Sosyalist Bir Ülkenin Bu Rejimi Mutlaka Yayacağını Savunan ABD Kökenli Domino Teorisi

Kimilerince Vietnam Savaşı'nın ve Soğuk Savaş'ın çıkmasına neden olan, bu yönüyle de dünya siyasetinde kritik bir yeri olan siyasi doktrini inceliyoruz.
Sosyalist Bir Ülkenin Bu Rejimi Mutlaka Yayacağını Savunan ABD Kökenli Domino Teorisi


domino teorisi, abd'nin geliştirdiği bir tür dış politika varsayımıdır

kısacası, domino'da olduğu gibi, bir ülke komünist olursa bunun komşu ülkelere de sıçrayacağı ve söz konusu ülkelerdeki rejimlerin devrileceği öne sürülmüştür. konu bu şekilde arz edilince, söz konusu teorinin aynı zamanda abd'nin müdahaleci dış politikasına karşı içeride oluşabilecek muhalefeti susturmaya yönelik bir yanından da bahsedilebilir. ilk kez dile getirilmesi dwight d. eisenhower'ın 1954 senesinde yaptığı bir konuşmaya atfedilir.

eisenhower burada "domino" kelimesini telaffuz etmemekle birlikte komünistlerin hindiçini'ni aldıkları taktirde bütün güneydoğu asya'yı ele geçireceklerini, bunu takiben tüm pasifik'te ilerleyeceklerini söylemişti. bu tarihin, abd'nin vietnam'da fransa'nın yerini almaya başladığı yıllara denk geldiği de göz önünde bulundurulmalıdır.

Dwight Eisenhower

domino teorisi, özellikle 1958-68 arasındaki dönemden itibaren dünya komünist ülkeleri arasında son derece derin çatlaklar olduğunun açıkça ortaya çıkmasına rağmen, 1950'lerden 80'lere kadar zaman zaman dile getirilmiştir. altında yatan fikir tüm dünyayı ele geçirmeye çalışan nispeten homojen bir uluslararası komünizmin varlığıdır. halbuki komünizm, üzerinde anlaşılmış bir akım olmadığı gibi, bir ülkenin komünist olması da komşularını komünist yapması için yeterli bir neden olamazdı. domino teorisini savunanların en çok üzerinde durdukları örnek 1970'lerde vietnam, laos ve kamboçya'da komünistlerin aynı dönemde iktidarı almalarıdır.. ama bu son derece özel koşulların ürünü olan istisnai bir ortamda meydana gelmiştir.

her ülkenin ulusal özelliklerinin farklı olduğu pekala bilinmektedir, ama iş propagandaya gelince bunlar göz ardı edilmiştir. soğuk savaş sonrasında başka bir domino teorisi terimi, sınırlı da olsa bazı ortamlarda radikal islam için de kullanılmıştır.


bütün bunlara rağmen bu içi boş bir fikir de değildir

keza ortak kültürel, ulusal ve dini bağları olan toplumlar için domino teorisi pekala geçerli olabilmektedir. mesela avrupa uluslarında fransız ihtilalinin tıpkı domino'da olduğu gibi fransa'da bourbon hanedanını devirmesinden sonra bütün imparatorlukların sonraki yüzyılda fransız ihtilalinin empoze ettiği ayaklanmalarla çalkalanması, 1950'lerde albay cemal abdülnasır'ın baasçı olarak mısır'da darbe yapmasından sonra, aynı şekilde ırak'ta, suriye'de monarşilerin devrilip baasçı cuntaların yönetime gelmesi (bkz: hafız esad) (bkz: saddam hüseyin) (bkz: muammer kaddafi), milli mücadele'nin başarıya ulaşmasından sonra, britanya imparatorluğu'na karşı sömürgelerde çıkan ayaklanmalar, vietnam savaşında bu teorinin ters teperek, 1960'larda anti-amerikancılığın bütün dünyada büyük bir atılım yapıp, komünizmin, anti-militarizmin doruğa ulaşması (bkz: 68 kuşağı) (bkz: hippiler) bu teoriyi destekler niteliktedir.

küreselleşmenin bu teoriyi, bir kanun haline getirdiğini savunanlar da bulunmaktadır. yine de etkisiz kaldığı ve geçerli olduğu durumlar olabilmektedir...

İsrail'in, Çevresinde Kendisine Tehdit Olarak Gördüğü Hareketleri Engel Politikası: Begin Doktrini