Zamanının Ötesindeki Tasarımlarına Rağmen Tabana Yayılamayan Ateşli Silahlar

Teknolojik olarak zamanının ötesinde tasarımlara sahip olan bazı ateşli silahlar, çeşitli nedenlerden ötürü genele yayılamamış.

bu silahların arkasındaki öngörü, mühendislik ve vizyon hemen her seferinde zamanının gerçekleriyle uyuşmamış, tasarımcısı bunun kavgasını vermek zorunda kalmış ve çoğu zaman da bu silahlar envantere girememiştir. girenleri de vardır ama çok yaygınlaşamayacaklardır. kronolojik gitmiyorum, madalya sırası gibi sondan ilke doğru 5 tasarım seçersem:

5. gyrojet 

silah sanayinde bir tasarımcı bir yenilik getirmek istiyorsa böylesine komple bir değişiklik 20. yy'da falan görülmez. işte en fazla metaller kompozit malzemeye dönüşür falan. gyrojet el topundan bu güne kadar gelen ve hemen hiç değişmemiş olan mermi anlayışını değiştirmeye odaklanan bir tasarımdır. bu silahta mermiler değil, 13 mm minyatür füzeler vardır. 


tabii bunlar mermi görünümündedir metal kovanı vs vardır ama bildiğimiz mermi gibi patlayıp çekirdeğini namludan gönderip kovanını delikten atmaz. tetik çekildiğinde horoz bu minyatür füzeye önden vurarak kapsülü ateşler, füzenin içindeki roket motoru dört farklı nozülden egzoz çıkışı ile takat kazanır ve yivsiz olan namludan döne döne çıkar. bu dönüş de o dört küçük egzozdan çıkan gazla sağlanır. merminin aksine bunda namludan çıkan füze yavaş yavaş hızlanır ve 50 metreye kadar gayet stabil uçarak hedefi vurur.

iyi yönleri: yani pek yok gibi. mermi tasarımının yapamadığı ve bunun yaptığı tek şey etkili erimin 25 metre fazla olması gibi.

kötü yönleri: füzesinin üretimi bir mermiden 18 kat pahalı, füzesi yavaş yavaş hızlandığı için serçe parmağınızı namluya dayayıp bunun silahtan çıkmasını engelleyebiliyorsunuz. bu da tabancanın var oluş nedenine direkt bir aykırılık teşkil ediyor (yakın mesafe çatışmalar) namlu yivsiz olduğundan her ne kadar dönüş etkisiyle isabetli de olsa mermi kadar isabetli asla olamıyor.

vietnam'da kullanılmış ancak askerlerden gelen geri bildirimler o kadar kötü olmuş ki amerikan ordusu bunları kullanmadığı gibi firma da az zamanda müşteri bulamayarak batmıştır. ancak silah sanayindeki bu cesur mühendislik deneyimi yüzünden gyrojet hiç unutulmamıştır.

4. h&k g11 

bu silahı özel yapan şey yine klasik metal kovanlı mermiye alternatif üretebiliyor olmasıdır. fallout 2 oyunundan hatırlayacağınız h&k g11 şurada da uzunca anlattığım gibi kovansız mermi kullanmaktadır. soğuk savaşın son yıllarında alman ordusu g3 tüfeğini bırakıp teknolojik olarak çok üstün bir tasarım isteyince heckler und koch böyle fütüristik bir şeyle ihaleye gelmiştir. bu silahtaki mermilerde kovan olmadığından bir sonraki merminin ateşe hazırlanması için önceki merminin mekanizmadan çıkarılmasını bekleme gibi bir derdi de yoktur. mermiler şöyle propelant bir blok içine gömülmüş çekirdeklerden ibarettir. 


mermi patladığında çekirdeği tutan tüm yapı da gaz olarak namludan çıkıp gitmektedir. bu sayede inanılmaz cyclic hızlar yakalayan g11 dakikada 2100 atış yapabilen bir hayvandır. yani boş bıraksak saniyede 36 mermi atabilir. kıyaslama yapacaksak çok hızlı diye gurur duyduğumuz mg3 makineli tüfeği 1200 atış/dakika ile hizmet verir. o denli hızlıdır ki üç atış burst ayarında tek bir bırrt sesi duyarız.

iyi yönleri: g3 ile 100 mermi taşıyan bir askerin ağırlığına denk olunacaksa g11 ile 510 mermi taşınabilir. ayrıca çok da isabetlidir.


kötü yönleri: barut tekrar askerin envanterine girmiştir. asker yanan sigarasını mermi propelant bloğuna değdirse ne olacak h&k bunun hesabını ilkin verememiştir. sonra dynamit nobelle anlaşıp milyon dolarlar harcayıp daha güvenli mermiler üretmişlerdir ancak bu da 5.56 bir merminin 16 katı pahalı olmuştur. bu pahalı mermiden de tek asker 510 tane taşıyacaktır. en ama en kötü özelliği ise cook off denen şeydir. metal kovanın en güzel taraflarından biri ısıyı içinde tutarak doğrudan mekanizmadan atması olduğu için kovansız mermilerde ısınma problemi bir türlü çözülememiştir. kovan olmadığından mekanizma bütün sıcaklığı tutar, o kadar ısınır ki en sonunda sigaranın yakamadığı mermiyi mekanizma kendi yakarak tetiğe basmasanız da ısıdan kendi kendine ateşlenen mermiler peyda olur. g11'de bu durum 10 bin atış testinde 148 kez yaşanmıştır. bu yüzden de silah güvenlik testlerini geçememiştir. alman ordusu bugün g36 tüfeğini bu yüzden kullanmaktadır.

3. puckle gun 

daha endüstri devrimi gelmeden makineli tüfek yapmak falan işte leonardo da vinci gibi zekaların da üzerine düşünüp sonuca varamadıkları şeyler. sonuç hep böyle bir sürü namlunun pilavcı tezgahı gibi bir arabaya yan yana dizilip sırayla veya birden ateşlenmesi gibi bir şey oluyor. ta ki james puckle gelene kadar. kendisi 1718 yılında böyle pirinçten yapılma, yere sabitlenen, levyeyle döndürülerek ateşlenen, 16 mermili ve şarjör değiştirebilen revolver bir top dizaynı yapıyor. 


bakın 1718 diyorum. bu teknolojinin fikir olarak bile mühendisleri ziyaret etmesine daha bir 118 yıl var. silahı test eden zamanının ingiliz ordusunun huzurunda bir yağmur fırtınası altında james puckle yedi dakikada 63 atış yapmıştır. bu da dakikada 9 mermiye denk gelir. zamanının averaj bir askeri dakikada 2 atış yapıyordu. bir not olarak iliştirmek gerekirse; james puckle, azılı bir türk düşmanıydı ve hristiyan düşmanlar için bildiğimiz yuvarlak metal bilyeler, türkler için de daha kötü yaralasın diye kesme şeker gibi küp mermiler üretmişti.

iyi yönleri: yani değil 1718, 1818 için bile zamanının ilerisinde bir tasarımdır. dakikada sağladığı atış oranına erişebilmek için metal kovanlar ve gatling tiplerini beklemek gerekecektir.

kötü yönleri: pek yok, neden alıp kullanmamışlar tarihin ilginç cilvelerinden biridir bence.

2. whitworth tüfeği

öyle bakıp pek inovatif göremeyip karamürsel sepeti sanabilirsiniz ama bu silah öyle böyle bir şey değildir. ingiliz tasarımcı james whitworth bir sabah uyandığında "yahu silahta düz boru yapıp içine vida gibi yiv oyacağıma ben silahı altıgen yekpare yivli blok olarak döksem daha iyi olmaz mı" diye aklına bir fikir gelince dediğini viktoryen dönem ingiliz tornalarında hakikaten yapmış ve ulaşılması bugün dahi zor 1 açısal dakika altında isabetlilikte seri üretim silahlar yapmayı becermiştir. bunu yaptığı yıl da 1860'tır. yani sub moa isabetlilik için bugün batılı bir silah üreticisi her şeyini ortaya koysa bile ürettiği 10 namludan 4'ü sub moa çıkmayıp refüze olarak ayıklandığını düşünürsek 150 sene önce bu aklın alacağı bir şey olmadığını anlayabilirsiniz. bu silahın mermileri de silindirik değil, arı peteği gibi altıgendir ve namlunun içinde doğal ve eforsuz bir devinim kazanarak korkunç bir isabetlilikte hedeflerine uçarlar. amerikan iç savaşında güneyli konfederasyon kuvvetleri limanları abluka altına girmeden londra'dan iki üç kasa bu whitworth keskin nişancı tüfeklerinden almış ve deyim yerindeyse kuzeylilere 4 yıl kan kusturmuştur. bu silahla da çok ilginç görünen, günümüzde hiç örneği olmayan nişan alma sistemleri de geliştirmişlerdir.

iyi yönleri: modern endüstrinin bile zorlukla ulaşacağı isabetlilik seviyesi.

kötü yönleri: aşırı pahalı olması, altıgen merminin altıgen namlunun dibine döne döne inerken doldurulmasının gereğinden çok uzun zaman alması.

1. ve listenin birincisi tartışmasız olarak girardoni havalı tüfeği

evet, biliyorum bu bir ateşli silah değil ama ona rağmen bu listenin birincisi bence budur. bu tüfekleri italyan bartolomeo girardoni 1779 yılında üretmiştir. tüfeğin dipçiği bir sıkıştırılmış hava tankı/rezervuarıdır. bu da o dönemde endüstri, metal kaynak ve kauçuk diye bir şey olmadığından dövülmüş çelik plakalarla ve eritilmiş pirinçle falan tutulan bir yapıdır. elle tek tek yapımı da aşırı zor ve meşakkatlidir. bu hava tankına kendi özel pompasıyla 1500 kez hava basarsanız, 11.7mm metal bilyeleri 114 metre uzağa sanki bir çakmaklı tüfekmiş gibi yollayabilir. ve bunu 30 kez yapabilir. 30 atışı da 2 dakikanın altında yaparak döneminin en iyi askerinden 5 kat hızlı bir atışı isabetinden hiçbir şey yitirmeden yaptırabilir. avusturyalılar bunları ülkelerini işgal eden napolyon emrindeki fransız ordularına karşı kullanmışlar ve imparator bu tüfeklerin duman ve ses çıkarmayıp herkesi çatır çatır biçtiğini gördüğünde o kadar sinirlenmiştir ki, bu tüfekleri kullanan herkesi suikastçi diye kurşuna dizdirmeye kalkmıştır.

hakkındaki bir belgesel:


iyi yönleri: bir çakmaklı tüfekle aynı ölümcül mermiyi atmasına rağmen ondan daha sessiz olması, duman çıkarmaması, ikinci atışa hemen hazır olabilmesi. ağızdan doldurulmadığı için 1780'li yıllarda yatarak ateş edebilme özgürlüğü.

kötü yönleri: 1500 kez pompayla hava basan askerin savaşacak gücünün kalmaması, hava rezervuarının çok uzun süre dayanamaması ve sürekli yenisinin yapılmasının gerekmesi. elinizle bununla yakalandığınızda fransızların sizi direkt suikastçi diye duvara dayayıp kurşuna dizmesi.

II. Dünya Savaşı'nda Geliştirilen Fakat Asla Kullanılmayan Enteresan Silahlar