Yeni Doğan Memeliler Kapalı Gözlerle Dünyayı Nasıl Hayal Ederler?

Yeni doğmuş bir memeli ilk kez gözlerini açtığında etrafındaki dünyayı görsel olarak algılayabiliyor fakat bu algılama, daha görme deneyimi yaşanmadan önce nasıl oluyor?
Yeni Doğan Memeliler Kapalı Gözlerle Dünyayı Nasıl Hayal Ederler?

yale üniversitesi'nde yapılan yeni bir araştırma göre, memeliler bir bakıma, deneyimleyecekleri dünyayı daha doğmadan hayal ediyor. 

william ziegler iii nörobilim profesörü ve oftalmoloji ve görsel bilimler profesörü michael crair tarafından yönetilen bir ekip tarafından science dergisi'nin 23 temmuz sayısında yazılan araştırma yazısı, farelerin gözleri açılmadan önce yeni doğan retinadan yayılan aktivite dalgalarını açıklıyor.

bu aktivite doğumdan hemen sonra kayboluyor ve yerini, bilginin daha fazla kodlandığı ve depolandığı beyne giden, görsel uyaranların daha detaylı olduğu bir sinirsel iletim ağı alıyor.


çalışmanın kıdemli yazarı ve aynı zamanda yale'de araştırmadan sorumlu başkan yardımcısı olan crair’e göre, memelilerin oldukça karmaşık davranış yeteneklerine sahip olması oldukça zihin açıcı. fakat hareketi algılamamıza ve dünyayı yönlendirmemize izin veren bu aktiviteler nasıl oluşuyor? görünen o ki, bu davranışların çoğuna, en azından ilkel biçimde doğuştan yetenekliyiz.

michael crair tarafından yönetilen bu çalışmada, yale üniversitesi lisansüstü öğrencileri xinxin ge ve kathy zhang bu faaliyet dalgalarının kökenleri araştırdı. farelerin beyinlerini doğumdan hemen sonra, ancak gözleri açılmadan önce görüntüleyen ekip, bu retina dalgalarının, hayvan çevrede ilerlerse meydana gelecek aktiviteyi taklit eden bir düzende aktığını buldu.

michael crair’e göre, bu erken dönem rüya benzeri aktiviteler evrimsel anlamda mantıklı çünkü bu durum bir farenin gözlerini açtıktan sonra neyle karşılaşacağını tahmin etmesine ve çevresel tehditlere anında yanıt vermeye hazır olmasına izin veriyor.


ekip daha da ileri giderek, yeni doğan farelerde ileri hareketi taklit eden retina dalgalarını yaymaktan sorumlu hücreleri ve devreleri de araştırdı. retinadaki nörotransmiterleri serbest bırakan hücreler olan starburst amacrine hücrelerinin işlevini bloke etmenin, dalgaların ileri hareketi taklit eden yönde akmasını engellediğini buldular. bunun da farenin doğumdan sonra görsel harekete tepki verme yeteneğinin gelişimini bozduğunu buldular.

şaşırtıcı bir şekilde, farenin yetişkin retinasında aynı hücreler, çevresel ipuçlarına yanıt vermelerini sağlayan daha gelişmiş bir hareket algılama devresi içerisinde çok önemli bir rol oynuyor.

fareler, elbette, doğumdan hemen sonra çevrelerini hızla keşfetme yetenekleri bakımından insanlardan farklı. bununla birlikte, insan bebekleri hem nesneleri hemen algılayabiliyor ve hem de görme alanları boyunca hareket eden parmak gibi bir hareketi tanımlayabiliyor, bu da insan bebeklerinin de görsel sistemlerinin doğumdan önce hazır olduğunu düşündürüyor.

crair’e göre, bu beyin devreleri doğumda kendi kendine organize oluyor ve erken öğretimin bir kısmı halihazırda tamamlanıyor. bu gözlerini açmadan önce ne göreceğini hayal etmek gibi bir şey.

kaynaknewborn mammals dream