Orta Dünya'yı Değiştiren İki Hobbitin Kıyaslaması: Bilbo Baggins mi, Frodo Baggins mi?

Yüzüklerin Efendisi'nin en kilit karakterlerinden iki hobbit söz konusu olunca karar vermek zor.


Frodo taraftarı bir görüş

frodo'nun bir tık önde olduğu versustur bu.

öncelikle ikisi de kendi iradeleriyle bırakamamıştır yüzüğü. bilbo'nun gandlf'a hırsız demesini ve gandalf'ın esip gürlemesini unutuyorsunuz anlaşılan. ki bilbo yüzükle 60 sene rahat bir yaşam sürerken ve sauron'un iradesi yüzük üstünde yok gibiyken yaptı bu hareketi. gelin bi de frodo yüzükle geçirdiği 18 yılda başına neler gelmiş onları hatırlayalım.

garibim frodo'yu yüzük tayfları mı bıçaklamadı, devasa örümcekler mi deşmedi böğrünü, orklara mı tutsak olmadı, yolculuk sırasında arkadaşlarının ölümlerini mi görmedi? (gandalf'ın düşüşü, boromir'in ihaneti ve şanlı ölümü)

ha derseniz ki "lan sam'e hırsız demedi mi bu piç" diye. haklısınız, sam orta dünya'nın en taşşşaklı hobbitidir (üç ş ile yazdım dikkat edersen). lakin yukarıda saydığım şeyler başından geçen, mordor'un yaban topraklarında aç, susuz üstüne mordor'un zehirli karanlığı, mordor'a yaklaştıkça sauron'un nefesini ensesinde hissetmesi ve yüzüğün sauron'a yaklaştıkça etkisinin daha da büyümesi ve gollum'un beyin yıkamaları ile kafayı yemiş frodo'nun bunları yapması çok şaşırtıcı değil. adam dünyanın tüm yükünü üstünde yüklenmiş beyler, haksızlık etmeyin. ki frodo gandalf'a da, galadriel'e de kendi isteğiyle sundu yüzüğü bunu da unutmayalım.

bilbo'nun da hakkı yenmemeli tabi; zeki ve cesurdur. birçok kahramanlığı mevcut. bu yönleriyle bakıldı mı frodo'dan üstündür. lakin karşılaşmak zorunda olduğu olaylar frodo'nunkine nazaran çocuk masalı gibidir. gibidirden öte hobbit bir çocuk masalıyken yüzüklerin efendisi serisi destansı bir kahramanlık eseridir.

birinin yazarı bilbo baggins'tir, diğerini ise frodo baggins yazmış ve son sayfalarını bitirmesi için samwise gamgee'ye teslim etmiştir.


Bilbo taraftarı bir görüş

bilbo baggins, yüzüğün yok edilmesini sağlayan, sauron'a en net darbeyi vuran kişilerin başında gelmektedir. frodo, gollum'a niye acıdı ki kesseydi diye afaki konuşurken. bilbo gollum'a acıyarak onu öldürmeyerek zaten orta dünyanın kaderini değiştirmiştir. o gollum olmasaydı bu frodo ne hüküm dağına gidebilirdi, ne de başka bir halt yapabilirdi. emly muil kayalıklarında kaybolurdu.

ayrca bilbo, yüzük tarihinde yüzüğü o kadar uzun taşıyıp da kendi iradesiyle yüzüğü bırakabilen tek kişidir. bilbo yüzüğü 60 yıl boyunca taşımış buna rağmen bırakıp gitme cesaretini gösterebilmişken. frodo hüküm dağının tepesinde yüzüğü takma mallığını gösterebilecek bir tiynettedir. şu açıklama yeter de biraz daha açalım bu iki arkadaşı.

bilbo, kendi işini kendi gören bir adamdır. frodo'nun arkasını ise, yüzüğün yok edilmesindeki en baba adamlardan (bkz: samwise) toplamıştır. bilbo frodo dallamasına kıyasla daha zekidir, daha fazla insiyatife sahiptir. arkenstone olayında bizzat insiyatif alan bir adamdır. ayrıca vicdanlı adamdır bilbo yüzüğü frodoya bırakırken, "bunun için çok üzülüyorum oğlum. bilemezsin kahroluyorum." diyerek asıl vicdanını göstermiştir. hatta filmciler bilmez, bilbo ilk başta gerekirse ben yüzüğü götürürüm diyerek bu işi frodoya yıkmak istememektedir. erlond'un divanında.

frodo ise, bir çok kez yaralanmış, asıl arkadaşını dışlayıp salak tamamen geri zekalı olan iki arkadaşını - kusura bakmayın kimse, merry ve pipin'i savunmasın. hani yüzük kardeşliğinin ebesine atlayan bir ikiliden bahsediyoruz. yok taşı moria'nın göbeğinde kuyuya atıp barlog çağırmalar, filmde kahramanlık gibi gösterse de kitapta tamamen mallığına koşarken uruk-hai'nın kucağına düşmeler. boromir gibi yetenekli bir gondor kumandanının ölümüne sebep olmalar, palantire bakmalar gibi - yanına alması. sonra bu salak arkadaşları yüzünden fırtına başında bıçak yemesi. en sonunda sam'in önünde yüzüğü takması. hayır bu ölse dediği gollum olmasa orta dünya pert arkadaşlar. bir de ikide birde niye bunlar benim başıma geldi yhaaa diye ağlaması.

kısaca bilbo'nun havada karada denizde alacağı karşılaşma.