Seinfeld'i İzleyecek Olanların Diziyi Kafasında Bir Yere Oturtmasını Sağlayacak Bilgiler

Netflix'e gelen Seinfeld'i ilk kez izleyecekler için dizinin sezonları, karakterleri ve yayınlandığı dönem hakkında ön hazırlık yapmanızı sağlayacak bir yazı.
Seinfeld'i İzleyecek Olanların Diziyi Kafasında Bir Yere Oturtmasını Sağlayacak Bilgiler


bu dizi ilk olarak 5 bölümlük mini dizi kıvamında çekildi

rating ve geri dönüşler çok başarılı değildi. nbc sonuçlardan memnun kalmadığı için başka bir network'e geçti. sonra 13 bölümlük 2. sezon çekildi ama bir türlü doğru yayın saati oturtulamadı. buna rağmen kendisine belli bir izleyici kitlesi edindi. esas olarak kendini bulması ise 3. sezon oldu. 2. ve 3. sezonlardaki bir kaç bölüm (chinese restaurant, busboy, parking garage vs) daha önce tv'de hiç görülmemiş tarzdaydı ve dizinin hem formatı, hem karakterleri hem de onu sonradan gerçekten unutulmaz kılacak olan "somut bir hikayenin olmadığı ama her şeyin eninde sonunda birbirine bağlandığı" ve "aslında birbirinden absürd, çıkarcı ve sevilmeyecek tiplerin bir şekilde izleyiciye sempatik gelmesi" elementleri 3. sezonda oturdu.

ondan sonrasında zaten jerry seinfeld ile larry david işi iyice "dalgaya ve absürdlüğe" vurmaya başladılar. hepsi birbirinden garip bir sürü yan karakter diziye girdi. bazıları tek bölümlük, bazılarıysa dönemlik olarak bölümlerde göründüler. hatta dizinin final bölümünde bu karakterlerin büyük bölümü gene geri gelmişti.

ilk sezonlarda henüz oturmamış olan bölümleri 4. sezon ve sonrasındaki bölümleri izledikten sonra tekrar izlendiğinde aslında orada da bu diziyi unutulmaz yapan birçok öğenin olduğu ama bir şekilde "tam olarak oturmadığı" görülüyor. fakat sonradan george constanza klasiği olan art vandelay karakteri aslında daha 2. bölümde de var. kramer'ın sonradan yerlere yatıran gariplikleri ilk sezonlarda da var ama izleyici henüz o karakterin "absürdlük limitlerine" alışamadığı için garip görünüyor. elaine bennes ilk sezonlarda daha zayıf bir karakter ve jerry'nin eski sevgilisi olduğu için aralarında garip bir tansiyon var. zaten bu karakter yapımcıların baskısıyla "diziye bir kadın karakter mecburi" dendiği için yaratılmış. o nedenle ilk sezonlarda elaine bennes'in bölüm içi katkısı düşük görünüyor. (stellaaaaaa!)


bir de şunu belirtmeliyim ki, her dönemin bir ruhu var

bu dizi doksanlı yılların amerikası'nda geçiyor. daha cep telefonları yok, ev telefonlarında telesekreter var, bilgisayar yok, internet ve sosyal medya yok. aradaki bir sürü lokal göndermeler amerikan ve özellikle yahudi amerikan kültürüne özgü. new york doksanlı yıllardan önce resmi olarak "iflas etmiş" ve insanların terketmeye başladığı bir şehirken o dönemde tekrar kendini toparlayıp tekrar amerika'nın en önemli şehirlerinden biri haline geliyordu ve dizi şehrin o dönüşüm ve kendine geliş döneminde geçiyor. gereksiz yan bilgi: new york'u tekrar eski günlerine döndüren kişi de geçen sene trump'ın avukatlığını yaparken rezil olan rudy giuliani'ydi.

bu dizi türkiye'de ikibinli yıllarda yayınlandında dahi ortada bir kültürel uyumsuzluk vardı. o zaman internet yaygın olmadığı için türk insanı henüz amerika'nın günlük hayatı ve gündeminden kopuktu. henüz cnbc-e yeni yayında başlamıştı ve o zamana kadar amerikan sitcom dizilerini hiç takip etmeyen ülke bir anda bir sürü sitcom'u izlemeye başlamış ve filmlerde gördüklerinden farklı bir şekilde yavaş yavaş amerikan günlük hayatını bu sitcomlarla tanımaya başlamıştı. seinfeld ve diğer dizileri izlerken arka plandaki yaşam tarzı veya esprileri anlamak için de belli seviyede ingilizce ve o kültüre yatkınlık gerekiyordu. cnbc-e çok yerinde bir kararla hepsini orijinal dilinde ve altyazılı yayınlamayı seçmişti. bu sayede bir sürü insan çevirilerdeki yapay türkçe yerine amerikan günlük yaşamındaki iletişim ve cümle yapılarını yavaş yavaş kavramaya başlamıştı.

şimdi 2021 senesinde yirmili yaşlarında olan ve eskiye göre daha çok insanın ingilizce bildiği (en azından anladığı), internet sayesinde oradaki yenilenmiş kültüre daha hakim olduğu, yüzlerce yabancı diziyi izledikten ve hatta orijinal dizilerin suyunun suyu kalitesindekileri bile izleyip bu kültür konusunda satüre olmuş hale geldikleri bir dönemde seinfeld'in bu kitleye süper baba, perihan abla veya bizimkiler gibi gelmesi çok normal.


bir de rica ediyorum şu diziyi friends ile kıyaslamayın

biri elma diğeri armut. hedef kitleleri birbirinden çok farklı. friends hayata yeni atılan 20-30 yaş kitleye yönelik bir dizi. seinfeld'de 40 yaşın altında bir karakter yok. dolayısıyla dizide işlenen konuların büyük bir kısmının o kesime hitap etmemesi çok doğal zira henüz o yaşları yaşamadılar. çizgi film izleme dönemindeki bir çocuğa da friends saçma gelir. biri ergen-ilk gençlik dizisi, diğeri biraz daha orta yaşa hitap ediyor. friends ile kıyaslanacak olan dizi how i met your mother, seinfeld değil.

durum böyle olunca seinfeld'in aslında "hiçbir şey hakkında bir şov" gibi görünen ama her bölümünde günlük hayatta çok üzerinde durmadığımız garip detaylarla süslenen yapısı birçok insan için manasız gelebilir. oysa dizinin "ruhunu" kavrayıp o gözle izleyenler için o kadar çok komik detay vardır ki her bölümde bazılarını 3. izleyişte görüp gene güldürür insanı. zaten çok sık bir şekilde mesela 4. sezondaki bir bölümde olan hikaye 7. sezonda başka bir yere bağlanır. bir yerden sonra dizi öyle bir noktaya gelir ki ne zaman ve nerden ayrı bir komedi unsuru çıkacağı belli olmaz.


bu diziyi seven çok sever, sevmeyenleri ikna etmek ise çok zordur

eski izleyicileri hala çok alakasız bir durumda bir anda diziden bir sahneyi hatırlar ve o konuda espri yaptığında karşısındaki de aynısını hatırlıyorsa yıllar sonra bile at gibi anırtarak güldüren bir dizidir. kendi kitlesi açısından oldukça fazla "inside joke" barındırır. bunun için facebook'da hala özel gruplar var. günlük olaylarla seinfeld'in bir bölümünde geçen bir olayı birbirine bağlayıp kendi "seinfeld severler komedilerini" yaratabiliyorlar ve çok da eğlenceli oluyor takip etmesi.

bu konuda türkiye'de örnek olabilecek aklıma gelen en önemli dizi de leyla ile mecnun. o da ilk başladığında koca bir ilk sezonunda bir türlü kendi kitlesine ulaşamamıştı. hatta yakın zamanda ahmet mümtaz taylan kendi söyledi "dizinin ilk sezonunda ratingler çok kötü gidiyordu ve sonrasında ulaşılan noktada en büyük katkılardan birisi de trt yönetiminin kararlı duruşu oldu" diye. başka kanalda olsaydı leyla ile mecnun'un ömrü 3-4 bölümü geçemezdi. mesela ben l&m'nin yayınlandığı dönemde yurt dışındaydım ve tek bir bölümünü bile izlememiştim. döndükten sonra sık sık trt'de eski bölümlerine denk gelince birkaç dk bakım "ne yapıyor arkadaş bu adamlar? bu nasıl dizi?!" deyip dururdum. sonra bir dönemde vakit bulup izlemeye başladım ve 3-4 bölüm sonrasında "kafasına uyanınca" 104 bölüm su gibi akıp gitmişti.

bir de kaygısızlar var mesela hatırladığım geçmişten. o da o kadar absürt bir diziydi ki denk gelip 3 dakika izleseniz "nedir lan bu?" dedirtiyordu. fakat bir süre sonra bağımlılık yapardı.

seinfeld de bu tarz bir dizi. hiç izlememiş ve ilk defa izleyecek olanlar olaya bu şekilde baksınlar. "ne yani diziyi sevmek için sabretmek mi lazım?" değil olay. diziye ve onun iç dinamiklerine alışmak için biraz beklemek lazım. sonrasında komedi tarzı size uymuyorsa zaten yapacak bir şey yok. fakat o "zehri" bir kaparsanız sonra dönüp dönüp izlersiniz bıkmadan.