Yarım Kalan İş ve Aşkların Neden Akılda Kaldığını Açıklayan Kavram: Zeigarnik Etkisi

Rus psikolog Bluma Zeigarnik, bir gün arkadaşlarıyla restoranda yemek yerken garsonların yaptığı bir harekete dikkat eder ve Zeigarnik etkisi denen şey ortaya çıkar.
Yarım Kalan İş ve Aşkların Neden Akılda Kaldığını Açıklayan Kavram: Zeigarnik Etkisi

yarım kalmış olaylar, durumlar ya da görevlere karşı beynimizin verdiği tepki nedir? yarıda kalmış ya da kalmamış bir olay üzerindeki ilginizi kestiğinizde beyniniz de başladığınız yeni duruma hemen ayak uydurabilir mi? işte bu soruların cevabını 1920 yılının ortalarında berlin'de arkadaşlarıyla yemek yerken garsonların davranışlarını inceleyen bluma zeigarnik bulmuştur.

Bluma Zeigarnik

yemeklerini sipariş ederken siparişlerini alan garsonların herhangi bir kağıda not almadığını fark eden zeigarnik, bu durumu düşünmeye başlar ve bir tane garsona bu durumu sorar. garson, ''tamamlanmayan her siparişi aklımda tutabiliyorum'' diye cevap verir.

garsonun verdiği cevapla düşünmeyi derinleştiren bluma, garsonların tamamlanan siparişleri akıllarında tutamadıklarını gözlemleyince aklında bir fikir oluşturdu. aklında oluşan fikirle deneylerine başladı. topladığı bir grup insana çeşitli renklerde boncuklar verildi ve bu boncukları dizmeleri söylendi. denekler boncukları dizerken aniden yarıda kesmeleri ve başka işle ilgilenmeleri istendi.

ellerindeki boncuklar bıraktırılıp, yeni bir işe başlatılan deneklere hangi boncuğu hangi sırada dizdikleri sorulduğunda sıraları hatırladıkları görüldü. fakat yeni başladıkları işte boncuk sırasını hatırladıkları kadar başarılı olmamışlardı.

yapılan bu ve birkaç benzeri deneyden sonra bluma zeigarnik, beynin yarım bırakılan iş konusunda baskı oluşturduğu ve yeni bir işe başlanılsa da yarım bırakılan işe odaklandığını öne sürdü. ve buna da zeigarnik etkisi adını verdi.

sonuç olarak eğer bir işe başlamışsanız, zorunlu bir neden olmadıkça o işinizi yarım bırakıp yeni bir şeye başlamayın. bluma'nın da dediği gibi; beyin ne eski işi unutuyor, ne de yeni işe tam odaklanabiliyor.

sadece yaptığımız işi yarım bırakmak değil, dinlemeyi yarıda kestiğiniz şarkının tüm gün aklınızda dolanması, sahnesi tamamlanmadan ara verilen dizinin merakla beklenmesi vb. birçok örnekle aslında hayatımızın her alanında zeigarnik etkisini yaşayabiliyoruz.

zeigarnik etkisinden kurtulmak için büyük hedeflerimizi, günlere veya kolay başarılacak küçük hedeflere bölmeliyiz. en önemlisi ise en kolay başaracağımız adımdan başlayarak kendi zihinsel motivasyonumuzu sağlamak. 

başardığınız her aşama size ödül ve diğer adım için güç kaynağı olacaktır. hedeflerine her seferinde biraz daha yaklaştığını fark eden zihniniz bir yandan bir sonraki adım için güç toplarken, diğer yandan da kendini batık çivi gibi rahatsız eden bitmemiş işlerinden birer birer kurtulacaktır.