Pierre Van Hooijdonk'un Fenerbahçe'deki Eşine Az Rastlanır Takım İçi Liderliği

2003-2005 yılları arasında Fenerbahçe'de forma giyen ve bu süre boyunca 2 Süper Lig Şampiyonluğu kazanan Pierre Van Hooijdonk, takım içinde gösterdiği liderlik konusunda örnek futbolculardan biriydi.
Pierre Van Hooijdonk'un Fenerbahçe'deki Eşine Az Rastlanır Takım İçi Liderliği
Fotoğraf: fenerbahce.org

pierre van hooijdonk'un fenerbahçe'ye geldiğinde gösterdiği liderliğin örneği bu kulüp tarihinde yoktur.

kalede rahmetli enke ile başlayacaktık güya, adam ilk maçında 3 tane yedi ve kaçtı gitti. recep biler faciasına kaldık önce. sonra tecrübesiz de olsa volkan geçmişti. ikisinin de yaşlar 21-22. tecrübe sıfır

defans'ta tomas, luciano çok kaliteli de olsalar daha yeni gelmişler, ilk kez bir arada oynuyorlar. yedekler servet çetin, ismail güldüren onlar da yeni.

sol bekte istanbulspor'dan petkov gelmiş yeni, yedeği karlos muhammed hanefi 20 yaşında yeni.

orta sahada yine ilk kez beraber oynayan o sene gelen müthiş genç yetenek selçuk şahin ve aurelio yeni. kemal aslan yeni.

nobre, mehmet yozgatlı sezon ortası yeni transfer, tuncay daha geçen sene gelmiş 21 yaşında, rebrov keza önceki sezon ortası. genç semih son dakikalarda girmeye yeni başlıyor.

ümit milli takımda kimi görse toplamış aziz, 2003 rezaletinden sonra tüm takımı sıfırlarmış neredeyse.

en tecrübeli diyeceğin adamlar ümit özat, serhat akın, ali güneş, fatih akyel falan ki bu adamların da üçüncü, dördüncü sezonu takımda en fazla. ve 2003'te facia bir sezon kapanışı yapmışlar özgüvenleri diplerde.

pvh, 33 yaşında geliyor. onun dışındaki takımın yaş ortalaması 24 bile değil. 30'un üstündeki tek adam. hiçbirinin doğru düzgün birlikte oynamışlıkları yok. yabancılardan aurelio dışında ülkeyi tanıyan yok. bu tecrübesiz takımın ilk 4'e girmesi bile mucize olurdu; onun saha içinde gösterdiği liderlik olmasaydı. şampiyon yaptı takımı. 34 maçın 34'ünde de oynadı, hem de yaşına rağmen farka giden maçlarda alkışlatmak için çıkarıldığı 2-3 maç hariç hepsinde 90 dakika oynadı. son 17 maç falan sarı kart sınırındaydı bu galiba. takımı yalnız bırakmamak için görmedi adam o kartı. 

gs'ye de attı, bjk'ye da attı, ts'ye de attı. çizgiden top çevirdi, yine attı. rakip baraj kurmayınca kendi adamlarına kurdurdu bir daha attı. o sene rakip takımlar da az dişli degildi. avrupa kupalarında totaldeki en iyi sezonlardan biri yasanıyordu:


hatta çok katkı yapmadı zannedilen 2004-2005'te bile kaç tane maç aldı. yıllar sonra şampiyonlar ligi'nde galibiyet getirdi. bu başlıkta bile yüz kere söylenmiştir mutlaka ama kalsaydı denizli faciası kesinlikle yaşanmazdı. 35 yaşında bizden gittikten sonra 2 sene daha oynadı. 

geldiği gibi böyle bir katkı yapan adam bir hagi vardır heralde türkiye'de.

daha ilk hazırlık maçında frikikten takıp genç arkadaşlarıyla oynadığı çiftetelli ile gönlümüzü kazanmıştı. yeri başkadır piyerpare'nin.

Fenerbahçe'nin 4. Ligden Bulup Transfer Ettiği İsmail Yüksek Kimdir?