MÖ 28.000 Yılında Modern İnsanın Gerçekleştirdiği Neandertal Soykırımı

Şu anki insan türü Homo Sapiens ile son birkaç yüzyılını birlikte geçiren ancak daha sonra araları bozulan ve Sapiens'ler tarafından katledilen eski bir insan türü Neandertal. Bu türün neden yok olduğuna biraz yakından bakalım.
MÖ 28.000 Yılında Modern İnsanın Gerçekleştirdiği Neandertal Soykırımı


yuval noah harari, sapiens adlı kitabında bu konuya değinerek, neandertallerin muhtemelen sapiensler tarafından soykırıma uğradığını, bunun nedeninin de sapienslerin kendilerine benzer fakat kendilerinden değişik bir başka insan türüne tahammül edememelerinden kaynaklandığını yazıyor. kullandığı cümle şu şekilde: “they were too familiar to ignore, but too different to tolerate.”


insanların egosunun, kendilerinin tek ve erişilmez olarak kabul etmelerinin, dünyanın onlara tanrı tarafından bahşedilmiş ve kaynaklarını istedikleri gibi sömürebilmeleri için önlerine koyduğu savının en büyük antitezi tabii ki de bir başka insan türü olurdu. sapiensler, yani bizim türümüz, her şeyden önce egosunu fena halde zedeleyen bu sorundan kurtulmuş olmalıydı. tabii sadece neandertaller değil, diğer pek çok insan türü de ayn akıbete uğradı, dünya sapienslere kaldı.


sapiens kitabında yine nedeni açıklanandır aslında:

"homo cinsinin besin zincirindeki yeri çok yakın bir zamana kadar ortalardaydı. milyonlarca yıl boyunca insanlar küçük hayvanlar avladılar, ne buldularsa onu yediler ve aynı şekilde büyük avcılar tarafından avlandılar. ancak 400 bin yıl önce çeşitli insan türleri büyük av hayvanlarını avlamaya başladı ve ancak yüz bin yıl önce homo sapiens’in ortaya çıkışıyla,
insan besin zincirinde yukarı zıpladı. orta sıralardan yukarıya doğru atılan bu büyük adımın çok önemli sonuçları oldu. piramidin tepesindeki aslan ve köpekbalığı gibi diğer hayvanlar, bu pozisyona kademeli olarak milyonlarca yıl içinde yükselmişti. bu da, ekosistemin çeşitli kontrol ve denge mekanizmaları üreterek, aslanların ve köpekbalıklarının ortalıkta terör estirmelerini engelledi. 


aslanlar daha ölümcül oldukça ceylanlar da daha hızlı koşmaya, sırtlanlar daha iyi işbirliği yapmaya, gergedanlar daha saldırgan olmaya başladı. buna karşın, insan tepeye o kadar hızlı çıktı ki, ekosistemin gerekli ayarlamayı yapacak vakti olamadı, ve buna ek olarak insanlar da bu değişime ayak uyduramadı. gezegendeki büyük avcıların çoğu muhteşem yaratıklar; milyonlarca yıl süren hâkimiyetleri sayesinde kendilerine olağanüstü derecede güveniyorlar. sapiens ise adeta bir muz cumhuriyetinin diktatörü gibi. daha yakın zamana kadar savandaki orta hâili yaratıklar olduğumuz için hâlâ korku ve endişelerle doluyuz, ve bu da bizi fazlasıyla zalim ve tehlikeli kılıyor. ölümcül savaşlardan çevre felaketlerine pek çok tarihsel kötülük, bu çok hızlı gerçekleşen sıçramadan kaynaklanıyor."


kısaca çok hızlı bir şekilde besin zincinin tepesine çıkınca elde edilen güç ve diğer yandan büyük korku ve endişe ile önümüze geleni yok ettik. ateşi bulduk, orman içindeki hayvanları öldürüp yemek için koca ormanı yaktık. sapiens hep vahşiydi diğer türlerin hiç olmadığı kadar. bu da hala devam ediyor.


yuval noah harari böyle demiştir ama kitapta kendisinin açıkladığına göre bir ihtimal daha var: ırk karışımı teorisi

buna göre afrikalı göçmenler dünyaya yayıldıkça diğer insan topluluklarıyla karşılaştılar ve bugünkü insanlar da bu karışımın sonunda ortaya çıktılar.

eğer yerine geçme yani soykırım teorisi doğruysa, yaşayan tüm insanlar aşağı yukarı aynı genetiğe sahiptir ve aralarındaki ırksal farklılıklar önemsizdir.
ırk karışımı teorisi siyasal açıdan riskli, çünkü ırk teorilerine malzeme veriyor.

sonuç olarak; soykırım teorisinin ırk karışımı teorisine göre daha kabul edilebilir olduğunu söylemek lazım. ama ortadoğu ve avrupa insanlarının dnalarında az miktarda da olsa neandertal dna'sına rastlanmıştır.

Neandertal Müzesi (Almanya)