Nikola Tesla'nın Kablosuz Elektrik Aktarımının Mümkün Olduğunu Anladığı Kendi Günlüğünden Satırlar

Nikola Tesla'nın not tuttuğu pek bilinmese de Sözlük yazarı cench bazılarına denk gelmiş. Üstelik kablosuz elektrik iletimini keşfettiği notlar. Övgüyü sizlere bırakıyoruz.
Nikola Tesla'nın Kablosuz Elektrik Aktarımının Mümkün Olduğunu Anladığı Kendi Günlüğünden Satırlar

tesla'nın not tutma alışkanlığının olmadığı söylenir. halbuki 1899'da, colorado springs'te zamanının en önemli bilimsel deneylerini yaparken düzenli olarak not tutmuştu.

notları daha sonra prof. aleksandar mariciç tarafından düzenlemiş ve 1978 yılında yugoslavya'da yayınlanmıştı.

notların tamamına göz atmış biri olarak söyleyebilirim ki yaklaşık 400 sayfanın anca 20 sayfası genel okuyucuya hitap ediyor, kalanı tamamen bilimsel ve matematiksel bir dille yazılmış. karmaşık gözlemler ve hesaplamalar var, deneysel ve sistematik.

notlar arasından özellikle buraya aktarmak istediğim iki bölüm var, biri tek diğeri yedi sayfa. tek sayfa olanı ocr ile bilgisayara aktardım ve google translate kit yardımıyla türkçeye çevirdim. dili çok ağır olduğu için tek sayfanın çevirisi 5 saat sürdü, yine de ingilizce ve temel fizik bilgimin yetersizliğini hissettim.

ilk bölüm durağan dalgalarla ilgili. tesla'nın kablosuz elektrik iletiminin mümkün olabileceğini anladığı satırları içeriyor. tamamen kendi ağzından:

4 temmuz 1899

dün gece yapılan gözlemler. öyle kolayca unutulacak cinsten değiller, birden fazla sebepten dolayı. öncelikle olağanüstü şimşek gösterisi, muhteşem bir gözleme vesile oldu, iki saat içinde en az 10-12.000 deşarja tanık olundu. parlama (şimşek) neredeyse sürekliydi ve gecenin ilerleyen vakitlerinde, fırtına gücünü kaybettiğinde bile dakikada 15-20 deşarj'a tanık olundu. bazı deşarjlar muazzam parlaklıktaydı ve çoğu zaman 10 ya da iki katı kadar çatallıydı. ayrıca genel olarak üst kısımları alta göre daha kalın göründü. böyle olabilir mi? 


belki de sadece, gerçekte yere yakın olan kısmın, izleyiciye de yakın olmasından dolayıydı. fırtına koyulaşıp sürekli olarak büyüdükçe belirli bir mesafede algılanabilir olmaya başladı. bir araç (dönen "coherer") toprağa bağlıydı ve bir levha da telgraf planımda olduğu gibi toprak seviyesinin üzerindeydi, ve bir kondansatör yer (toprak) yoluyla iletilen etkileri büyütmek için kullanılanıldı. bu büyütme sistemi çok daha iyi sonuçlar sağladı ve birçok modifikasyonda ayrıntılı olarak açıklanacaktır. 

mükemmel sonuçlarlar elde ettiğim, lenard ve röntgen ışınlarının özelliklerinin araştırılması sırasında kullandım. röle çok hassas ayarlanmış değildi ama yine de fırtına hala yaklaşık 80-100 mil uzaklıkta iken oynamaya başladı, mesafeye ses hızı ile karar verildi. fırtına yaklştıkça ayar daha az hassas olmak zorunda kaldı, taa ki yayın güç sınırına ulaşılıncaya kadar, ama o zaman bile her deşarjda oynuyordu. sıradan bir çan, toprağa ve yükseltilmiş terminale bağlıydı ve birçok durumda o da tepki verdi. küçük bir kıvılcım boşluğu, komşu mahallede şimşek çaktığı zaman parlak bir kıvılcım tarafından köprülendi. 


elleri boşluk boyunca uzatınca, toprak ve yalıtılmış plaka arasından geçmekte olan akımın gücünü gösteren bir şok hissedildi. fırtına uzaklaştıkça en ilginç ve değerli gözlem yapıldı. bu şekilde oldu: cihaz tekrar daha duyarlı olacak ve görülen veya duyulan her deşarja anında tepki verecek şekilde ayarlandı. bir süre de o şekilde çalıştı, sonra durdu. bu yıldırımın artık çok uzak olduğunu ve yaklaşık 50 mil uzaklıkta olabileceğini düşündürdü. bir anda cihaz yeniden oynamaya başladı, fırtına uzaklaşmasına rağmen gücü sürekli bir şekilde artıyordu. bir süre sonra belirtiler durdu ama yarım saat sonra cihaz tekrar kaydetmeye başladı. bir kez daha kesildiği zaman ayar daha hassas hale getirildi, aslında çok önemli olan buna rağmen cihaz tepki vermekte başarısız oldu, ancak yarım saat kadar sonra tekrar oynamaya başladı ve bu sefer röle üzerindeki yay çok fazla sıkılaştırıldığı halde deşarjları gösterdi. bu anda fırtına görüş alanından çok uzaklara taşınmıştı. cihazı yeniden düzenleyerek ve daha hassas olmaya ayarlayarak bir süre sonra yeniden periyodik oynamalar başladı. fırtına artık en azından 200 mil'den daha uzaktaydı. gecenin ilerleyen vakitlerinde ufkun açık olmasına rağmen, cihaz yarım saat aralıklarla tekrar tekrar oynadı ve durdu.

bu bilimsel açıdan harika ve çok ilginç bir deneyimdi. açıkça durağan dalgaların varlığını gösterdi, gözlemler başka türlü nasıl açıklanabilirdi? bu dalgalar eğer yansımadıysa nasıl durağan olabilirler ve başladıkları yerden değilse nereden yansıtılabilirler? dünya yüzeyinin karşı noktasından yansıtıldıklarına inanmak zor olacaktır, gerçi bu mümkün olabilir. ama bunun yerine bulutun iletken yolunun başladığı noktadan yansıtıldığını düşünüyorum, bu durumda yıldırımın toprağa düştüğü yerde bir düğüm noktası olmalı. şurası artık kesin ki bir osilatör ile üretilebilirler.

(bu çok büyük önem taşır) - colorado springs notes, 1978, sayfa 56.

bundan sonrası matematiksel dile dönüyor.

aktarmak istediğim ikinci bölüm tesla'nın pikes peak tanımı. deneyleri gerçekleştirdiği konumun belirgin özelliklerini 7 sayfalık bir kompozisyona sığdırmış. çok güzel ama çevirisi de bir o kadar zor. o da başka sefere artık.

Modern Dünyayı İcat Eden İnsan: Nikola Tesla Hakkında Az Bilinenler