin adam yalnizliga dayanamayip yeniden evlenmeye karar vermis. eve yeni tasinan kadinin dis gorunusu guzel ama ici cirkin kizlari varmis. bu kizlar cinderella ile ayni odada oturmak, ayni yerde yemek yemek istemiyorlarmis. ayrica bu kizlar cok kiskancmis. cinderella'nin tum guzel kiyafetlerini yirtip atmislar, pahali ayakkabilarini cope atip ona tahtadan ayakkabi vermisler ve mutfaga hizmetci olarak gondermisler. kizlarin annesi de bunu onaylamis.

zaman icinde cinderella evdeki tum agir isleri yapmis ve bir hizmetci gibi kullanilmis. bir sure sonra cinderella'nin eski yatagi da kaldirilmis ve kizcagiz komurlukte yatmaya baslamis. her gun evdeki diger kizlar kendisine eziyet ediyormus ve surekli dalga geciyorlarmis.

bir gun cinderella'nin babasi bir is icin sehir disina cikacakmis ve kizlarina ne istediklerini sormus. kotu kalpli kizlar bol bol mucevher ve pahali kiyafetler istemisler. cinderella da "ormanda yururken sapkana takilan ilk dal parcasini getir, bana yeter" demis. cinderella'nin babasi hic soru sormadan evden ayrilmis ve tum kizlara ne istiyorlarsa onu getirmis. cinderella kendisine verilen dal parcasini alip annesinin mezarina koymus ve onu gozyaslariyla sulamis. bir sure sonra bu dal buyuyerek agaca donusmus. bir sure sonra bu agacin dallarinda beyaz bir kus ev yapmis. cinderella gunde 3 defa annesinin mezarini ziyarete gidiyormus ve bu agacin altinda dua ediyormus. beyaz kus da cinderella'yla konusup onun bir dilegi olup olmadigini soruyor, bir dilegi varsa aninda yerine getiriyormus.

bir sure sonra ulkenin krali bir festival verip ogluna gelin bakmaya karar vermis. festivalin davetiyesi eve ulasinca cinderella'nin uvey kardesleri onu hizmetci gibi kullanip saclarini yapmasini, kiyafetlerini dikmesini, ayakkabilarini temizlemesini filan istemisler. cinderella da bu partiye gitmek istiyormus ama ne giyecek temiz bir kiyafeti, ne de bir ayakkabisi varmis. zaten uvey annesi de gitmesine izin vermemis. cinderella aglayip yalvarinca "cati katinda mercimek var, onlari 2 saat icinde ayiklayip hazirlarsan gitmene izin veririm" demis. cinderella da hemen ise koyulmus.

mercimekler kullerin icindeymis ve ayiklanmasi cok zormus. cinderella arka bahceye cikip sesli bir sekilde bahcedeki kuslara bir siir okumus ve yardim istemis. birazdan mutfaga pencereden bir suru kus girmis ve bu kuslar mercimek ayiklamaya baslamis. kisa sure icinde mercimek ayiklama isi tamamlanmis. bundan sonra uvey anne yine de cinderella'nin temiz kiyafeti olmamasini ve dans etmeyi bilmemesini bahane gostererek kizin baloya gitmesine izin vermemis. uvey anne iki kiziyla beraber evden cikip baloya giderken cinderella arkalarindan bakakalmis. birazdan cinderella aglaya aglaya annesinin mezarina gitmis ve agacin altinda dua etmeye baslamis.

birazdan beyaz kus agactan asagi inip cinderella'yi altindan ve gumusten kiyafetlerle kaplamis. ayrica kendisine gumus ve ipekten yapilmis bir ayakkabi vermis (dikkatinizi cekerim, hikayenin bu versiyonunda cinderella'ya istediklerini veren bir peri veya at arabasina donusen bir balkabagi yok. ayrica gece 12'de eve gitme zorunlulugu da yok). baloya gelen cinderella tum misafirleri etkilemis ve prens tum aksami onunla gecirmis. diger kizlar prense dans etmek icin yanastiginda prens onlari geri cevirmis ve aksam boyunca cinderella haric kimseyle tek kelime konusmamis.

aksam olup balo bitince cinderella dahil herkesin eve donme vakti gelmis. prens cinderella'yi eve birakmayi teklif etmis cunku boylesine guzel ve alimli bir kizin nerede yasadigini ve hangi ulkenin prensesi oldugunu merak etmis. cinderella da prense evini gostermek istemedigi icin bunu geri cevirmis. prens cinderella'yi birakmak istememis ama bir anda ceviklikle prensin elinden kacan kiz civardaki bir guvercin yuvasina saklanmis. birkac saat sonra prens guvercin yuvasinin icini aratmis ama kizi orada bulamamis. balodan eve donen uvey anne ve iki kizi da cinderella'yi evde pis kiyafetler icinde otururken bulmuslar. boylece kimse cinderella'nin kim oldugundan suphelenmemis.

cinderella ormanda hizlica kosup annesinin mezarina gelmis, burada altindan ve gumusten kiyafetleri beyaz kusa geri verip eski kiyafetlerini geri almis ve hizla eve gitmis ve bunu kimse gormemis. ertesi gun balo devam edecekmis ve uvey anne ve kizlar yeniden cinderella'yi evde birakip baloya gidecekmis. cinderella da ayni gecen seferde oldugu gibi annesinin mezarina gelip dua etmeye baslamis ve beyaz kus ona yine altindan ve gumusten olusan kiyafeti getirip teslim etmis. cinderella balonun ikinci gunune de katilacakmis.

cinderella'nin ikinci gecede giydigi kiyafet ilk gecekine gore daha da guzel ve alimliymis. balonun yapildigi saraya giren cinderella prensi icerde kendisini beklerken gormus. prens kimseyle dans etmiyor veya konusmuyormus ve butun gun cinderella'yi bekliyormus. aksam boyunca cinderella ile dans eden prens bu kez kizin yasadigi yeri ogrenmeyi kafasina koymus. bu kez yine cinderella cok hizli bir sekilde kosmus ve once prens'in elinden kurtulmus, sonra bir agaca tirmanmis ve ormanin icinde karanlikta ilerleyerek eve gelip eski kiyafetlerini giymis. ikinci gecenin sonunda da prens cinderella'nin nerede yasadigini kestirememis.

balonun ucuncu gununde uvey anne ve kizlar yine baloya gitmis ve cinderella yine annesinin mezarina gitmis. bu kez tamamen altindan olusan bir kiyafet ve yine tamamen altindan olusan ayakkabilar giymis. ucuncu gunun gecesinde cinderella yine prensin elinden kacip kurtulmus ama ayakkabilarindan biri ormanda camura takilmis. prens bu ayakkabiyi yanina almis.

ertesi gun prens ayakkabiyi eline alip ev ev dolasmaya baslamis ve tum kizlarin ayakkabiyi tek tek denemesini istemis. prens cinderella'nin evine geldiginde uvey kardesler ayakkabiyi denemisler ama ikisine de uymamis. kizlarin annesi kizlara bicak verip "ayaginin sigmayan kismini kes, kralice olunca ayagina ihtiyacin olmayacak, her yere tasinacaksin" demis (hikayenin daha cok bilinen versiyonlarinda ve disney versiyonunda malum sebeplerden dolayi bu sahne gecmiyor). kizlardan biri ayaginin ayakkabidan tasan kismini kesmis ve ayagi altin ayakkabiya uymus. prens de onun cinderella oldugunu dusunup o kizi yanina almis.

atlara binen prens ve heyeti saraya geri donerken cinderella'nin annesinin mezarinin yanindan gecmisler ve o sirada beyaz kus agactan inip prensin yanina gelmis ve siirsel bir sekilde "o gercek prenses degil cunku ayagini kesti" seklinde laflar soylemis. prens kizin ayakkabisini cikartmasini istemis ve ayakkabinin kanlarla dolu oldugu gorulmus. bundan sonra prens cinderella'nin evine geri donmus. daha sonra evdeki diger kiz da ayaginin topuk kismini kesip ayni numarayi yapmis ve prens bu numarayi yine yemis ve yine ayni yerden gecerken ayni kus prensi uyarmis.

prens sinirlenip cinderella'nin babasina "baska kizin var mi?" diye sormus. babasi "sadece bir karim var. bir de cinderella adinda bir kiz var ama o baloda yoktu" demis. prens eve geri donup cinderella'yi sorunca uvey annesi "ustu basi cok kirli, insan icine cikacak halde degil" demis. prens zorlayinca cinderella'yi mutfaktan bulup getirmisler. mutfakta elini yuzunu yikayan cinderella asagi inmis ve ayagindaki tahta ayakkabiyi cikartip altin ayakkabiyi giymis. ayakkabi ayagina uyunca prens de onun kim oldugunu hatirlamis.